Ve-in câdelûke fekuli(A)llâhu a’lemu bimâ ta’melûn(e)
Seninle mücadele ederlerse artık Allah de, ne yaptığınızı bilir.
(Buna rağmen) Eğer Seninle mücadeleye girişirler (ve Kur’ani hükümlere itiraz ederlerse), de ki: "Allah, yapmakta olduklarınızı daha iyi bilir (herkes yakında nasıl bir akıbete uğrayacağını görecektir)."
Ama seninle tartışmaya çalışırlarsa, onlara de ki: “Yapıp ettiklerinizi en iyi bilen Allah'tır”
Eğer seninle tartışmaya girerlerse de ki: "Allah yaptıklarınızı daha iyi bilmektedir."
Eğer seninle mücadeleye girişirlerse, de ki: 'Allah, yapmakta olduklarınızı daha iyi bilir.'
Böyle iken eğer seninle din işinde mücadele ederlerse, de ki: “- Allah yaptıklarınızı pek âlâ bilir.”
Eğer seninle mücadele ederlerse, de ki: “Allah sizin yaptıklarınızı çok iyi bilendir.
Eğer seninle mücadeleye girişirlerse, “Allah yaptıklarınızı çok iyi bilmektedir” de!
Seninle uğraşırlarsa, diyesin ki: «Allah bilir siniz yaptığınızı»
Eğer seninle mücadele ederlerse de ki: “Allah, yaptıklarınızı daha iyi bilmektedir.”
Eğer yine mücâdele iderler ise "Allâh yapdıklarınızı bilür" di.
67,68,69. Her ümmete, yerine getirmeleri gerekli ibadetler koyduk. Öyleyse, bu konuda seninle çekişmelerine fırsat verme; Rabbine davet et, sen şüphesiz doğru yol üzerindesin. Seninle tartışırlarsa: "Allah yaptığınızı çok iyi bilir; ayrılığa düştüğünüz şeyler hakkında, kıyamet günü aranızda Allah hükmedecektir" de.
Eğer seninle mücadele ederlerse, de ki: “Allah, yapmakta olduğunuzu daha iyi bilmektedir.”
Şayet seninle yine tartışmaya çalışırlarsa şöyle de: Yapıp ettiklerinizi en iyi bilen Allah’tır.
Eğer seninle münakaşa ve mücâdeleye girişirlerse: «Allah yaptığınızı çok iyi bilmektedir» de.
Seninle çekişirlerse de ki, "ALLAH yaptığınız her şeyi en iyi bilendir."
Eğer seninle tartışırlarsa, de ki: "Allah yaptıklarınızı çok iyi bilir."
Ve eğer sana mücadele ederlerse de ki: ne yapıyorsunuz Allah pekâlâ biliyor
68-69. (Habibim, bunca hakikate rağmen) eğer (o müşrikler), seninle mücadeleye girişirlerse, (sözü fazla uzatmadan onlara) de ki: “Allah yapmakta olduğunuz şeyleri en iyi bilendir. (Şunu iyi bilin ki, mü’minlerle, inanç hususunda) ayrılığa düştüğünüz her konuda, Allah (İslâm dinine îmân edenleri ebedî olarak cennete koymak, kâfirleri de ebedî olarak cehennemde cezalandırarak, hesap günü) aranızda hükmünü verecektir.”
Eğer seninle tartışırlarsa, o zaman: “Allah yapmakta olduğunuz şeyleri en iyi bilendir.” de.
Eğer seninle (dîn mes'elelerinde) mücâdele ederlerse de ki: «Allah, ne yapar olduğunuzu çok iyi bilendir».
Eğer seninle mücâdele ederlerse artık de ki: “Allah, yapmakta olduklarınızı en iyi bilendir.”
Ve eğer (onlar) seninle mücadeleye girişecek olurlarsa sen, “Allah, yapıp ettiklerinizi çok daha iyi biliyor; (benim hesabım bana, sizinki size)!’’ de.
Eğer seninle mücadele ederlerse, onlara deki “Rabbin yaptıklarınızı en iyi bilendir.”
Eğer seninle çekişecek olurlarsa de ki: " Allah sizin yapmakta olduğunuzu çok iyi bilir."
Eğer seninle cedelleşmeye/mücadeleye kalkarlarsa de ki: “Allah yapmakta olduklarınızı daha iyi bilmektedir.”
Eğer seninle mücadeleye girişirlerse de ki: “Allah, yapmakta olduklarınızı daha iyi bilir.”
Buna rağmen, yine de “Biz ancak bize gönderilen hükümlere uyar, ama Son Kitabın hükmünü kabul etmeyiz!” diyerek seninle tartışmaya kalkışırlarsa, onlarla kısır tartışmalara girerek vaktini ve enerjini boş yere harcama. Gerçi bilgi peşinde koşan, iyi niyetli kimselerle görüş alışverişinde bulunmak elbette faydalı ve gereklidir. Fakat karşısındaki insanı dinleme nezaketini bile göstermeyen, ortaya konan bunca delilleri düşünme zahmetine katlanmayan kibirli ve inatçı kimselerle tartışmanın hiçbir anlamı ve yararı yoktur. O hâlde, sözü fazla uzatmadan onlara de ki: “Allah, sizin neler yaptığınızı ve ne hâinlikler peşinde koştuğunuzu çok iyi bilmektedir!”
Seninle tartıştılarsa, de ki:
“Allah ne işliyorsanız çok iyi bilir”.
Seninle ağız dalaşına girerlerse: " sizin yaptıklarınızı en iyi Allah bilir " de.
Eğer seninle mücadeleye girişirlerse de ki: "Allah yapmakta olduğunuzu daha iyi bilmektedir."
Seninle tartışmaya girişirlerse, (onlara) de ki: “Allah yaptığınızı çok iyi bilendir.
Eğer (kâfirler senin) iş(in)i sana öğretmeye kalkarlarsa: “Allah sizin yaptıklarınızı çok iyi bilir...”
Ama eğer seninle tartışmaya [çalışırlarsa, onlara sadece] de ki: “yapıp-ettiklerinizi en iyi bilen Allah’tır”. ⁸⁴
Eğer seninle tartışırlarsa şöyle de: – Allah yaptıklarınızı çok iyi bilmektedir. 3/20, 22/67, 10/61, 13/9- 10, 34/3
Ve eğer seninle ille de tartışmak isterlerse, onlara de ki: “Allah, yaptıklarınızın (altında yatan gerçek nedenleri) çok iyi biliyor”.
Seninle tartışmaya girişirlerse onlara "Allah, yapmakta olduklarınızı çok iyi bilendir!" dersin.
Ve eğer seninle mücadelede de bulunurlarsa artık de ki: «Sizin ne yapar olduğunuzu Allah pek iyi bilendir.»
Eğer seninle mücadele ederlerse de ki: “Allah sizin yaptıklarınızı pek iyi bilmektedir. ” [10, 41; 46, 8]
Eğer seninle mücadele ederlerse: "Allah yaptıklarınızı daha iyi bilir" de.
Eğer (müşrikler) seninle mücâdele ider ise di ki: "Allâh işlediğinizi benden eyi bilir."
Seninle tartışırlarsa de ki “Allah sizin ne yaptığınızı çok iyi biliyor.”
Seninle tartışırlarsa:-Ne yaptığınızı, Allah daha iyi biliyor de!
Yine de seninle tartışacak olurlarsa, “Sizin ne yaptığınızı en iyi Allah bilir” de.
Seninle mücadele ederlerse şöyle de: "Yapmakta olduklarınızı Allah daha iyi bilir."
Agar siz bilan tortishsalar ularga: “Alloh sizlarning qilayotgan barcha ishlaringizni juda yaxshi biluvchidir”, – deb ayting.
daħı bayıķ eger dartışurlarsa senüñ ile pes eyit “Tañrı bilürirekdür anı kim işlersiz.”
Eger senüñle çekişseler, eyit: Tañrı bilür siz işlegen işleri.
(Ya Rəsulum!) Əgər (müşriklər öz kəsdiyiniz qurbanların ətindən yediyiniz halda, bəs Allahın öldürdüyü, yə’ni öz əcəli ilə ölmüş heyvanların ətini niyə yemirsiniz deyə) səninlə mübahisə etsələr, (onlara) belə cavab ver: “Allah sizin nə etdiyinizi daha yaxşı bilir!
And if thy wrangle with thee, say: Allah is best aware of what ye do.
If they do wrangle with thee, say, "(Allah) knows best what it is ye are doing."(2849)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |