Vece’alenî mubâraken eynemâ kuntu veevsânî bi-ssalâti ve-zzekâti mâ dumtu hayyâ(n)
Ve Nerede olursam olayım kutlamıştır beni ve diri oldukça namaz kılmamı, zekat vermemi emretmiştir bana.
"Nerede olursam (olayım, Rabbim) beni kutlu mübarek kıldı ve hayat sürdüğüm müddetçe, bana namazı ve zekâtı vasiyet (emr)etti." (Böylece ibadet ve istikamet disiplini altına aldı.)
Ve nerede olursam olayım, hayırlı kılmıştır beni, yaşadığım sürece bana namaz kılmayı, zekat vermeyi de emretti.
“Nerede olursam olayım, beni, hayırlı bilgileri öğreten kullarına faydalı biri haline getirdi. Yaşadığım müddetçe bana namaz kılmayı, kıldırmayı, imamlık etmeyi, vicdanı, serveti ve sosyal bünyeyi arındıran, berekete vesile olan zekât vermeyi, zekâtı tahsil etmeyi ve gerekli yerlere harcamayı emretti.”
Her nerede olursam (olayım) beni mübarek kıldı. Bana yaşadığım sürece namaz kılmamı ve zekât vermemi emretti.
'Nerede olursam (olayım,) beni kutlu kıldı ve hayat sürdüğüm müddetçe, bana namazı ve zekatı vasiyet (emr) etti.'
Beni, her nerede olsam mübarek (hayır öğreten) kıldı ve hayatta bulunduğum müddet, bana, namazı ve zekâtı emretti.
Ve nerede olursam beni bereket ve rahmetine mazhar kıldı. Sağ olduğum müddetçe bana namaz ve zekâtı emretti.
“Nerede olursam olayım O, beni mübarek kıldı; yaşadığım sürece bana namazı ve zekâtı emretti.”
Nerde olursam beni kutlu eyledi, yaşadıkça, hem namazla, hem zekâtla buyurdu !
“Nerede olursam olayım beni insanlara faydalı kıldı ve bana yaşadığım sürece salatı ve zekâtı öğütledi.”
Ben nerede bulunur isem orada bereket olacakdır, yaşadığım müddetce namâz kılmağı ve zekât virmeği bana tenbîh itdi.
30,31,32,33. Çocuk: "Ben şüphesiz Allah'ın kuluyum. Bana kitap verdi ve beni peygamber yaptı, nerede olursam olayım beni mübarek kıldı. Yaşadığım müddetçe namaz kılmamı, zekat vermemi ve anneme iyi davranmamı emretti. Beni bedbaht bir zorba kılmadı. Doğduğum günde, öleceğim günde, dirileceğim günde bana selam olsun" dedi.
“Nerede olursam olayım beni kutlu ve erdemli kıldı ve bana yaşadığım sürece namazı ve zekâtı emretti.”
31-32. Nerede olursam olayım, o beni kutlu ve bereketli kıldı; yaşadığım sürece bana namazı, zekâtı ve anneme saygılı olmayı emretti; beni zorba ve isyankâr yapmadı.
«Nerede olursam olayım, O beni mübarek kıldı; yaşadığım sürece bana namazı ve zekâtı emretti.»
"Nerede bulunursam bulunayım beni kutlu kıldı. Yaşadığım sürece bana namazı ve zekatı ve "
"Beni, nerede olursam olayım mübarek kıldı. Hayatta bulunduğum müddetçe namaz kılmamı ve zekat vermemi emretti."
Ve beni her nerede olsam mübarek kıldı ve berhayat olduğum müddetçe bana namaz ve zekât tavsıye buyurdu
Ve beni bulunduğum her yerde mübarek¹ kıldı. Ve yaşadığım sürece bana salâtı² ve zekâtı³ tavsiye etti.⁴
«Beni her nerede olursam mübarek kıldı. Bana, hayatda bulunduğum müddetçe namaz (kılmam) ı, zekât (vermem) i emretdi».
“Hem nerede olsam beni mübârek kıldı(1); hayat sâhibi olduğum müddetçe de bana namazı ve zekâtı emretti.”
Ve her nerede bulunursam bulunayım, beni insanların faydalanması adına hayır ve bereket sebebi yapmış ve hayatta kaldığım sürece bana namaz kılıp (fakir, yoksul ve muhtaçlara) zekât vermeyi (ve bunları insanlara da söylememi) emretmiştir.*
“Her nerede olursam olayım beni, verdiği bereketiyle şereflendirdi. Yaşadığım sürece, bana namaz kılmayı ve zekât vermeyi tavsiye etti.”
Nerede olursam olayım, Allah beni kutlu kıldı. Sağ kaldıkça da yalvarıya durmayı, zekat vermeyi buyurdu.
30, 33. İsa söze başlayıp dedi ki «— Ben Tanrı/nın kuluyum. Bana kitap verdi, beni peygamber kıldı. Hayatta bulunduğum müddetçe bana namazı, zekâtı emretti. Beni valideme şefkatli ve iyilik edici kıldı, beni kendine karşı serkeş, bedbaht kılmadı. Doğduğum gün, öldüğüm gün diri olarak kalkacağım gün Allah tarafından bana selâm olsun.»
“Nerede olursam olayım O beni mübarek kıldı. Hayatta olduğum sürece namazı ve arınmak için vermeyi [zekât] bana tavsiye etti.”
“Nerede olursam (olayım,) beni kutlu kıldı ve hayat sürdüğüm müddetçe, bana namazı ve zekâtı vasiyet (emr) etti.”
“Her nerede olursam olayım, beni kutlu ve bereketli kıldı ve yaşadığım sürece namaz kılmamı, zekât vermemi emretti bana.”
“Nerede olursam olayım, beni mübarek kıldı. Hayat sürdüğüm sürece bana Namaz’ı ve Zekât’ı tavsiye etti / kesin emretti”.
nerede olursam olayım beni hayırlara vesile kıldı. Hayatta olduğum sürece bana, namazı ve zekatı önerdi.
"Görmüyor musunuz? Rabbim doğru yolunu göstererek beni yüceltti. İnsanlara yararlı olan şeyleri öğretip doğru yolu gösteren biri yaptı. Rabbim bilgisiz, bilinçsiz davranmamayı, her zaman bilgiyle, bilinçle hareket etmemi, huzuruna varıp sürekli kendimi ölçüp biçmemi öğretti. Ben her zaman huzuruna durur kendimi hesaba çekerim. Her türlü kötülükten kendimi arındırır, bütün varlığımı insanlarla paylaşırım. Kendim için hiçbir şey istemem. Her şeyimi Rabbim için veririm. Rabbimin bana öğrettiği yol budur. Ben çıkarcı, bencil, sürekli dünyalık biriktiren, kötülük yapan biri değilim."
Beni bulunduğum her yerde bereketli kıldı. Yaşadığım sürece [salât]ı (namazı) ve zekâtı bana emretti. [*]
“Nerede olursam (olayım) O (Allah), beni mübârek kıldı ve yaşadığım müddetçe de namaz kılmamı ve zekât vermemi emretti.”
ve nerede bulunursam bulunayım beni kutlu ve erdemli kıldı; yaşadığım sürece bana salâtı, arınmak için vermeyi emretti;
Beni bulunduğum her konumda kutlu kıldı ve bana namazı ve zekâtı emretti. 3/33...47, 19/17...34, 7/156, 30/39, 63/10
Nerede olursam olayım, Rabbim beni mübarek kıldı ve yaşadığım süre, namaz kılmamı ve zekat vermemi emretti.
"Nerede olursam olayım beni kutlu ve erdemli kıldı ve bana yaşadığım sürece namazı ve zekâtı tavsiye etti. "
«Ve beni nerede olsam mübarek kıldı ve bana berhayat olduğum müddetçe namaz ile ve zekât, ile emretti.»
“Nerede olursam olayım beni kutlu, mübarek kıldı. Yaşadığım müddetçe bana namazı ve zekâtı farz kıldı. ”
Beni bulunduğum her yerde yararlı kıldı. Sağ olduğum sürece bana namaz kılmayı, zekat vermeyi emretti!
"Nerede olur isem olayım mübârek kıldı ve hayâtda oldukca bana namâz ve zekât ile emr itdi."
Nerede olursam olayım, beni bereketli kılacaktır. Hayatta olduğum sürece bana namaz ve zekat görevi yükleyecektir.
Nerede olursam olayım beni bereketlendirdi ve yaşadığım müddetçe namaz kılmamı ve zekat vermemi emretti.
“Bulunduğum her yerde beni mübarek kıldı. Hayatta olduğum müddetçe bana namazı ve zekâtı öğütledi.
"Beni, bulunduğum her yerde kutsal ve bereketli kıldı. Yaşadığım sürece bana namazı/duayı, zekâtı önerdi."
“daħı eyledi beni ķutlu ķanda kim oldum. daħı buyurdı baña namāzı daħı zekātı hemįşe kim oldum diri.”
Daḫı beni ḳıdemlü ḳıldı her ḳanda olsam. Daḫı baña vaṣiyyet eyledinamāzı ve zekātı, daḫı diri olduġumca.
O, harada oluramsa olum, məni mübarək (həmişə hamıya xeyir verən, dini hökmləri öyrədən) etdi və mənə diri olduqca namaz qılıb zəkat verməyi tövsiyə buyurdu.
And hath made me blessed wheresoever I may be, and hath enjoined upon me prayer and alms giving so long as I remain alive,
"And He hath made me blessed wheresoever I be, and hath enjoined on me Prayer and Charity as long as I live;(2483)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |