Kâlû femâ cezâuhu in kuntum kâżibîn(e)
(Görevliler) Demişti ki: “(Öyle isekaybolan kıymetli kap sizde yakalanırsa ve) Eğer sizin yalancılardan olduğunuz anlaşılırsa (size göre) bunun cezası nedir?” (sorusunu yöneltmişlerdi.)
Onlara, yalan söylüyorsanız hangi cezaya razısınız dediler.
Görevliler: “Peki ya yalancı çıkarsanız, o hırsızlık edenin sizce cezası nedir?” diye sordular.
Yûsuf'un adamları:
“Peki yalanınız ortaya çıkarsa, cezası nedir?” dediler.
(Yusuf'un adamları): "Peki, eğer yalan söylüyorsanız (çalanın) cezası nedir?" dediler.
'Öyleyse' dediler. 'Eğer yalan söylüyorsanız (bunun) cezası nedir?'
Onlar dediler ki, şimdi yalancı çıkarsanız, hırsızın cezası nedir?
Onlar: “Eğer siz yalancı iseniz, bunun cezası ne olmalı, dediler.
Yûsuf'un adamları dediler ki: “Peki siz yalancı iseniz, bunun cezası nedir?”
Onlara dediler ki: «Eğer yalan çıkarsanız, cezası nedir?»
Görevliler: “Peki eğer yalan söylüyorsanız, size göre hırsızlığın cezasının ne olduğunu (biliyor musunuz)?” dediler.
"Yalancı iseniz, hırsızlığın cezası nedir?" dediler.
Onlar, “Eğer yalancı iseniz, hırsızlığın cezası nedir?” dediler.
(Yusuf'un adamları) dediler ki: Peki, siz yalancıysanız bunun cezası nedir?
Dediler: "Peki, yalan söylüyorsanız onun cezası nedir?"
"Peki yalancı çıkarsanız onun (hırsızlık edenin) cezası nedir?" dediler.
Şimdi, dediler: yalancı çıkarsanız cezası ne?
“Peki! Eğer yalan söylüyorsanız bunun cezasının ne olduğunu biliyor musunuz?” dediler.
«Şimdi, dediler, yalancılar iseniz (çalanın) cezası nedir»?
(O nidâ edenler:) “Eğer yalancılar iseniz o hâlde (sizin şeriatınıza göre) bunun cezâsı nedir? (Hükmünüzü siz verin!)” dediler.
Dediler ki “Eğer yalan söylüyorsanız bunun cezası nedir, biliyor musunuz?”
Onlar «— Yalan söylüyorsanız çalanın cezası nedir?» dediler.
“Yalancı iseniz, cezası nedir?” dediler.
Yûsuf’un adamları, “Peki” dediler, “eğer yalan söylüyorsanız ve içinizden biri melikin su tasını çalmışsa, bunun cezası ne olsun?”
(Yûsuf’un adamları): “Eğer yalan söylüyorsanız (sizin dininize göre hırsızlığın) cezâsı nedir?” dediler.
[Mısırlılar:] “Peki, eğer yalan söylüyorsanız, bu [yaptığınızın] cezası nedir?” dediler.
Görevliler: “Peki yalan söylüyorsanız, hırsızlığın cezası nedir?” dediler. 5/38
“Evet ama, eğer yalan söylüyorsanız bunun cezası (size göre) nedir?” dediler.
Dediler ki: «Eğer siz yalancı kimseler oldunuz ise onun cezası nedir?»
Görevliler: “Peki, yalancı çıkarsanız, cezası ne? ” dediler.
(Yusuf'un adamları): "Peki, dediler, ya yalancı çıkarsanız o(hırsızlık ede)nin cezası nedir?"
Görevliler dedi ki “Peki, ya yalan söylediğiniz ortaya çıkarsa size göre hırsızın cezası nedir?”
-Yalancı iseniz, hırsızlığın cezası nedir? dediler.
“Yalancı çıkarsanız bunun cezası nedir?” dediler.
Sordular: "Eğer yalan söylüyorsanız, hırsızlığı yapanın cezası nedir?"
eyittiler “pes nedür cezāsı anuñ eger olasız yalancılar?”
Onlar soruşdular: “Əgər yalan desəniz (yalançı çıxsanız), onun (oğrunun su qabını götürənin) cəzası nədir?”
They said : And what shall be the penalty for it if ye prove liars?
(The Egyptians) said: "What then shall be the penalty of this, if ye are (proved) to have lied?"(1739)*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |