Ve’alâmât(in)(c) vebi-nnecmi hum yehtedûn(e)
Ve alametler halktemiştir ve yıldızla yollarını bulur onlar.
Ve (Allah daha başka) alâmet ve işaretler de (var etmiştir ki örneğin;) onlar "Necmi" ile (Din Yıldızı veya Resulüllah’ın izah ettiği Kur’an kuralları ile) hidayeti (Hakk Dini ve adalet düzenini) bulabileceklerdir.
Ve daha nice alametler ve yıldızlar yaratmıştır ki, onlarla insanlar yollarını bulmaktalar.
Daha nice alâmetler, işaretler yerleştirdi. Onlar, yıldızlardan istifade ederek yollarını ve kıbleyi tayin ederler.
(Başka) işaretler de (yarattı). Yıldız(lar)la da onlar yol bulurlar.
Ve (başka) işaretler de (yarattı); onlar yıldız(lar)la da doğru yolu bulabilirler.
Daha bir çok alâmetler yarattı. Yıldızla da insanlar yollarını doğrulturlar.
Ve değişik işaret ve alametleri yaratan da O’dur. Ve onlar yıldızlarla yollarını buluyorlar.
15,16. Sizi sallar diye yeryüzüne sabit dağlar, ırmaklar ve doğru yolda olasınız diye yollar ve işaretler yerleştirdi. Onlar yıldızlarla da yol bulurlar.
Belgeler de yarattı, yıldızlarla onlar yolu doğrulturlar
(Allah) daha nice alâmetler/işaretler yaratmıştır. (Özellikle denizde veya çölde geceleyin) yıldızlar sayesinde yollarını bulabilirler.
’Alâmetler ve yıldızlar ile de yolı bulursunuz.
15,16. Yeryüzünde, sarsılmayasınız diye, sabit dağlar, nehirler ve belki yolunuzu bulursunuz diye yollar ve işaretler meydana getirmiştir. Onlar yıldızla da yollarını bulurlar.
15,16. Sizi sarsmaması için yeryüzünde sağlam dağlar; yolunuzu bulmanız için de nehirler, yollar ve nice işaretler meydana getirdi. İnsanlar yıldızlarla da yollarını bulurlar.
Daha nice işaretler koydu. Yıldızlarla da insanlar yollarını bulurlar.
Daha nice alâmetler (yarattı). Onlar, yıldızlarla da yollarını doğrulturlar.
Ve göze çarpan işaretler... Yıldızlarla da yol bulurlar.
Daha birçok âlametler yarattı. İnsanlar geceleyin de Allah'ın yarattığı yıldızlarla yönlerini bulurlar.
Ve alâmetler, yıldızla da onlar yol doğrulturlar
Ve (yolunuzu bulmanız için) daha nice alâmetler de (yarattı). Onlar (insanlar), yıldızlarla da yollarını (yönlerini) bulurlar.
Ve işaretler. Onlar, yıldızla yol bulurlar.
(Yer yüzünde) daha nice alâmetler (peyda etdi). Yıldız (lar) la da onlar (insanlar) yollarını doğrulturlar.
Daha nice alâmetler (yarattı)! Onlar, yıldızla da doğru yolu bulurlar.
Ve (gideceğiniz yerlere ulaşmanız için yol gösteren) daha nice alâmetler (vadiler, dereler, tepeler vs. işaretler) koymuştur. Ve onlar (özellikle gezginler denizde veya çölde geceleyin) yıldızlar sayesinde de yollarını (yönlerini) bulabilirler.*
Ve (daha başka) işaretleri de (koyduk), yıldızlar ile onlar gidecekleri yollarını bulsunlar diye.
Daha da nice belgeler! Yıldızlarla da insanlar yollarını buluyorlar.
(Daha nice) işaretler (koydu). Onlar yıldızlarla da yollarını bulurlar.
Ve (başka) işaretler (yarattı) ve onlar yıldızlarla yollarını bulurlar.
Ve Allah yönünüzü ve yolunuzu tayin edebileceğiniz daha nice alâmetler yaratmıştır.Sözgelimi, insanlar —özellikle de denizde veya çölde yolculuk ediyorlarsa— geceleyin yıldızlar sayesinde yollarını bulabilirler. İnsanın maddî anlamda doğru yolu bularak gideceği hedefe rahatça ulaşabilmesi için evrene bunca alâmetler, işâretler yerleştiren Allah’ın, onun ahlâkî ve rûhî ihtiyaçlarını görmezlikten geldiği veya doğru yolu gösterme işini başka varlıklara bıraktığı düşünülebilir mi?
Alâmetler / İşaretler de (bıraktı)! Onlar Yıldız ile de yol bulurlar.
Birtakım işaretler yarattı. Nitekim kimileri yönünü, yıldızlarla belirliyor.
Yaşadığınız doğa içinde düşünüp öğüt almanız için daha nice işaretler var. Sizlerden çok uzakta olan yıldızlarla yönünüzü belirlersiniz.
15,16. Sizi sarsmasıyla ilgili yer içinde ağır baskılar, [*] (ayrıca gideceğiniz yerlere) ulaşmanız için ırmaklar, yollar [*] ve işaretler yerleştirmiştir. Onlar, yıldızlarla da yollarını (yönlerini) bulurlar.
Ve (daha birçok) işaretler (yarattı. Hatta geceleyin) o (insanlar) o (yıldızlarla da) yol bulurlar.
ve daha [nice] işaretler: (söz gelimi) yıldızlar (ki, onlar)la da insanlar yollarını bulmaktadırlar. ¹²
Ve daha nice alametler... Nitekim insanlar yıldızlarla yollarını bulurlar. 6/97, 7/54, 25/61, 27/63
ve daha bir nice işaretler var… Mesela onlar, yıldızlarla yollarını buluyorlar.[²¹⁰³]
Daha nice nirengi noktaları var etti ki, insanlar geceleyin yollarını bulurlar.
Ve (nice) alametler... Ve onlar yıldızla (Kutup yıldızıyla) doğrultu (yön) bulurlar.
Ve nice alâmetler (vücuda getirdi) ve onlar yıldızlar ile yollarını doğruturlar.
Yol bulmada yararlanacağınız daha birçok alâmetler, işaretler koydu. Yıldızlarla da bir kısım insanlar yol bulurlar.
(Yol bulmak için yararlanılacak) işaretler de (yarattı). Onlar yıldız(lar)la da yol bulurlar.
15,16- O arzda, sâbit kalub temâyül itmemesi içün büyük dağlar, menzilinize vusûl içün de nehirler ve yollar, yolunuzı bilmeniz içün de 'alâmetler kıldı. Karada ve denizde insânlar yıldızlarla yol bulurlar.
Birçok işaretler ve yıldızlarla yollarını bulurlar.
15,16. -Yeryüzünde sabit dağlar yarattı size; sarsılırsınız diye.(Gideceğiniz yere) ulaşmanız için de nehirler ve yollar.. ve işaretler.. Yıldız ile de onlar yollarını bulurlar.
Bunlardan başka yol gösterecek daha nice alâmetler yarattı. Onlar, yıldızlarla da yol bulurlar.(4)
Ve nice işaretler! Yıldızla da onlar, yol ve yön doğrulturlar.
daħı nişānlar daħı yılduz-ıla anlar ŧoġru yol dutarlar.
Daḫı nişānlar yaratdı ve anlar ılduzla yol ṭaparlar.
(Yollarda dərə, təpə, çuxur kimi) əlamətlər də (müəyyən etdi). (İnsanlar gecə vaxtı) yollarını (və qibləni) ulduzlar vasitəsilə taparlar.
And landmarks (too), and by the star they find a way.
And marks and sign-posts; and by the stars (men) guide themselves.(2040)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |