8 Ekim 2025 - 15 Rebiü'l-Ahir 1447 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Meryem Suresi 59. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Haydar Öztürk-Serkan Yılmaz Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Sardorxon Jahongir
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Feḣalefe min ba’dihim ḣalfun edâ’û-ssalâte vettebe’û-şşehevât(i)(s) fesevfe yelkavne ġayyâ(n)

Onlardan sonra öyle bir soy geldi ki namazı zayi etti onlar, şehvetlere uydular, azgınlıklarının cezasına pek yakında uğrayacak onlar.

Sonra onların ardından öyle nesiller türedi ki, namazı (ibadet ve istikamet duyarlılığını) kaybedip bıraktılar. Ve (hayâsızca sınır tanımadan) şehvetlerine kapılıp (şeytana) uydular. Elbette bunlar azgınlıklarının cezasıyla karşılaşacak (ve cehennemi boylayacak) kimselerdir.

Onların ardından öyle nesiller geldi ki, namaza karşı duyarlılık ve devamlılıklarını yitirdiler, istek ve arzularının peşlerine takıldılar. Bunlar da azgınlıklarının cezasını bulacaklardır.

Nihayet, bunların ardından hayırsız bir nesil geldi ki, bunlar namazı terkettiler. Nefislerinin arzularına uydular, haramların peşine düştüler. Bu yüzden ilerde, hak yoldan sapmalarının cezasını çekecekler.

Onlardan sonra yerlerine öyle bir nesil geldi ki namazı zayi ettiler ve şehvetlerine uydular. İşte bunlar azgınlıklarının cezasını göreceklerdir.

Sonra onların arkasından öyle nesiller türedi ki, namaz (kılma duyarlılığın)ı kaybettiler ve şehvetlerine kapılıp-uydular. Böylece bunlar azgınlıklarının cezasıyla karşılaşacaklardır.

Sonra, bu peygamberlerle, salih kimselerin arkalarından (kötü) bir nesil geldi ki, namazı terk ettiler, şehvetlerine uydular; bunlar da Cehennemdeki “Gayya” vâdisini boylayacaklardır.

Fakat onlardan sonra yeni bir nesil geldi. Namazı kaybettiler, şehvetlerine uydular. Onlar kötü bir ceza ile karşılaşacaklar.

Sonra bunların ardından namazı kılmayan ve nefislerine uyan bir nesil geldi. Bunlar, elbette cehennem çukuruna atılacaklardır.

Onların artlarından, namazını kılmıyan, şehvetlerine uyan, birtakım ardalar geldi; ateş kuyusuna atılacaklar

Sonra onların arkasından salatı umursamayan (namaz kılmayan, ibadet etmeyen, Allah'tan yana olduklarını söylemelerine rağmen O'nun emirlerine uymayan) ve ihtiraslarına tutsak olan nesiller geldi. Onlar bu tutumlarından ötürü büyük bir azaba çarptırılacaklardır.

Ânlardan sonra halefleri ’ibâdeti bırakdılar hırs ve şehvetlerine tâbi’ oldılar ve yalnız ’azâba müsâdif oldılar.

Onların ardından, namazı bırakan, şehvetlerine uyan bir nesil geldi. İşte bunlar azgınlıklarının karşılığını göreceklerdir.

Onlardan sonra, namazı zayi eden, şehvet ve dünyevî tutkularının peşine düşen bir nesil geldi. Onlar bu tutumlarından ötürü büyük bir azaba çarptırılacaklardır.[347]

Âyetin son kısmı, “Onlar bu (tutumları)ndan ötürü cehennemdeki Gayya Vadisi’ni boylayacaklardır” şeklinde de tercüme edilebilir.

Sonra bunların ardından artık namazı kılmayan ve nefsânî arzulara uyan bir nesil geldi. Bunlar elbette azgınlıklarının cezasını bulacaklardır.

Nihayet onların peşinden öyle bir nesil geldi ki, bunlar namazı bıraktılar; nefislerinin arzularına uydular. Bu yüzden ileride sapıklıklarının cezasını çekecekler.

Onlardan sonra gelenler namazı yitirdiler ve heveslerine uydular. Nitekim, felakete uğrayacaklar.

Sonra bunların ardından öyle bir nesil geldi ki, namazı terkettiler, heva ve heveslerine uydular; onlar bu taşkınlıklarının karşılığını mutlaka göreceklerdir. (Cehennemdeki "Gayya" vadisini boylayacaklardır.)

Sonra arkalarından bozuk bir güruh halef oldu, namazı zayi' ettiler ve şehvetleri ardına düştüler, bunlar da «Gayya» yı boylıyacaklar

Sonra, onların ardından (öyle kötü) bir nesil geldi ki, namazı zayi ettiler ve şehvetlerine (hevâ ve heveslerine) uydular. İşte bunlar yakında azgınlıklarının cezasını göreceklerdir.

