13 Şubat 2025 - 15 Şaban 1446 Perşembe

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Ra’d Suresi 16. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Kul men rabbu-ssemâvâti vel-ardi kuli(A)llâh(u)(c) kul efetteḣażtum min dûnihi evliyâe lâ yemlikûne li-enfusihim nef’an velâ darrâ(an)(c) kul hel yestevî-l-a’mâ velbasîru em hel testevî-zzulumâtu ve-nnûr(u)(k) em ce’alû li(A)llâhi şurakâe ḣalekû keḣalkihi feteşâbehe-lḣalku ‘aleyhim(c) kuli(A)llâhu ḣâliku kulli şey-in vehuve-lvâhidu-lkahhâr(u)

De ki: Göklerin ve yeryüzünün Rabbi kim? De ki: Allah. De ki: Onu bırakıp da kendilerine bile bir faydaları, bir zararları dokunamayan tanrılar mı edindiniz? De ki: Bir olur mu körle gören? Yahut bir olur mu karanlıklarla ışık? Yoksa mabutları da yaratıyor mu ki şüphelenip onları Allah'a eş koştular? De ki: Her şeyi yaratan Allah'tır ve o birdir, acze düşmez, her şeyden üstündür.

(Ey Resulüm, onlara sor) De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" (Cevap verip) De ki: "Allah’tır." (Tekrar sorup) De ki: "Öyleyse, O’nu bırakıp da kendi kendilerine bile ne yarar ne de zarar sağlamaya malik olmayan birtakım veliler mi (tanrılar) edindiniz?" De ki: "Hiç görmeyen (kör) ile gören (basiret sahibi) eşit olabilir mi? Veya karanlıklarla nur eşit olabilir mi?" Yoksa Allah’a, O’nun yaratması gibi yaratan ortaklar buldular da, bu yaratma (sonucu mu, oluşan insanlar, hayvanlar, ağaçlar ve bütün varlıklar böylesine ahenkli ve mükemmel şekilde denk geldi de) kendilerince (tesadüfen mi) birbirine benzeşti? (Cevaben) De ki: "(Hayır) Allah, her şeyin (bizzat) Yaratıcısıdır ve O (Vâhid) Tektir, Kahredici (kudretin sahibidir.)"

Göklerin ve yerin Rabbi kimdir? diye sor onlara. Ve de ki, “Allah'tır.” Ve yine de ki: “Peki öyleyse niçin Allah'ı bırakıp, kendileri için bile, ne bir yarar sağlayabilecek ve ne de bir zararı giderebilecek güçte olmayan şeyleri, kendinize koruyucular, kayırıcılar olarak görüyorsunuz?” Sor onlara, hiç kör olan kimseyle gören kimse bir olur mu? Yahut kopkoyu karanlıkla aydınlık bir tutulabilir mi? Yoksa Allah'a O'nun yarattığı gibi yaratan ortaklar mı buldular da, ikisinin yaratması birbirine benzer göründü. De ki: Herşeyin yaratıcısı Allah'tır. O tektir ve herşeye, herkese üstün gelen ve tüm varlıklar üzerinde tek otorite sahibi olandır.

“Göklerin ve yerin yaratıcısı, düzeninin hâkimi, Rabbi kimdir?” de.
“Allah'tır” de. O halde:
“Allah'ı bırakıp, kulları durumundakilerden, kendilerine fayda sağlama, ya da, zarar verme gücüne sahip olmayan koruyucular mı edindiniz?” de.
“Önünü görmeyen cahil, kâfir birisiyle, ilerisini gören mü'min bir olur mu hiç? Yahut inkâr karanlıklarıyla iman aydınlığı aynı olur mu?” de. Yoksa Allah'ın yarattığı gibi yaratan, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah'a ortak putlar icat ettiler de, putların sanal yaratması onlar üzerinde Allah'ın gerçek yaratmasına benzer bir etki mi yaptı?
“Allah, her şeyin yaratıcısıdır. O birdir. Karşı konulmaz bir güç sahibidir.” de.

bk. Kur’an-ı Kerim, 19/93-95; 34/23; 36/74; 39/3; 53/26.

De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" "Allah'tır" de. De ki: "Öyleyse O'ndan ayrı, kendilerine bir yarar veya zarar dokundurma güçleri olmayan dostlar mı edindiniz?" De ki: "Kör ile gören bir olur mu? Yahut karanlıklarla aydınlık bir olur mu?" Yoksa (Allah'a) O'nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma kendilerince birbirine benzer mi göründü? De ki: "Allah her şeyin yaratıcısıdır. O tektir, mutlak hakimiyet sahibidir."

De ki: 'Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?' De ki: 'Allah'tır.' De ki: 'Öyleyse, O'nu bırakıp kendilerine bile yarar ve zarar sağlamaya güç yetiremeyen birtakım veliler mi (tanrılar) edindiniz?' De ki: 'Hiç görmeyen (a'ma) ile gören (basiret sahibi) eşit olabilir mi? Veya karanlıklarla nur eşit olabilir mi?' Yoksa Allah'a, O'nun yaratması gibi yaratan ortaklar buldular da, bu yaratma, kendilerince birbirine mi benzeşti? De ki: 'Allah, her şeyin yaratıcısıdır ve O, tektir, kahredicidir.'

Ey Rasûlüm, göklerin ve yerin Rabbi kimdir? diye sor da (cevap beklemiyerek) “Allah'dır” de. Yine şöyle de: “- Kendi kendilerine ne bir menfaata, ne de bir zarara sahip olmıyan, Allah'dan başka, bir takım velîler mi ediniyorsunuz?” De ki: “- Hiç kör ile gören bir olur mu? Yahud karanlıkla aydınlık müsavi olur mu? “ Yoksa Allah'a onun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da, bu yaratma, kendilerince birbirine benzer mi göründü. De ki, Allah her şeyi yaratandır. O bir dir, her şeye galib ve hâkimdir.

De ki: “Göklerin ve yerin sahibi, yöneticisi kimdir?” De ki: “Allah’tır.” De ki: “Madem öyledir, kendilerine ne bir zarara ne de yarara sahip olamayan şeyleri, Allah dışında mabudlar edinmediniz mi? (Yani, neden böyle yaptınız?)” De ki: “Kör ile gören bir olur mu? Yoksa karanlıklar ile ışık mı bir olur? Yoksa Allah’a, Allah gibi yaratan ortaklar buldular da (ikisinin) yaratması, onlar için birbirine mi karıştı?” De ki: “Her şeyin yaratanı Allah’tır. O birliğiyle beraber her şeyi kuşatmıştır, her şeye egemendir.”

De ki: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” De ki: “Allah'tır.” De ki: “O'nu bırakıp da kendilerine bile fayda ya da zarar verme gücüne sahip olmayan dostlar mı edindiniz?” De ki: “Körle, gören bir olur mu hiç? Ya da karanlıklarla aydınlık eşit olur mu? Yoksa O'nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da, bu yaratma onlara göre birbirine benzer mi göründü?” De ki: “Allah her şeyi yaratandır. O, birdir. Karşı durulmaz güç sahibidir.”

Diyesin ki: «Göklerin, yerin Tanrısı kimdir?» Diyesin ki: «Allahtır»; diyesin ki: «Siz ondan ayrı, dostlar mı edindiniz? Kendilerine ne zararı, ne de kârları vardır», söyle ki: «Kör ile gözlü bir midir? Ya da karanlıkla aydınlık bir mi? Yoksa onu yarattığı üzere putlar bir şey yaratırlar da, bu yaratma onlarca Allahın yarattığına benzedi de, ona eşler mi koşarlar?»; de ki: «Allah yaratmıştır her şeyi, O birdir, O büyüktür»

(Ey Resul! Onlara) de ki: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” (Onlar bakıp dururken) “Allah'tır” de. Ve yine de ki: “O'nun yanı sıra kendilerine (bile) bir faydası ve zararı olmayan dostlar ve yardımcılar mı ediniyorsunuz?” (Onlara) de ki: “Kör ile gören bir olur mu? Ya da karanlıklarla aydınlık bir olur mu? Yoksa Allah'a, O'nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma ile Allah'ın yaratması onlara göre birbirine mi benzedi?” De ki: “Her şeyin yaratıcısı Allah'tır. O, birdir ve tüm varlıklara boyun eğdirecek mutlak otorite sahibidir.”

Yâ Muhammed! Semâvât ve arzın sâhibi kimdir? dirler ise "Allâh" de. Ânı unutub da kendilerine fâideli veyâ muzırr olan şeyler üzerine hiç bir nüfûzı olmıyan ma’bûdlar mı arayacaksınız? Ânlara di ki: "A’mâ ile gören müsâvî olur mı? Zulmet ile nûr biri birine benzer mi? Allâh’ın halk itdiğine müşâbih şeyler halk idebilecek şerîkler mi Allâh’a işrâk idecekler? Allâh her şeyi halk itmişdir, birdir ve kahhârdır."

De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?", "Allah'tır" de. "Onu bırakıp, kendilerine bir fayda ve zararı olmayan dostlar mı edindiniz?" de. "Kör ile gören bir olur mu? Veya karanlıkla aydınlık bir midir?" de. Yoksa Allah'a, Allah gibi yaratması olan ortaklar buldular da, yaratmaları birbirine mi benzettiler? De ki: "Her şeyi yaratan Allah'tır. O, her şeye üstün gelen tek Tanrı'dır."

De ki: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” “Allah’tır” de. De ki: “O'nu bırakıp da kendilerine (bile) bir faydası ve zararı olmayan dostlar (mabutlar) mı edindiniz?” De ki: “Kör ile gören bir olur mu? Ya da karanlıklarla aydınlık bir olur mu? Yoksa Allah’a, O’nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma ile Allah’ın yaratması onlara göre birbirine mi benzedi?” De ki: “Her şeyin yaratıcısı Allah’tır. O, birdir, mutlak hâkimiyet sahibidir.”

