15 Ekim 2024 - 12 Rebiü'l-Ahir 1446 Salı

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Hicr Suresi 2. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Rubemâ yeveddu-lleżîne keferû lev kânû muslimîn(e)

Nice demler gelecek ki kafirler, ne olur keşke biz de Müslüman olsaydık diyecekler.

Bir zaman gelecek ki; o kâfirler (ve Kur’an ahkâmını artık gereksiz ve geçersiz sayıp inkâr edenler ahiret azabını görünce): "Ah keşke (gerçek) Müslümanlardan olsaydım" diye nice kereler (ama yararsız bir hasretle arzu edip) isteyeceklerdir.

Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, çok defa müslüman olmayı arzu edecekler.

Bir zaman gelecek ki, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, küfre saplananlar, ne kadar da çok, İslâm'ı yaşayan müslüman olmayı arzu edecekler.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 6/27.

Zaman gelecek kâfirler: "Keşke Müslüman olsaydık" diye arzulayacaklar.

O inkâr edenler müslüman olmayı nice kereler dileyecekler.

Kâfirler, azabı gördükleri zaman, çok kerre: “Keşki müslüman olsaydılar!” diye temenni edecekler.

İnkâr edenler, zaman zaman; “Keşke, biz de Müslüman olsaydık” diye arzu ederler.

[Kâfirlerin, bu arzularına rağmen yine de iman etmemiş olmalarının sebebi, 3. ayetten de anlaşılacağı gibi, dünya hayatının zevk ve sefasına düşkün ol... Devamı..

İnkâr edenler zaman zaman, “Keşke Müslüman olsaydık!” diye derin bir özlem duyarlar.

Kâfir olanlar, çok kez Müslüman olmayı istiyeceklerdir

(Kıyamet günü) inkârcılar, keşke (dünya hayatındayken) Müslüman olsaydık diyecekler.

Bir çok def’alar kâfirler kâşki müslüman ola idik dirler.

İnkar edenler, keşke müslüman olsaydık temennisinde bulunacaklardır.

İnkâr edenler, “Keşke müslüman olsaydık” diye çok arzu edeceklerdir.

Zaman olacak, inkâr edenler, “Keşke müslüman olsaydık!” diye hayıflanacaklar.

İnkâr edenler zaman zaman, keşke biz de müslüman olsaydık, diye arzu ederler.  

 İnkâr edenlerin zaman zaman bu arzuyu taşımalarına rağmen yine de iman etmemiş olmalarının sebebi, onların dünya menfaatlerine düşkün olmaları, kötül... Devamı..

İnkar edenler, keşke müslüman olsaydık diye arzulayacaklardır.

Bir zaman gelecek ki inkâr edenler, keşke müslüman olsaydık temennisinde bulunacaklardır.

Bir zemân olur küfredenler arzu çekerler ki müsliman olsa idiler

(Öyle) bir zaman gelecek ki, inkâr edenler, “Keşke biz de müslüman olsaydık!” diye temennide bulunacaklardır.

Gün gelecek, gerçeği yalanlayan nankörler: “Keşke Müslüman olsaydık.” diye yakınacaklar.

O küfredenler zaman zaman (nedametle) temennî edecek (ler): «(Âh vaktiyle) müslüman olaymışlar»

Bir zaman olur (Cehenneme girdiklerinde) inkâr edenler arzu ederler ki, keşke Müslüman kimseler olsaydılar!

(Ahiret günü) inkâr etmiş olanlar, (dünyadayken) Müslüman olmuş olmayı çok arzu edeceklerdir.

(*) Bu vahiy -yani Kur’an- üslup ve ifade tarzı olarak kendi açık olduğuna, hakkı da apaçık ortaya koyduğuna göre, onu bilerek reddedenlerin Kıyamet G... Devamı..

İnkâr edenler (Allah’ın azabını gördüklerinde) teslim olanlardan olmayı çok çok isterler.

Bir gün gelecek, o tanımazlar, keşke biz de Allah’a bağınmış olsaydık diyecekler.

Çok kere [²] kâfirler kıyamette Müslüman olmayı temenni ederler.

[2] Veya az bir vakitte.

İnkâr edenler bazen, “Keşke Allah’a teslim olsaydık” diye çok arzu ederler/hayıflanırlar.

O küfre sapanlar, nice defa Müslüman olmayı dileyecekler.

Bu apaçık ayetlerden yüz çevirerek hakîkati inkâr edenler, zaman zaman içlerinden, “KeşkeMüslüman olsaydık!” diye derin bir özlem duyarlar. Fakatyersiz gururları ve dünya hayatına karşı tutkuları yüzünden, yüreklerinde zaman zaman depreşen bu duyguyu sürekli bastırır, iç dünyalarının derinliklerinden gelen sesi duymazlıktan gelirler. İşte bu yüzdendir ki, ölüm meleği karşılarına dikildiği gün, “Ah, keşke fırsat varken biz de Müslüman olsaydık!” diyerek hayıflanacaklar, fakat son pişmanlık fayda vermeyecek.

Bir zaman olur, inkâr etmiş kimseler arzu eder ki; keşke müslüman olsalardı!

İnkarcılar, gün gelecek Müslüman olmadıklarına yanacaklar.

İnkâr edenlerin; "Keşke Müslüman olsaydık!" diye hayıflanacakları zaman da gelecek!

Bir zaman gelecek, kâfir olanlar “Keşke biz de müslüman olsaydık.” diye arzu edecekler.

Öyle bir zaman gelir ki kâfirler: “Keşke Müslüman olsaydık.” diye arzu ederler.¹

1 Bu âyet: “Öyle bir zaman gelir ki kâfirler, Müslüman olmayı (çok) arzu ederler.” şeklinde de tercüme edilebilir. Kâfirlerin bu arzusu; Müslümanların... Devamı..

Bir vakit gelecek ki, [şimdi] bu gerçeği inkara kalkışanlar, keşke [dünya hayatındayken] Allah’a boyun eğip teslim olsaydık diye yerinecekler. ³

3 Bu vahiy -yani Kur’an- üslup ve ifade tarzı olarak kendi açık olduğuna, hakkı da apaçık ortaya koyduğuna göre, onu bilerek reddedenlerin Kıyamet Gün... Devamı..

Gün gelecek gerçeği örtbas eden kâfirler ‘Keşke Müslüman olsaydık’ diye hayıflanacaklar. 6/27, 7/53, 10/90, 32/12

Gün gelecek, inkârda ısrar edenler (vahyin yol göstericiliğine) teslim olmuş birer müslüman olmayı yürekten temenni edecekler.

Bir zaman gelecek ki, (ölüm anında veya kıyamette) o kafirler "Keşke biz de müslüman olaydık" temennisinde bulunacaklardır. (Fakat bu son pişmanlık onlara hiçbir yarar sağlamayacaktır)

Bir zaman gelecek kafirler, "Keşke Müslüman olsaydık" diye çok arzu ederler.

O kâfir olanlar, çok kere arzu edeceklerdir ki, keşke müsIüman olmuş olsaydılar.

Bir zaman olur kâfirler, “Keşke vaktiyle Müslüman olmuş olsaydık! ” diye çok hasret çekerler. [6, 27]

Bu pişmanlığı Allah müminlere zafer verdiğinde veya ölecekleri sırada yahut kıyamet günü dile getirirler.

Bir zaman gelir ki nankörlük edenler, "Keşke müslüman olsaydılar" diye arzu ederler.

Küfür idenlerden çoğı kâşki müslümân olaydık diye tehassür ideceklerdir.

Ayetlerin görmezlikten gelenler (kafirler), zaman zaman “Keşke biz de tam teslim olanlardan (müslümanlardan) olsak” diye çok arzu ederler[*].

[*] İnanıp güvenmeyen kimsenin(kafirlerin) dünya hayatı ne kadar iyi de olsa zaman zaman iç huzursuzlukları yaşar. Bu sıkıntılar, onun eksikliklerini ... Devamı..

Kafirler bir zaman gelir ki müslüman olmayı şiddetle isterler.

Gün gelir, kâfirler arzu eder ki, keşke vaktiyle Müslüman olsaydılar!

O küfre batmış olanlar zaman zaman, keşke Müslüman olsaydılar diye derin bir özlem duyarlar.

niçe seve anlar kim kāfir oldılar eger olalar müsülmānlar!

Nice seve anları kim kāfir oldılar , eger olalardı Müselmānlar.

Kafirlər (qiyamət günü), yəqin ki, müsəlman olmalarını istərdilər!

It may be that those who disbelieve wish ardently that they were Muslims.

Again and again will those who disbelieve, wish that they had bowed (to Allah's Will) in Islam.(1935)

1935 The time must inevitably come when those who allow themselves to be deceived by falsehood or deliberately break Allah's Law will find themselves ... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.