Bundan sonra arkalarından gelen sonraki nesil, salâtı zayi ettiler¹ ve şehvetlerine² uydular. Yakında kötülükleri kendilerine dönecektir.

1- “Salâtı zayi etmek”, çevirilerde ifade edildiği gibi, “namazı geçirmek, onu ihmal etmek” demek değildir. Zayi sözcüğü, “bir şeyin elden çıkması, yi... Devamı..

Sonra, arkalarından öyle kötü bir nesil geldi ki namazı bırakdılar, şehvetlerine uydular. İşte bunlar da azgınlıklarının cezasına uğrayacaklardır.

Onların ardından salâtı zayi eden ve şehvetlerinin peşine düşen bir nesil geldi ki bunlar azgınlıklarının cezasını bulacaklardır.

[19/31-32; 87/14-15; 23/9; 70/23-24]

Sonra onların ardından yerlerine öyle bir nesil geldi ki namazı zâyi' (terk) ettiler ve şehvetler(in)e uydular; (onlar) artık ileride (Cehennemdeki) Gayyâ Vâdisiniboylayacaklardır.

Ama onlardan sonra öyle bir nesil geldi ki, salatı (Allah’a yönelişi, dini, namazı, ibadeti, mali yönden ve zihinsel açıdan insanlara destek olmayı, infakı vs. gibi Allah’ın emirlerini inkâr etmek suretiyle) zayi ettiler ve (evlât, altın, gümüş, mal, makam, kazanç gibi dünyalıklara karşı) aşırı tutkulara tabi oldular. İşte bu nedenle onlar ileride (ahirette) bir hüsranla karşılaşacaklardır. *

(*) “Salâtı zayi etmek”, çevirilerde ifade edildiği gibi, “namazı geçirmek, onu ihmal etmek” demek değildir. Zayi sözcüğü, “bir şeyin elden çıkması, y... Devamı..

Onların arkasından gelenler, namazı boşladılar ve nefislerinin aşırı arzularına tabi oldular. Onlar daha sonra yanılgılarının sonucu ile karşılaşacaklar.

Sonra onların ardından öyle döller geldi ki, yalvarıyı bıraktılar, dürtülerine uydular. Onun için bunlar gayya kuyusuna atılacaklardır.

Onlardan sonra gelen uygunsuzlar namazı terk, şehvetlerine tebaiyet ettiler. Bunlar azgınlıklarının cezasını bulacaklardır.

Onların ardından namazı bırakıp [edâû] şehvetlerine uyan bir nesil geldi. İşte bunlar azgınlıklarından ötürü kötü bir azapla [ğayyen] karşılaşacaklardır.¹⁷

17 Krş. Kötü bir şey için söylenir. Cehennemde bir yerin adı olduğu da rivayet edilir.

Ama onların ardından namazı zayi eden ve şehvetlerine uyan bir nesil geldi. Onlar bu azgınlıklarının karşılığını göreceklerdir.

Derken onların ardından, yerlerine öyle bir nesil geldi ki, Allah ile aralarındaki en sağlam bağ olan namaz kılma duyarlılığını kaybettiler, bunun doğal sonucu olarak da, arzu ve heveslerinin peşinetakıldılar ve bu büyük Peygamberlerin mirasını hoyratça tahrip ederek ahlâksızlığın en aşağı derecesine düştüler fakat azgınlıklarının cezasını, yakında çekecekler!

Onlardan sonra Namaz’ı ihmal etmiş, şehvetlerine uymuş bir kuşak geldi. Artık bir gayy / zarar-ziyan ile karşılaşacaklardır.

Ama bunların ardından öyle nesiller de geldi ki namazı niyazı unuttular, nefislerine uydular. Ama yakında belâlarını bulacaklar.

Onlardan sonra yerlerine öyle bir nesil geldi ki; onlar Rabbinin emirlerini bilgiyle bilinçle yerine getirmeyi, yeryüzünde Rabbinin huzurunda durarak hesaplaşmayı, kendilerini özeleştiriye tabi tutup yanlışlarından tövbe etmeyi terk ettiler. Yaşamlarını arzu ve heveslerine göre kurdular. Yasalarımıza karşı çıktılar. Dünyalarını kendi yasalarına uyarak yaşadılar. Gönderdiğimiz ayetleri ya görmezlikten geldiler ya da işlerine geldiği gibi yorumlarına kullandılar. Bu yüzden sapıklıklarının cezasını çekecekler.

Onlardan hemen sonra [salât]ı (namazı/ibadeti) ziyan eden ve şehvetlere uyan bir nesil geldi. [*] İleride bir cehennem çukuru [*] ile karşılaşacaklardır.

Bu ayet A‘râf 7:169. ayetle birlikte okunmalıdır Burada sözü edilen [ğayy] kelimesi cehennemin bir çukurudur.

Ama onların ardından, namazı bırakan, her türlü aşırı arzuya uyan bir nesil geldi. Onlar da eninde-sonunda belâlarını bulacaklar.

Onların ardından, salâtı boş veren ve yalnızca kendi şehvetlerinin, dünyevî tutkularının peşine düşen bir kuşak geldi; ve böyle yaptıkları için de, yakında tam bir düş kırıklığıyla karşılaşacaklar. ⁴⁵

45 Yani, ahirette, kendilerini manevî yıkıma sürükleyen yanılgıyı bütün açıklığıyla, bütün gerçeğiyle ve pek tabii, bütün karşılığıyla anlayacaklar.... Devamı..

Sonra onların ardından öyle bir nesil geldi ki salâtı/namazı zayi ettiler/içini boşalttılar şehevi arzu ve hevalarına uydular yakında cehennemi gayyayı boylayacaklar. 4/103, 30/31, 74/38...43, 18/28, 25/43, 28/50, 45/23, 47/14

Derken onların ardından öyle bir kuşak geldi ki, ibadetin içini boşalttılar ve dünyevî zevklerin peşine düştüler;[²⁵¹⁶] işte bu yüzden gelecekte derin bir düş kırıklığı yaşayacaklar.[²⁵¹⁷]

[2516] Lafzen: “..salatı zayi ettiler”. Salâtın dindarlık ve ibadet manası için bkz: 5:58, not 1 ve ilk geçtiği 87:15, not 15. Âyette namazı zayi etme... Devamı..

Fakat onların ardından öyle bir nesil geldi ki, namazı bıraktılar da, şehvet ve ihtiraslarının peşinden sürüklenip gittiler. Onlar kuşkusuz bu azgınlıklarının cezasını ilende çekeceklerdir.

Sonra arkalarından bir tâife onlara halef oldu ki, namazı zâyi ettiler ve şehvetlere tâbi oldular. Artık yakında cehennem deresine yetişeceklerdir.

Kendilerinden sonra yerlerine öyle bir nesil geldi ki namazı zâyi ettiler, şehvetlerinin peşine düştüler. İşte bunlar da azgınlıklarının cezasını bulacaklardır.

Namaz, mümini Rabbi ile irtibata koyan bağdır, enerji kaynağı ile cihazı birleştiren kablo mesabesindedir. Kablosuz cihaz çalışmadığı gibi, ibadetsiz ... Devamı..

Onlardan sonra yerlerine öyle bir nesil geldi ki, namazı zayi ettiler, şehvetlerine uydular. Onlar kötülük bulacaklardır.

Sonra onlara halef olan bir kavim salât ve 'ibâdeti zâyi' idüb şehevâta tâbi' oldılar. Karîben de cehennem kuyularına vâsıl olurlar.

Onların arkasından gelenler, arzularına uyarak namazı ihmal ettiler. Onlar, yakında yanlış kurgularıyla yüzleşeceklerdir.

Sonra onların ardından namazı bırakan ve arzularına uyan bir nesil geldi. Bunlar da hüsrana uğrayacaklardır.

Onların ardından namazı bırakan ve şehvetlerinin peşine düşen bir nesil geldi ki, onlar da azgınlıklarının cezasını bulacaklar.

Ama arkalarından öyle bir nesil geldi ki; namazı/duayı yitirdiler, şehvetlere uydular. Bunlar, azgınlıklarının cezasını bulacaklardır.

Keyin ularning ortidan namozni zoye qilgan va shahvatlarga ergashgan kimsalar o‘‎rin oldilar. Endi ular, albatta, yomon jazoga yo‘‎liqadilar.

pes ardınca geldi ol peyġamberler śoñunda yavuz bölük yittirdiler namāzı daħı uydılar nefs dileklerine. tįz ireler cehennem ŧamusındaġı dereye.

Anlardan ṣoñra yaman kişiler geldi, yitirdiler namāzı, daḫı şehvetle‐re uydılar. Pes anlar yaman cezā göreçeklerdür.

Onlardan sonra namazı tərk edib şəhvətə uyan bir nəsil gəldi. Onlar (Cəhənnəmdəki) Fəyy dərəsinə düşəcəklər. (Yaxud, onlar da öz əməllərinin cəzasını alacaqlar).

Now there hath succeeded them a later generation who have ruined worship and have followed lusts. But they will meet deception.

But after them there followed a posterity who missed prayers and followed after lusts soon, then, will they face Destruction,-(2511)

2511 This selfish godless posterity gains the upper hand at certain times but, even then there is always a minority who see the error of their ways, r... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.