“Göklerin ve yerin rabbi kimdir?” diye sor. “Allah’tır” diye de cevap ver; sonra de ki: “Öyle ise O’nu bırakıp da kendilerine bile fayda sağlama veya zararı önleme gücüne sahip olmayanları velîler yerine mi koyuyorsunuz?” Sor onlara: “Hiç körle gören bir olur mu; yahut karanlıklarla aydınlık eşit olur mu?” Yoksa Allah’ın yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu iki yaratma arasındaki benzerlikten dolayı mı şaşırdılar? De ki: “Her şeyi yaratan Allah’tır. O birdir, karşı konulamaz güce sahiptir.”

(Resûlüm!) De ki: «Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?» De ki: «Allah'tır.» O halde de ki: «O'nu bırakıp da kendilerine fayda ya da zarar verme gücüne sahip olmayan dostlar mı edindiniz?» De ki: «Körle gören bir olur mu hiç? Ya da karanlıklarla aydınlık eşit olur mu?» Yoksa O'nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma onlarca birbirine benzer mi göründü? De ki: Allah her şeyi yaratandır. Ve O, birdir, karşı durulamaz güç sahibidir.

De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kim?" De ki: "ALLAH" De ki: "O'ndan başka, kendilerine dahi yarar ve zarar veremiyen kimseleri evliyalar mı edindiniz?" De ki: "Hiç körle gören bir olur mu, yahut hiç karanlıkla ışık bir olur mu?" Yoksa ALLAH'ın yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da yaratmalarını birbiriyle mi karıştırdılar? De ki: "ALLAH her şeyin yaratıcısıdır, O Tektir, Egemendir."

De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" De ki: "Allah'dır". De ki: "Allah'dan başkalarını, o kendi kendilerine ne bir fayda, ne de bir zarar verebilenleri dostlar mı ediniyorsunuz?" De ki: "Hiç kör ile gören bir olur mu? Hiç karanlıklarla aydınlık bir olur mu?" Yoksa Allah'a, O'nun gibi yaratan birtakım ortaklar buldular da, bu yaratış kendilerince birbirine benzer mi göründü? De ki: "Allah, her şeyi yaratandır. O, birdir. Her şeye üstün ve kahredicidir."

Göklerin ve Yerin Rabbı kim? de, Allah de, daha de: ondan başka kendi kendilerine ne bir menfeate ne bir mazarrata malik olmıyan bir takım velîler mi tutuyorsunuz? Hiç de: Kör ile gören bir olur mu? Yâhud zulûmât ile nûr bir olur mu? Yoksa Allaha onun hâlkı gibi mahlûkat yaradan şerikler buldular da halk, kendilerine müteşabih mi oldu? Allah, de: Her şeyin hâliki ve o, öyle vahıd öyle kahhar

(Resûlüm! O müşriklere) de ki: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” (Onlar sana bakıp dururken,) “Allah’tır” de. (Ve yine) de ki: “Sizler, Allah’ı ilâh edinmekle birlikte, kendilerine (bile) bir faydası ve zararı olmayan (put) ları (da) mı ilâh ediniyorsunuz?” De ki: “Hiç kör ile gören (kâfir ile mü’min) bir olur mu? Yahut karanlık ile aydınlık (küfür ile îmân) bir olur mu? *Yoksa O’nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma kendilerince birbirine benzer mi göründü? De ki: “Allah her şeyin yaratıcısıdır ve O, (ilâhlıkta) tektir (hiçbir hususta O’nun ortağı ve dengi yoktur. O) her şeye kudretiyle, mutlak galip olandır.”

* “Yoksa O’nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma kendilerince birbirine benzer mi göründü?”; Âyet-i kerîmedeki soru, esasında, mü... Devamı..

De ki: “Göklerin ve yerin Rabb'i kimdir?” De ki: “Allah'tır! O'nun yanı sıra, kendileri için yarar da zarar da sağlamaya güç yetiremeyenleri veliler mi edindiniz?” De ki: “Hiç gören ile kör bir olur mu? Ya da karanlıkla aydınlık bir midir?” Yoksa Allah'a, O'nun yaratması gibi yaratması olan ortaklar mı buldular da bu yaratma, kendilerince birbirine mi benzeşti. De ki: “Allah her şeyin yaratıcısıdır. O, Eşsiz ve Benzersiz Bir Olan'dır, Varlığın Üzerinde Mutlak Egemen'dir.

De ki (Habîbim): «Göklerin ve yerin Rabbi kimdir»?. De: «Allahdır». Söyle: «O halde Onu bırakıb da kendilerine bile ne bir fâide, ne bir zarar yapmıya mâlik olmayan bir takım velîler (ma'budlar) mı edindiniz»? Söyle: «Gözü görmeyenlerle gören bir olur mu? Yahud karanlıklarla nur bir olur mu»? Yoksa Allaha Onun yaratdığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma kendilerince birbirine benzer mi göründü? De ki: «Allah her şey'i yaratandır. O, birdir. Kâinatın yegâne haakim ve saahibidir».

De ki: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” De ki: “Allah'dır?” (Hem) de ki: “Öyle ise O'nu bırakıp da kendilerine ne bir fayda ne de bir zarar vermeye sâhib olmayan birtakım dostlar mı edindiniz?”
(Hem yine) de ki: “Kör olan ile gören (kâfir olanla îmân eden) bir olur mu? Yâhut karanlıklarla nûr bir midir?” Yoksa Allah'a, O'nun yarattığı gibi ya ratan ortaklar kıldılar da, kendilerince bu yaratma (Allah'ın yaratmasıyla) bir birine benzer mi oldu? De ki: “Herşeyi hakkıyla yaratan Allah'dır. Ve O, Vâ hid (bir olan)dır, Kahhâr (herşeye kudretiyle mutlak gālib olan)dır.”

(Şirk koşanlara)"Göklerin ve yerkürenin (evrenin) Rabbi (yaratıcısı) kimdir?"de! (Onlar cevaben Allah’tır diyeceklerdir, sen de onlara evet kesinlikle) Allah’tır" de! (Yine) De ki: Artık"onun yanı sıra kendilerine (bile) fayda ya da zarar verme gücüne sahip olmayan veliler mi (koruyucu ve yardımcılar mı) edindiniz?" (Hem yine) De ki:"Körle gören (gerçeği görmeyenle gören) bir olur mu? Ya da karanlıklarla aydınlık aynı olur mu?"(Hayır!) Yoksa Allah’a, O’nun yarattığı gibi yaratan ortaklar kıldılar da, kendilerince bu yaratma (Allah’ın yaratmasıyla) birbirine benzer mi oldu? (Yine onlara) De ki: "Her şeyin yaratıcısı yalnızca Allah’tır: Ve (tüm varlıklara boyun eğdirecek) mutlak otorite sahibi sadece O’dur. *

(*) Yüce Allah En‘âm 6:12 ve Sebe’ 34:24’te olduğu gibi, bazı ayetlerde hem soru sormakta hem de cevabı kendisi vermektedir. Bu tür sorular muhatabı d... Devamı..

Deki “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” Deki “Allah. O halde kendi kendilerine ne bir fayda, nede bir zarar vermeye gücü yetmeyenleri Allah’dan başka koruyucular mı edindiniz?” Deki “Kör ile gören, karanlıklarla aydınlık bir olur mu? Yoksa Allah için ortaklar buldular da, Allah’ın yarattığı gibi mi yaratıyorlar, sonra yarattıkları onlara (kendilerine) mı benziyor?” Deki “Allah, her şeyin yaratıcısı olmasının gereği, (yarattıkları üzerine) hâkimiyeti olan, tek otoritedir.”

Onlara de ki: "Yerlerin, göklerin çalabı kimdir?" Allah’tır de. De ki: "Öyleyse Allah’ı bırakıp da kendilerine yararı ne de zararı dokunmıyanları mı kendinize koruyucu ediniyorsunuz?" De ki: "Gözü görmiyenle gözü gören bir olur mu? Ya da aydınlıkla karanlık bir olur mu? Onlar bu tanrıları Allah’a eş koşuyorlar, sanki onlar Allah’ın yarattığı gibi yaratmışlar, yarattıkları da Allah’ın yarattıklarına benzemiş de onun için mi?" De ki: "Her nesnenin yaratıcısı Allah’tır. O, bir tektir, kendi başına buyruktur."

Onlara de ki, göklerin, yerin Rabbi kimdir? Cevap vermeyince Allah/tır dersin. De ki bu halde onu bırakarak kendinize menfaati, mazarratı da dokunmayanları mı veli ve mâbut edinirsiniz? De ki kör ile gözlü veya karanlık ile aydınlık bir olur mu? Yoksa onlar Allah/ın yarattığı gibi yarattılar da kendilerine bu yaratma hususunda bir müşabehet mi hasıl oldu [⁵]? De ki Allah her şeyi yaratandır. O, birdir, galip ve kahhardır.

[5] O mabutlar bir şey yarattılar mı ki bunlar da hâliktir diye onlara tapınıyorlar. Halbuki böyle bir şey yoktur.

(Ey Peygamber!) onlara,“Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” (diye sor ve) “Allah’tır” de. “O’nu bırakıp da kendilerine dahi bir fayda ve bir zararı olmayan dostlar mı edindiniz?” de. “Kör ile gören bir olur mu?” veya karanlıklarla aydınlık bir midir?” de. Yoksa Allah’a O’nun yaratması gibi yaratması olan ortaklar buldular da yaratmaları birbirine mi benzettiler? De ki: “Her şeyin yaratıcısı Allah’tır.” Çünkü O, Vâhid’dir, Kahhâr’dır.

De ki: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” De ki: “Allah'tır.” De ki: “Öyleyse, O'nu bırakıp kendilerine bile yarar da zarar da sağlamaya güç yetiremeyen birtakım veliler mi edindiniz?” De ki: “Hiç görmeyen (basiretsiz kimse) ile gören (basiret sahibi) eşit olabilir mi? Veya karanlıklarla nur eşit olabilir mi?” Yoksa Allah'a, O'nun yaratması gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma, kendilerince birbirine mi benzeşti? De ki: “Allah, her şeyin yaratıcısıdır ve O, tektir, kahredici olandır.”

Bütün bunlara rağmen, Allah’ın ayetlerine boyun eğmemekte ısrar eden zâlimlere de ki: “Söyleyin,göklerin ve yerin sahibi, efendisi, Rabb’i kimdir?” Cevabı bizzat kendin vererek, “Allah’tır!” de. Yine de ki: “Öyle iken, sizO’nu bırakıp da, O izin vermedikçe kendilerine bile herhangi bir fayda veya zarar veremeyen birtakım sözde ilâhları ve tanrılaştırılmış liderleri, yöneticileri sizin adınıza karar verecek dostlar mı edindiniz?”De ki: “Gönlü ve vicdanı kör olan kimseyle, aklını kullanarak hakîkati gören kimse bir olur mu hiç? Yahut inkâr ve cehâletin yol açtığı karanlıklarla, iman ve İslâm’ın doğurduğu aydınlık eşit olur mu?”
Bu ne gaflet, bu ne aldanmışlıktır? Yoksa onlar Allah’a, O’nun yarattığı gibi yaratabilen birtakım ortaklar buldular da, bu yaratma kendilerince birbirine benzer mi göründü? Allah’ın yaratışı ile bu sözde ilâhların yaratışını birbirine karıştırdılar da, bu yüzden şüpheye mi düştüler? Onlara de ki: “Allah’tır her şeyi yaratan. O, eşi benzeri olmayan bir tek ilah, bir tek Rab’dir,mutlak kudret ve egemenlik sahibidir.”

De ki: -“Yer’in ve Gökler’in rabbi kimdir?”. De ki: -“Allah’tır”. De ki: -“O’nu bırakıp, kendileri için yarara da, zarara da mâlik olmayacak veliyyler edindiniz, öyle mi?”. De ki: -“Görmeyen ve Gören eşit olur mu? Yahut Karanlıklar ve Aydınlık eşit olur mu?”.
Yoksa Allah’a, O’nun yaratması gibi yaratmış ortaklar kıldılar da onlara göre Yaratmalar mı birbirine benzedi?”. De ki:
“Her şeyin yaratanı Allah’tır. Kahhâr / Çok Baskın Güçlü Bir Tek O’dur”.

Resulüm sor: " göklerin ve yerin sahibi kim? madem Allah, o zaman nasıl olur da ondan başkasına yâr olursunuz? Bu putların kendilerine yararı yok ki zararı olsun. " De ki:" Görenle görmeyen bir olur mu ? Ya da karanlıkla aydınlık bir olur mu " ? Yoksa bu adamların tıpatıp Allah gibi yaratabilen başka tanrıları var da yaratılan yaratıkları mı karıştırıyorlar? De ki: " her şeyi yaratan, her şeyin üstünde olan tek varlık Allah'tır..."

"Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" diye sor. Ardından: "Allah’tır" de sonra devam et: "Allah’ı bırakıp kendilerine bile faydası zararı olmayanları kendinize dostlar mı edindiniz? Allah’ın yasalarını bırakıp, kendinize insanlardan ilahlar mı edindiniz? Kendiniz gibi insanları ilahlaştırıp, onların yasalarına mı uydunuz? Düşünmez misiniz? Kör ile gören bir olur mu? Karanlıklarla aydınlık bir olur mu? Yoksa Allah’a karşı yaratıcılar mı uydurdunuz? Allah’ın yaratması gibi, kendi ilahlarınızın yaratabileceğini mi sanıyorsunuz? Bilin ki her şeyin yaratıcısı Allah’tır. Allah birdir, mutlak hâkimiyet sahibidir."

De ki: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” (Cevaben de) de ki: “Allah’tır.” De ki: “O’nun peşi sıra kendilerine bile yarar ve zarar verme gücüne sahip olamayan dostlar mı edindiniz!” De ki: “Körle gören bir olur mu hiç! Veya karanlıklarla aydınlık eşit olur mu! Yoksa Allah’a O’nun yarattığı gibi (şeyler) yaratan ortaklar buldular da bu yaratma onlar tarafından birbirine benzer mi göründü!” De ki: “Allah her şeyin yaratıcısıdır. O, tektir; ezici güç sahibidir.” [*]

Yüce Allah En‘âm 6:12 ve Sebe’ 34:24’te olduğu gibi, bazı ayetlerde hem soru sormakta hem de cevabı kendisi vermektedir. Bu tür sorular muhatabı düşün... Devamı..

(Ey Muhammed! O kâfirlere): “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” de (ve onların cevabını beklemeden) “Allah’tır.” de. (Bir de onlara): “(demek) Onu bırakıp kendilerine fayda ve zarar (bile) veremeyen ilâhlar mı edindiniz?” de. (Tekrar onlara): “Görmeyenle gören, hiç eşit olur mu? Veya karanlıklarla nur, hiç eşit olur mu?” de.¹ Yoksa (o müşrikler) Allah’a, Onun gibi yaratan ortaklar buldular da bunların yaratmasını Allah’ın yaratmasına mı benzettiler?² (Ve onlara): “Allah her şeyin yaratıcısıdır ve O tektir, mükemmel güç sahibidir” diye söyle.

1 Burada; görmeyenler, karanlığa, görenlerse, nura benzetilerek leff-i neşr-i müretteb sanatı vardır. 2 Allah’ın yarattığı ile onların yarattıkları fa... Devamı..

“Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” diye sor (onlara). Ve de ki “Allah[tır]!” (Ve yine) de ki: “Peki, öyleyse [niçin] Allah’ı bırakıp, kendileri için bile ne bir yarar sağlayabilecek ne de bir zararı giderebilecek güçte olmayan şeyleri kendinize koruyucular, kayırıcılar olarak görüyorsunuz?” Sor (onlara): “Hiç kör olan kimseyle gören kimse bir olur mu? Yahut kopkoyu karanlıkla aydınlık bir tutulabilir mi?” Yoksa onlar Allah’la beraber, O’nun yarattığına benzer (şeyler) yaratan başka tanrısal güçlerin var olduğuna [gerçekten] inanıyorlar ³⁵ da bu (sözde) yaratma eylemi onların gözünde [O’nun yaratma eylemine] benzer mi görünüyor? ³⁶ De ki: “Her şeyin yaratıcısı Allah’tır; ve O’dur, var olan her şeyin üstünde mutlak hükümranlık sahibi Biricik (Yaratıcı)!”

35 Lafzen, “Allah’a ortaklar mı koşuyorlar/yakıştırıyorlar...” yani, ilahlığında ve yaratıcı kudretinde Allah’a ortak birtakım varlıklar mı vehmediyor... Devamı..

Onlara: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” diye sor. “Allah’tır!” de!1 “Peki öyleyse Allah ile aranıza koyup kendilerine bile fayda ve zararı olmayanları evliya ve yardımcı mı edindiniz!” de.2 Ve yine onlara “Kör ile gören bir olur mu?3 Veya karanlıklarla aydınlık aynı şey midir?”4 diye sor. Yoksa onlar yaratma hususunda Allah’a, birtakım ortaklar keşfettiler de gerçek yaratmanın kime ait olduğu hakkında kafaları mı karıştı? De ki: “Her şeyin mutlak ve tek yaratıcısı Allah’tır.5 O, her şeyi otoritesine boyun eğdiren tek ilahtır.”6, 123/84-85, 29/61, 31/25-26, 210/18, 22/12, 3 22/46, 35/19, 40/58, 414/1, 57/9, 65/11, 516/17, 27/60, 46/4, 62/163, 16/51-52, 18/26

Onlara: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” diye sor ve “Allah’tır” cevabını ver! (Şimdi de) de ki: “Ne yani, şimdi siz Allah’ı bırakıp da kendilerine bile bir yarar sağlayamayan ve muhtemel bir zararı önleyemeyen varlıkları yâr ve yardımcı mı atadınız?” İlave et: “Hiç görenle görmeyen bir olur mu? Ya da, karanlıklarla (bir ışık kaynağına sahip olan) aydınlık nasıl bir tutulabilir? Yoksa onlar Allah’a O’nun yarattığı gibi yaratan ortaklar tesbit ettiler de, bu yaratış kendilerine (Allah’ın yaratışından) ayırt edilemeyecek kadar benzer mi göründü?” De ki: “Her şeyin yaratıcısı yalnızca Allah’tır: zira tüm varlığa boyun eğdirecek mutlak otorite sahibi biricik güç sadece O’dur.”

(Ey Muhammed) De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir? (Onların cevabını beklemeden) De ki: "Allah'tır" (Çünkü onlar da bu gerçeği zaman zaman kabul etmek zorunda kalırlar) Deki: "O halde nasıl oluyor da, O'nu bırakıp da, -kendilerine bile ne bir yarar, ne de bir zarar vermeye güç yetiremeyen nesneleri (putları) -dost ve yardımcı ediniyorsunuz? De ki: Hiç kör ile gören (ibadetin hakkını ve layıkını bilmeyen cahil, müşrik, kalp gözü kör olan bir kimse ile Allah'ın birliğini tasdik eden, hakkı ve hakikati görüp kabul eden bir basiret sahibi) birbirine eşit olur mu? Ya da; karanlıklar ile aydınlık (delili olmayan, önü zifiri karanlık olan şirk ve küfür ile Allah'ın birliği inancı olan tevhid nuru) hiç birbirine eşit olur mu? (Aklı olan tevhid nurunu bırakıp da, şirk ve küfür karanlığına saplanır mı) Yoksa Allah’a; -O'nun gibi yaratan- bir takım ortaklar buldular da her iki yaratma kendilerine benzer mi göründü? De ki: "Allah herşeyi yaratandır. O, Birdir ve kahhâr'dır! (Herşeyi yok etme gücüne sahiptir, mülk ve hükümranlığında kendisine hiçbir ortak tanımaz ve buna muhtaç da değildir)

De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" De ki: Allâh! O halde, kendilerine dahi bir fayda ve zarar veremeyen Allah’dan başka veliler mi edindiniz?" De ki: "Körle gören, yahut karanlıklarla aydınlık bir olur mu?" Yoksa Allah’a, ortaklar mı buldular da, onların (O şirk koştuklarının) yaratması Allah’ın yatması gibi mi geldi kendilerine ? De ki: "Her şeyin yaratıcısı sadece Allah’tır. O, kahreden tektir.

De ki: «Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?» De ki: «Allah'tır.» De ki: «Artık O'ndan başka velîler mi edindiniz ki, kendi nefisleri için bile ne bir menfa-ate ve ne de bir mazarrata mâlik olamazlar.» De ki: «Hiç kör ile gören müsavî olur mu? Veya zulmetler ile nûr müsavî olur mu?» Yoksa Allah'a öyle ortaklar mı kıldılar ki, onlar da Allah'ın yarattığı gibi yarattılar da artık onlara bir yaratma benzeyişi mi oldu? De ki: «Her şeyin yaratıcısı Allah Teâlâ'dır. Ve O, birdir, kahredicidir.»

“Göklerin ve yerin Rabbi kimdir? ” de! Onların da kabul ettiği gerçeği sen açıkla: “Allah'tır! ” de! Ama siz kalkmış, O'nun dışında, ne kendilerine gelen bir belayı uzaklaştırmaya ve ne de kendilerine bir fayda sağlamaya gücü yetmeyen birtakım tanrılar edinmişsiniz. De ki: “Hiç kör ile gören bir olur mu? Yahut karanlıklarla aydınlık bir olur mu? Yoksa Allah'ın yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da yaratma işi kendilerine şüpheli mi geldi? ” De ki: “Her şeyin yaratıcısı Allah'tır. O tektir, her şeyin üstünde mutlak hâkimdir. ” [36, 74; 39, 3; 34, 23; 53, 26; 19, 93-95]

De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" De ki: "Allah!", "O halde, de, O'ndan başka kendilerine dahi bir fayda ve zarar veremeyen veliler mi edindiniz?" De ki: "Körle gören, yahut karanlıklarla aydınlık bir olur mu?" Yoksa Allah'a, O'nun yarattığı gibi yaratan ortaklar mı buldular da, (ikisinin) yaratma(sı) onlara, benzer mi göründü? De ki: "Her şeyin yaratıcısı Allah'tır. O, tektir, kahreden(herşeye üstün gelen)dir."

"Göklerin ve yerin rabbi kimdir?" diye sor ve "Allâh'dır" diye cevâb vir. Müşriklere di ki: "Nefislerine bile fâide ve zarâra mâlik olmayanları Allâh'dan başka olarak dost mı ittihâz idersiniz? A'mâ ile gözlü, zulumât ile nûr müsâvî olur mı? Yoksa onun gibi halk idüb halk itdikleri şey Allâh'ın halkına benzediğinden içün Allâh'a şirk mi kılarlar. (Şirk itdikleri şeyler Allâh Te'âlâ gibi yaratmağa kâdir midir?)" Di ki: "Her şeyin hâliki bir ve kahhâr olan Allâh'dır.

De ki “Göklerin ve yerin Sahibi[1] kimdir?” De ki "Allah’tır[2]!" De ki “Allah ile aranıza, kendilerine bile faydası veya zararı olmayacak dostlar mı koydunuz?” De ki “Körle gören ya da karanlıklarla ışık bir olur mu?" Yoksa Allah'a, Allah gibi yaratan ve (bu nedenle) yarattıkları, aynen Allah’ın yarattıkları gibi, aralarında benzerlik[3] (uyum, ahenk) olan, ortaklar mı bulmuşlar?” De ki “Her varlığın yaratıcısı Allah’tır. O, bir tektir ve her şey O’nun hakimiyetindedir.”

[1] Rabbi [2] Allah elçiden hem soruyu sormasını hem de doğru cevabı onlara bırakmadan hemen vermesini istemektedir. Bu cevap onlara bırakıldığı takdi... Devamı..

De ki: -Göklerin ve yerin Rabbi kimdir? -Allah'tır, de! -Onu bırakıp, kendilerine bir fayda ve zararı olmayan dostlar mı edindiniz?! de. -Kör ile gören bir olur mu?! Veya karanlıkla aydınlık bir midir?! de. Yoksa Allah'a, O'nun gibi yaratması olan ortaklar buldular da, yaratmaları birbirine mi bezettiler? De ki: -Her şeyi yaratan Allah'tır. O, her şeye hakim olan tek ilahtır.

De ki: Kimdir göklerin ve yerin Rabbi? De ki: Allah'tır. De ki: Yine de Onun yanı sıra kendilerine ne bir yararı, ne bir zararı dokunmayanları mı kendinize mevlâ edindiniz? De ki: Kör ile gören bir olur mu? Yahut karanlıklar ile aydınlık bir olur mu? Yoksa onlar Allah'a, tıpkı onun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da her ikisinin yaratışı onlara benzer mi göründü? De ki: Herşeyi yaratan Allah'tır; O herşeyi kudretine boyun eğdiren tek bir tanrıdır.

De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kim?" De ki: "Allah." De ki: "O'nun yanında başka evliya mı/destekçiler mi edindiniz? Bunlar kendilerine bile yarar sağlayıp zarar verme gücünde değiller." De ki: "Körle gören yahut karanlıklarla ışık bir olur mu? Yoksa Allah'a, tıpkı O'nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da yaratış/yaratılanlar kendileri için benzeşir hale mi geldi?" De ki: "Allah'tır her şeyi yaratan, O'dur Vâhid ve Kahhâr olan."

eyit “kimdür gökler çalabı’sı daħı yirüñ? eyit “Tañrı’dur."' eyit “pes ŧuttuñuz mı Tañrı’dan ayruķ iş isleri mālik olmazlar gendüzilerine aśśı ne daħı ziyān?” eyit “berāber olur mı gössüz daħı görür yā berāber olur mı ķarañulıķlar daħı aydınlıķ?” yā ķıldılar mı Tañrı’ya ortaķlar kim yarattılar anuñ yaratmaġı gibi pes beñdeş oldı yaratmaķ anlara? eyit “Tañrı yaradıcıdur her neseneyi daħı ol birdür ķahr eyleyici.”

Eyit: Kimdür gökler Tañrısı daḫı yirüñ? Eyit: Tañrıdur. Eyit: Ṭutduñuz mıandan ayruḳ iş isleri? Mālik olmazlar kendülerine aṣṣı ne daḫı ziyān. Eyit:Berāber olur mı gözsüz daḫı görür, ya berāber olur mı ḳarañuluḳlar daḫıaydınlıḳ? Ya ḳıldılar mı Tañrıya ortaḳlar, yaratdılar anuñ yaratmaġı gibi, pes beñdeş oldı yaratmaḳ anlara. Eyit: Tañrı yaradıcıdur her nesne, daḫı olbirdür ḳahr eyleyici.

(Ya Rəsulum!) De: “Göylərin və yerin Rəbbi kimdir?” (Kafirlər bu sualın qarşısında aciz qaldıqda) de: “Allahdır!” De: “Belə olduqda, Onu qoyub özlərinə nə bir xeyir, nə də bir zərər verə bilənlərimi (bütləri, tanrılarımı) özünüzə dost (hami) edirsiniz?!” De: “Heç korla görən (kafirlə mö’min) və ya zülmətlə nur (küfrlə iman) eyni ola bilərmi?! Yoxsa onlar (müşriklər) Allaha Onun yaratdığı kimi yaradan şəriklər qərar verdilər və onların nəzərincə bu yaratma bir-birinə bənzər göründü?!” De: “Allah hər şeyin xaliqidir. O birdir, qəhr edəndir (hər şeyə gücü yetən, hər şeyə qalib gələndir!)”

Say (O Muhammad): Who is Lord of the heaven and the earth? Say: Allah! Say: Take ye then (others) beside Him for protectors, which, even for themselves, have neither benefit nor hurt? Say: Is the blind man equal to the seer, or is darkness equal to light? Or assign they unto Allah partners Who created the like of His creation so that the creation (which they made and His creation) seemed alike to them? Say: Allah is the Creator of all things, and He is the One, the Almighty.

Say: "Who is the Lord and Sustainer(1828) of the heavens and the earth?" Say: "(It is) Allah." Say: "Do ye then take (for worship) protectors other than Him, such as have no power either for good or for harm to themselves?"(1829) Say: "Are the blind equal with those who see? Or the depths of darkness equal with light?" Or do they assign to Allah(1830) partners who have created (anything) as He has created, so that the creation seemed to them similar? Say: "(Allah) is the Creator of all things: He is the One, the Supreme and Irresistible."

1828 The meaning of Rabb is explained in n. 20, to 1:2. 1829 Cf. 5:76. 1830 This verse may be analysed into six parts, each two parts going together l... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.