Nisâukum harśun lekum fe/tû harśekum ennâ şi/tum(s) vekaddimû li-enfusikum(c) vettekû(A)llâhe va’lemû ennekum mulâkûhu vebeşşiri-lmu/minîn(e)
Kadınlarınız, tarlalarınızdır. Tarlalarınıza dilediğiniz gibi girin ve kendiniz için de önceden hazırlıkta bulunun. Allah'tan sakının ve bilin ki ona ulaşacaksınız. Müjdele inananları.
Kadınlarınız sizin tarlanızdır (onlar bebeklerinizin ve neslinizin analarıdır, huzur ve onurunuzun sigortalarıdır); tarlanıza (meşru yerden ve yöntemlerle, insani edep ve erdemle) dilediğiniz gibi varın. Kendiniz için (geleceğe hazırlık olarak güzel davranışlar) takdim etmeye (bakın). Allah’tan korkup (küfür, zulüm ve kötülükten) sakının ve bilin ki elbette O’na kavuşacaksınız. İman edenlere müjde ver (ki ahiret ve sonsuz saadet kendilerinindir).
Kadınlarınız sizin için nesil yetiştiren tarlalarınızdır. Tarlanıza nasıl isterseniz öylece varın. Önceden iyi davranışlarla kendinizi cinsel ilişkiye hazırlayın. Yolunuzu Allah ve kitabıyla bulun ve bilin ki, O'na mutlaka kavuşacaksınız. Ey peygamber! Bu gerçekleri inananlara müjdele.
Kadınlarınız nesillerinizi devam ettiren, size hayat veren toprak ana gibidir. Allah'ın sünnetine, düzeninin yasalarına uygunluk içinde tercihinizi isabetli kullanarak dilediğiniz tarzda neslin devamını sağlayan meşru yoldan hanımlarınızla ilişkiye girin. İlişkiden önce birbirinizin hayrına vesile olacak, maddî, manevî, cinsî hazırlıklar yapın. Allah'a sığınıp, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun, onun huzurunda hesap vereceğinizi bilmelisiniz.
Mü'minlere dünyada, yardım, zafer ve devlet, âhirette cennet müjdesini ver.
Kadınlarınız sizin tarlalarınızdır. Artık tarlalarınıza istediğiniz gibi varın. Kendiniz için de ileride yararlanacağınız şeyler hazırlayın. Allah'a karşı gelmekten de sakının ve bilin ki siz O'na kavuşacaksınız. Mü'minleri de müjdele.
Kadınlarınız sizin tarlanızdır; tarlanıza dilediğiniz gibi varın. Kendiniz için (geleceğe hazırlık olmak üzere güzel davranışlar) takdim edin. Allah'tan korkup-sakının ve bilin ki elbette O'na kavuşacaksınız. İman edenlere müjde ver.
Kadınlarınız, çocuk yetiştiren ekin tarlanızdır. O halde tohum ekilen tarlanıza (ön tarafa), nasıl isterseniz öyle varın. Kendileriniz için ileriye hazırlık yapın, önceden iyi ameller gönderin. Allah'dan korkun ve muhakkak onun huzuruna varacağınızı bilin. Takvâ sahibi müminlere cenneti müjdele.
Kadınlarınız sizin için tarladır. İstediğiniz yerden tarlalarınıza varın. Nefisleriniz için bir hazırlık yapın. Allah’tan sakının. Bilin ki siz, O’nunla karşılaşacaksınız. Artık (inanıp da Allah’ın emirlerine göre amel eden) müminlere müjde ver.
Eşleriniz sizin için ürün veren topraktır. Öyleyse, toprağınızı dilediğiniz gibi işleyin. Kendiniz için önceden hazırlık yapın. Allah'tan sakının; bilin ki siz Allah'a kavuşacaksınız. Müminleri müjdele!
Kadınlar sizlerin ekeneğiniz, nice isterseniz ekeneğe yaklaşınız, kendinize sununuz, Allahtan sakınınız, bilesiniz ki sizler, Allaha kavuşacaksınız, müjdele inanmış bulunanları
Kadınlarınız sizin (nesil yetiştirmek) için bir tarladır (döl ekme yeridir). O halde tarlanıza (adet halleri dışında) nasıl dilerseniz öyle varın. Kendiniz için önceden (birbirinizin hayrına olacak maddi ve manevi) hazırlıklar yapın. Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayın ve mutlaka ona kavuşacağınızı bilin. (Ey nebi!) İnananları müjdele!
Kadınlar sizin tarlanızdır ânlara istediğiniz tarzda yanaşabilürsiniz fakat Allâh’ın evâmirine muhâlefetden korkınız ve bir gün huzûrunda ictimâ’ ideceğinizi biliniz mü’minlere beşâretli haberler teblîğ it.
Kadınlarınız sizin tarlanızdır, tarlanıza istediğiniz gibi gelin. İstikbal için hazırlıklı olun, Allah'tan sakının. O'na, hiç şüphesiz kavuşacağınızı bilin, bunu inananlara müjdele.
Kadınlarınız sizin ekinliğinizdir. Ekinliğinize dilediğiniz biçimde varın. Kendiniz için (geleceğe hazırlık olarak) güzel davranışlar takdim edin. Allah’a karşı gelmekten sakının ve her hâlde onun huzuruna varacağınızı bilin. (Ey Muhammed!) Mü’minleri müjdele.
Kadınlar sizin ekeneğinizdir; ekeneğinize nasıl isterseniz öyle yaklaşın. Kendiniz için de önceden hazırlık yapın. Allah’tan sakının ve bilin ki O’na kavuşacaksınız. Müminleri müjdele.
Kadınlarınız sizin için bir tarladır. Tarlanıza nasıl dilerseniz öyle varın. Kendiniz için önceden (uygun davranışlarla) hazırlık yapın. Allah'tan korkun, biliniz ki siz O'na kavuşacaksınız. (Yâ Muhammed!) müminleri müjdele!
Kadınlarınız, (tohum ektiğiniz) tarlalarınızdır. Tarlanıza dilediğiniz gibi varın. Kendiniz için geleceğe hazırlanın. ALLAH'ı dinleyin ve onunla mutlaka karşılaşacağınızı bilin. İnananlara müjde ver.
Kadınlarınız, sizin için bir tarladır. O halde tarlanıza dilediğiniz gibi varın ve kendiniz için ileriye hazırlık yapın. Allah'tan korkun ve bilin ki siz mutlaka O'nun huzuruna varacaksınız. Ey Muhammed, müminleri müjdele!
kadınlarınız sizin için bir harsdir, o halde harsinize nasıl isterseniz varın ve kendileriniz için ileriye hazırlık yapın ve Allahdan korkun ve her halde onun huzuruna varacağınızı bilin, müjdele mü'minlere
Kadınlarınız sizin için bir tarladır. Tarlanıza (Allah’ın size emrettiği helâl ettiği yerden) nasıl dilerseniz öyle varın. Kendiniz için önceden (güzel ameller ile) hazırlık yapın. Allah’tan korkun ve şüphesiz ki siz, (hesap vermek üzere, zaman ve mekândan münezzeh olan) Allah (’ın manevî huzurun) a kavuşacaksınız. (Habibim!) Mü’minleri (âhiret nimetleriyle) müjdele!
Kadınlarınız sizin için ürün veren kimselerdir.¹ O halde, kadınlarınızla istediğiniz gibi ilişkiye girin. Kendiniz için önceden hazırlık yapın. Allah'a karşı takvalı olun. Bilin ki muhakkak O'na kavuşacaksınız. Ve müminleri müjdele.
Kadınlarınız sizin (evlâd yetişdiren) tarlanızdır. O halde tarlanıza, dilediğiniz gibi, gelin. Kendiniz için önden (iyi ameller) gönderin (hayırlı evlâdlar yetişdirin). Bir de Allahdan korkun ve bilin ki her halde siz ona kavuşacaksınız. îman edenlere müjdele.
Kadınlarınız sizin için bir tarladır; öyle ise tarlanıza dilediğiniz şekilde gelin ve kendiniz için (sâlih amellerle) hazırlık yapın! Hem Allah'dan sakının ve gerçekten siz O'na kavuşacak kimseler olduğunuzu bilin! (Ey Resûlüm!) O hâlde mü'minleri müjdele!
Kadınlarınız sizin için (toplum için en kıymetli) ürün veren kimselerdir (çocuk doğuran, neslinizi ve toplumunuzu yetiştiren, medeniyet ve kültürünüzün temelini oluşturanlardır). O hâlde sizin için ürün veren o kimselere (neslinizi yetiştiren kadınlarınıza karşı her türlü maddi ve manevi sorumluluğunuzu yerine getirmek amacıyla) istediğiniz zaman (sevgi, saygı, şefkat ve merhametle) varın. Ve (her zaman) kendiniz için (ilerisini düşünerek iyi amellerle) hazırlık yapın. Allah’a karşı gelmekten de sakının ve biliniz ki (yaptıklarınızdan dolayı ahiret günü sorguya çekilmek üzere) ona mutlaka kavuşacaksınız. (Resulüm!) O hâlde (Allah’a, bütün insanlara, canlılara, çevreye ve doğaya karşı sorumluluk bilinciyle yaşayan) mü’minleri de müjdele! *
Kadınlar sizin tarlanızdır, o halde tarlanıza dilediğiniz yerden girin. Kendiniz için doğru, faydalı ameller ortaya koyun, Allah’dan korunun. Bilin ki mutlaka O’na kavuşacaksınız, inananları müjdele.
Kadınlarınız sizin için ekilecek birer tarladır. Öyleyse, onları dilediğiniz gibi ekin. Kendiniz için iyilik işleyin. Allah’tan sakının. Bilin ki gerçekten sizler Allah’a kavuşacaksınız. İnananlara bunu müjdele.
Kadınlarınız sizin için bir tarladır. Artık tarlanıza [⁹] dilediğiniz veçhile gidin. Kendileriniz için peşkeş gönderin [¹⁰]. Allah/tan sakının, O/na kavuşacağınızı bilin. Sen de [¹¹] mü/minleri müjdele.
Kadınlarınız sizin için bir tarladır.¹⁴⁴ Öyleyse tarlanıza dilediğiniz şekilde/biçimde varınız. Önce kendiniz için bir hazırlık yapınız. Allah’a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olunuz. Biliniz ki mutlaka O’na kavuşacaksınız. Artık inananlara müjdele!
Kadınlarınız sizin tarlanızdır; tarlanıza (haram kılınmış zamanlar müstesna) istediğiniz zaman varın. Kendiniz için (salih çocuklar edinerek) önceden (güzel ameller) takdim edin, Allah'tan sakının. O'na, hiç şüphesiz kavuşacağınızı bilin ve (bunu), iman edenlere müjdele.
Kadınlarınız, sizin tarlanızdır. Size sağlıklı bir nesil yetiştirmeleri yönüyle, çiftçinin tohum ektiği bereketli ve güzel bir bahçeye benzerler. Öyleyse, tarlanıza dilediğiniz biçimde varın. Hedef üreme organı olmak şartıyla, cinsel ilişkiyi dilediğiniz şekilde gerçekleştirebilirsiniz. Bir de, kendi iyiliğiniz için ileriye hazırlık yapın. İleride size fayda verecek sağlıklı bir nesil yetiştirin, âhirette sizi kurtaracak güzel davranışlarda bulunmayı da ihmal etmeyin! Allah’a karşı gelmekten de sakının ve sonunda O’nun huzuruna çıkacağınızı bilin. Ey Peygamber, bu ilkelere bağlı kalan müminleri dünya ve âhiret nîmetleriyle müjdele!
Kadınlarınız sizin için bir ekindir. Nasıl dilediyseniz kendi ekininize öyle gelin! Kendi nefisleriniz için ön-hazırlık yapın! Allah’tan sakınıp korunun! Sizin, O’na kavuşacağınızı bilin! Müminler’i müjdele!
Kadınlarınız sizin bahçenizdir, bahçenizi ise istediğiniz gibi sürüp ekebilirsiniz... Kendiniz için önden bir şeyler gönderin. Allah'a karşı kendinizi sağlama alın, çünkü eninde sonunda ona geleceksiniz. Resulüm! Müminlere bu vuslatı müjdele.
Kadınlarınız nesilleriniz için ekinliğinizdir. Ekinliğinize dilediğiniz biçimde, aşkla, sevgiyle yaklaşın! Onlara güzel davranışlarla yaklaşın ki aranızdaki muhabbet, sevgi, anlayış eksilmesin! Allah’a karşı gelmekten sakının! Her şekilde dünya hayatının hesabını vermek için Allah’ın huzuruna varacağınızı bilin! Resulüm! İnanarak güzel işler yapanları, Allah’ın yasalarına uyanları, Allah’ın hesabından sakınanları müjdele! Onlar ateşten uzak tutulup cennete yerleştirilecektir.
Kadınlarınız sizin için bir tarladır. [*] Tarlanıza nasıl dilerseniz öyle varın! Kendiniz için (ileriye) hazırlık yapın! Allah’a karşı [takvâ]lı (duyarlı) olun! Bilin ki şüphesiz siz O’na kavuşacaksınız. Müminleri (büyük ödülle) müjdele!
Kadınlarınız sizin tarlanız (gibi)dir. Tarlanıza nasıl isterseniz öyle varın.¹ Kendiniz için önceden hazırlık yapın² ve Allah’a karşı hata etmekten sakının. Bir gün mutlaka Allah’a kavuşacağınızı iyi bilin. Bunu Müslümanlara müjdele.
Kadınlarınız sizin tarlanızdır; tarlanıza dilediğiniz şekilde girin, ama önce kendi ruhlarınız için bir hazırlık yapın. ²¹¹ Allah’a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun ve bilin ki O’na mutlaka kavuşacaksınız. Ve sen de (ey peygamber,) imana erişenleri müjdele.
Kadınlar sizin soyunuzu devam ettirmeniz için birer tarla mesabesindedir! Tarlanıza istediğiniz (Allah’ın emrettiği) gibi gelin, kendiniz için de önceden hazırlık yapın. Allah’a karşı sorumlu davranın ve iyi bilin ki Ona mutlaka kavuşacaksınız. Bunu müminlere müjdele! 58/2, 65/5...7
Kadınlarınız, sizin için bir tür (ürün aldığınız) tarladır;[⁴²¹] tarlanıza nereden, nasıl ve ne zaman[⁴²²] isterseniz öyle varın! Fakat (cinsel ilişkide) kendiniz için (iyi amaçlar) önceleyin! Allah’a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun ve iyi bilin ki, mutlaka O’na kavuşacaksınız! Artık sen de mü’minleri (cennetle) müjdele!
Kadınlarınız sizin için bir ekin mahallidir, (evlat yetiştirmek için bir tarla mesabesindedir) Tarlanıza dilediğiniz gibi varın kendiniz için önden (Rabbinizin adını anarak hayırlı evlat dileğini) gönderin ve Allah'tan korkun. (haram olan şeylerden sakının) Biliniz ki kuşkusuz O'nun huzuruna varacaksınız.
Kadınlarınız sizin (çocuk) üretim yerinizdir. Üretime dilediğiniz gibi varın. Kendiniz için ileriye hazırlık yapın ve mutlaka Allah’a kavuşacağınızı bilin. İman edenleri müjdele.
Kadınlarınız sizin için bir ekin mahallidir. Binaenaleyh bu ekin yerinize nasıl isterseniz varın ve kendiniz için (güzel ameller) takdim edin. Ve Allah Teâlâ'dan korkunuz. Ve biliniz ki sizler şüphesiz O'nun huzuruna varacaksınızdır. Ve mü'minleri müjdele.
Eşleriniz sizin nesil yetiştiren tarlanızdır. Tarlanıza dilediğiniz şekilde varın. Kendiniz için ilerisini düşünerek hazırlık yapın. Allah'ın haram kıldığı şeylerden korunun ve O'nun huzuruna varacağınızı iyi bilin. (Ey Resulüm)! müminleri müjdele!
Kadınlarınız sizin tarlanızdır. Tarlanıza dilediğiniz biçimde varın. Kendiniz için ileriye hazırlık yapın ve mutlaka Allah'a kavuşacağınızı bilin. İnananları müjdele.
Kadınlarınız sizin içün harsdır. (Ekin ekecek tarladır) Harsınızı istediğiniz gibi zer' idiniz ve kendiniz içün hayrı takdîm iyleyiniz. Allâh'dan ittikâ idüb sakınınız ve biliniz ki ona mülâkî olacaksınız. (Yâ Muhammed emre itâ'at ve muhâlefetden ictinâb iden) mü'minleri (cennet ve sevâb ile) müjde it. [¹]
Kadınlarınız sizin için ekim yeridir. Ekim yerinize hoşunuza giden şekilde varın,[1] kendiniz için ön hazırlık yapın. Allah’tan çekinerek korunun ve bilin ki O’nun huzuruna çıkarılacaksınız. Bunu (bu iyileştirmeyi), inananlara müjdele.[2]
Kadınlar sizin tarlanızdır! Tarlanıza istediğiniz gibi gelin, kendiniz için önceden hazırlık yapın. Ve Allah'tan korkun ve O'na kavuşacağınızı bilin, bunu müminlere müjdele!
Kadınlarınız, tarlalarınızdır; tarlalarınıza dilediğiniz şekilde varın. Kendiniz için de hazırlık yapın.(111) Allah'tan korkun ve ona kavuşacağınızı unutmayın. Müjdele o mü'minleri!
Kadınlarınız sizin tarlanızdır. O halde tarlanıza dilediğiniz şekilde varın. Öz benlikleriniz için önceden bir şeyler gönderin. Allah'tan sakının ve bilin ki, O'na mutlaka ulaşacaksınız. İman sahiplerine müjde ver.
'avratlaruñuz ekindür sizüñ; pes gelüñ ekinüñüze, nite kim dilegüñüzdür ya'nį gereg ise göge baķduruñ, gereg ise yire baķduruñ; iki ḥalde daħı tercinden gerek. daħı ilerü dutuñ gendüziñüz içün ya'nį Tañrı’yı anmaķ cıma' vaķtında; yā murad bundan, eyü 'ameldür; yā oġul ķızdur; yā ŧıfl oġlan ölmekdür. daħı saķınuñ Tañrı’dan; daħı bilüñ kim bayıķ siz iricisiz aña. daħı muştıla mü’minlere.
Sizüñ ‘avratlaruñuz, ekin ekecek yirlerüñüzdür sizüñ. Pes varuñuz ekinle‐rüñüze nice dileseñüz. Daḫı ḫayr taḳdīm idüñüz kendüñüze, daḫı Tañrıdanḳorḳuñuz, bilüñüz kim siz anuñ ḥażretine dursañuz gerek, daḫı muştılamü’minlere cenneti.
(Ey mö’minlər!) Qadınlarınız sizin (övlad əkdiyiniz) tarlanızdır. İstədiyiniz vaxtda öz tarlanıza gəlin! Özünüz üçün qabaqcadan (yaxşı əməllər) hazırlayın! Allahdan qorxun və (qiyamət günü) Onun hüzuruna gedəcəyinizi bilin! (Ya Rəsulum!) İman gətirənlərə (Cənnətlə) müjdə ver!
Your women are a tilth for you (to cultivate) go to your tilth as ye will, and send (good deeds) before you for your souls, and fear Allah, and know that ye will (one day) meet Him. Give glad tidings to believers, (O Muhammad).
Your wives are as a tilth(249) unto you; so approach your tilth when or how ye will; but do some good act for your souls beforehand; and fear Allah. And know that ye are to meet Him (in the Hereafter), and give (these) good tidings(250) to those who believe.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |