Yâ benî isrâ-île-żkurû ni’metiye-lletî en’amtu ‘aleykum veevfû bi’ahdî ûfi bi’ahdikum ve-iyyâye ferhebûn(i)
Ey İsrailoğulları, anın size verdiğim nimeti. Vefa edin ahdime de vefa edeyim ahdinize ve ancak benden korkun artık.
Ey İsrailoğulları, size bağışladığım nimetimi hatırlayın ve ahdime bağlı kalın, (iman, itaat ve cihad sözünüzü bozmayın) ki; Ben de ahdinize (devlet, nimet ve cennet va’adime) bağlı kalayım. Ve yalnızca Benden korkun (Bana sığının)!
Ey İsrailoğulları! Ey Yakub'un torunları! Size bağışladığım o nimetleri hatırlayın ve Bana verdiğiniz sözü tutun ki, Ben de sözümü tutayım; dünya ve ahiret nimetlerimi size vereyim ve benden, yalnız benden sakının.
Ey İsrâiloğulları, size ihsan ettiğim nimetlerimi, size tevdi ettiğim ilâhî değerleri, şeriatı koruyun, kollayın, zâyi etmeyin, şükredin. Bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki, ben de size olan va'dimi tutayım. Benden, yalnız benim azâbımdan dolayı dehşete düşün, korkun.
Ey İsrailoğulları! Size vermiş olduğum nimetlerimi anın ve bana vermiş olduğunuz sözünüzde durun ki ben de size vermiş olduğum sözümde durayım. [6] Sadece benden korkun.
Ey İsrailoğulları, size bağışladığım nimetimi hatırlayın ve ahdime bağlı kalın, ki ben de ahdinize bağlı kalayım. Ve yalnızca benden korkun.
Ey İsrâil oğulları (Hz. Yakub oğulları), size verdiğim nimetimi hatırlayın; ve bana itâat ederek Tevrat'ta (âhir zaman Peygamberi hakkında size açıkladığım) ahdime (bana iman ve itaate) vefa edin ki, ahdinize (sizi cennete koymağa) vefa edeyim. (Ahdi bozduğunuzda) ancak Benden korkun.
Ey İsrailoğulları (Benî İsrail)! Benim size verdiğim nimeti hatırlayın! Bana verdiğiniz sözde durun: Ben de size vadettiklerimi (size) vereyim. Ve yalnızca Ben’den korkun.
Ey İsrâiloğulları! Sizlere verdiğim nimetleri hatırlayınız. Siz benim emrimi yerine getiriniz ki, ben de sizin isteğinizi yerine getireyim. Sadece benden çekinin.
Ey İsrail oğulları! Sizlere verdiğimiz nimetleri anınız, yerine getirin benim ahdimi, ben de sizin ahdinizi yapayım, ancak benden yılasınız
Ey İsrailoğulları (Yakup'un oğulları)! Size verdiğim nimetimi hatırlayın ve bana (iman ve itaat hususunda) verdiğiniz söze vefalı olun ki ben de sözümü tutayım. Ve yalnız ben (im azabım)dan sakının!
40,41. Ey Benî İsrâîl! Size ihsân itdiğim ni’metleri unutmayınız benim ahdime vefâ idiniz ki ben de sizin ahdinizi kabûl ideyim ve sizin kitâbınızı tasdîkan gönderdiğim kitâba îmân idiniz, âna îmân itmeyenlere ön ayak olunuz, benim âyâtımı kıymetsiz şeyler ile mübâdele itmeyiniz benden korkunuz.
Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimeti hatırlayın ve ahdimi yerine getirin ki Ben de yerine getireyim; yoksa benden korkun.
Ey İsrâiloğulları! Size verdiğim nimetimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki ben de size vaad ettiklerimi vereyim. Asıl bana itaatsizlikten sakının.
Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetlerimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki, ben de size vâdettiklerimi vereyim. Yalnızca benden korkun.
İsrailoğulları! Size verdiğim nimetimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü tutun ki ben de size verdiğim sözü tutayım; yalnız benden korkun!
Ey İsrailoğulları, size verdiğim nimetimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü tutun ki, ben de size verdiğim sözü tutayım ve sadece benden korkun!
Ey İsrail oğulları size in'am ettiğim nimetimi hatırlayın ve ahdime vefa edin ki ahdinize vefa edeyim, ve benden korkun artık benden
Ey İsrâiloğulları! Size bahşettiğim nimetlerimi hatırlayın, (îmân ve itaat hususunda) bana verdiğiniz sözde durun, ben de size vadettiklerimi vereyim. Ve sadece benden korkun.
Ey İsrailoğulları! Size bağışladığım nimetimi anımsayın. Bana verdiğiniz sözü tutun ki Ben de size verdiğim sözü yerine getireyim. Ve yalnızca, Bana karşı gelmekten sakının.
Ey İsrail (Ya'kub) oğulları, size (atalarınıza) ihsânetdiğim bunca ni'metlerimi hatırlayın (Peygambere îman hususundaki) tavsiyemi yerine getirin, ben de size karşı olan ahdimi yapayım. Bir de (vefayı terk hususunda) benden korkun.
Ey İsrâiloğulları! Size ihsân ettiğim ni'met(ler)imi hatırlayın; (îmân edeceğinize dâir)bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki, (ben de Cennete girmeniz husûsunda) size verdiğim sözü yerine getireyim ve artık yalnızca benden korkun!
Ey İsrailoğulları! Size lütfettiğim nimetimi hatırlayın! Bana (elçi vasıtasıyla) verdiğiniz ahdi (sözü) yerine getirin ki, ben de size vaâd etiklerimi vereyim. Yalnızca (ahde vefa etmemekte) benden sakının.
Ey İsrail oğulları! Size verdiğim nimetleri hatırlayın. Benimle yaptığınız antlaşmaya uyun ki, bende antlaşmama uyayım. Yalnızca benden korkun.
Ey İsrailoğulları! Size ettiğim bunca iyiliği bir düşünün, Bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki Ben de size verdiğim sözü yerine getireyim. Yoksa benden korkun.
Ey İsrailoğulları³⁴! Size lütfettiğim nimetlerimi hatırlayın³⁵, Bana verdiğiniz sözü tutun ki Ben de size verdiğim sözü tutayım ve yalnızca Ben’den çekinin [fe’rhebûn].
Ey İsrail oğulları! Size verdiğim nimeti hatırlayıp ahdimi yerine getirin ki ben de ahdinizi yerine getireyim ve sadece benden korkun.
Ey İsrail Oğulları, size bahşettiğim nîmetleri hatırlayın. Siz Bana verdiğiniz sözü tutun ki, Ben de size verdiğim sözü tutayım. Size dünya ve âhirette mutluluk bahşetmemi istiyorsanız, gönderdiğim tüm elçilere iman edin. Bu dünyanın gelip geçici çıkar endişeleri sizi inkâra ve zulme sürüklemesin, zâlimlerin tehditlerine de aldırmayın; başkasından değil, sadece Benden korkun!
Ey İsrail’in oğulları! Size verdiğim nimetimi hatırlayın (anın) ve benim ahdimi yerine getirin ki sizin ahdinizi yerine getireyim! Sadece benden korkup çekinin!
İsrailoğulları! Vaktiyle size vermiş olduğum nimetin kadrini bilin: Benim sözümü tutun ki ben de sizi kale alayım. Benden çekinin.
Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimeti hatırlayın! Bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki; ben de size verdiğim sözü yerine getireyim! Yalnız benden korkun!
Ey İsrâil¹ oğulları! Size ihsan ettiğim nîmetimi unutmayın. Bana verdiğiniz sözü tutun ki Ben de size verdiğim sözü, yerine getireyim. Öyleyse yalnız Benden, korkun Benden!
EY İSRAİLOĞULLARI! ³¹ Size bağışladığım o nimetleri hatırlayın ve Bana verdiğiniz sözü tutun (ki) Ben de sözümü tutayım; ve Benden, yalnız Benden sakının!
Ey İsrailoğulları, bir zamanlar benim size verdiğim nimetimi hatırlayın. Bana verdiğiniz ahdi/sözü tutun ki ben de size verdiğim ahdimi/sözümü tutayım. Yalnızca benden çekinin! 5/20, 14/5
EY İSRÂİLOĞULLARI![⁸⁰] Bir dönem size verdiğim nimetlerimi[⁸¹] hatırlayın![⁸²] Siz Bana verdiğiniz sözde durun ki Ben de size olan vaadimi tamamlayayım;[⁸³] ve kaygınızın merkezinde sadece Ben olayım![⁸⁴]
Ey İsrailoğulları!. size (atalarınıza) ihsan ettiğim nimetimi hatırlayın; bana verdiğiniz sözü yerine getirin! (Tevrat ile söz verip anlaşma yaptığınız bir ahdin gereğince siz; herhangi bir zamanda göndereceğim hidayetime uyacak, iman ve itaat edecektiniz. Bu sözü yerine getirin) Ki ben de, size vadettiklerimi vereyim, (başkasından değil) Sadece benden korkun!...
Ey İsrâil oğulları, size verdiğim nimetleri hatırlayın, bana verdiğiniz sözü tutun ki, ben de size verdiğim sözü tutayım ve sadece benden korkun!
Ey İsrailoğulları! Benim sizlere ihsan etmiş olduğum nîmetlerimi yâdediniz. Ve Benim ahdimi ifâ ediniz ki Ben de sizin ahdinizi yerine getireyim. Ve ancak Benden korkunuz.
Ey İsrail'in evlatları! Hatırlayın ve düşünün size ihsan ettiğim nimetimi! Bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki Ben de size karşı ahdimi yerine getireyim ve yalnız Ben'den korkun! [44, 30-34; 5, 20] {KM, Tekvin 15, 18; 17, 2-14}
Ey İsrail oğulları, size verdiğim ni'metleri hatırlayın, bana verdiğiniz sözü tutun ki, ben de size verdiğim sözü tutayım ve sadece benden korkun!
Ey Benî İsrâîl! Size (eslâf ve ecdâdınıza) in'âm ve ihsân iylediğim ni'metlerimi hatırlayınız. Ve bana olan 'ahdinize (eslâfınızın îmân ve itâ'at 'ahidlerine) vefâ idiniz ki ben de size olan 'ahdime (mükâfâten sevâb ve 'adîme) vefâ iderim. Ve (kimseden korkmayub) yalnız benden korkınız. [¹]
Ey İsrailoğulları! Size ettiğim iyilikleri aklınızdan çıkarmayın. Bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki ben de size verdiğim sözü yerine getireyim.[*] Yalnız benden korkun.
-Ey İsrailoğulları, Size verdiğim nimetlerimi hatırlayın. Bana verdiğiniz sözü tutun ki ben de size verdiğim sözü tutayım. Yalnızca benden korkun!
Ey İsrailoğulları! Size bağışladığım nimetimi hatırlayın ve Bana verdiğiniz sözü tutun ki, Ben de size verdiğim sözü yerine getireyim.(25) Bir de, sadece Benden korkun.
Ey İsrailoğulları! Size lütfettiğim nimetimi hatırlayın; bana verdiğiniz söze vefalı olun ki, ben de size ahdimde vefalı olayım. Ve yalnız benden korkun.
iy ya'ķub oġlanları! anuñ ni'metümi, ol kim eylük eyledim size. daħı yirine getürüñ ķavlumı ya'nį şeri'eli yirine getürem ķavluñuzı ya'nį müzd virmek. daħı benden ķorķuñ.
İy Ya‘ḳūb oġlanları, añuñuz benüm ol ni‘metlerümi kim virdüm size. Daḫıyirine getürüñüz benüm buyruḳlarumı, ‘ahdümi. Yirine getürür‐mensizüñ ‘ahdüñüzi. Ya‘nī uçmaḳda iletür‐men. Daḫı benden ḳorḳuñuz.
Ey İsrail oğulları! Sizə bəxş etdiyim ne’mətimi xatırlayın, (Tövratda axirüzzəman peyğəmbər barəsindəki) buyurduğumu yerinə yetirin ki, Mən də sizinlə (sizi Cənnətə varid etmək barəsində) olan əhdə vəfa edim. Yalnız Məndən qorxun!
O Children of Israel! Remember My favour wherewith I favoured you, and fulfil your (part of the) covenant, I shall fulfil My (part of the) covenant and fear Me.
O Children of Israel! call to mind the (special) favour which I bestowed upon you, and fulfil your covenant(58) with Me as I fulfil My Covenant with you, and fear none but Me.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |