Beydâe leżżetin lişşâribîn(e)
Bembeyazdır o şarap, lezzetlidir içenlere.
Berrak ve bembeyaz; içenlere lezzet (ve huzur veren bir içki sunulacaktır).
Bembeyazdır o içecek ve içenlere lezzet ve zevk verir.
Bembeyaz, içenlere lezzet veren, dolu kadehler dolaştırılacak.
Bembeyaz, içenlere lezzet veren (bir içki).
Bembeyaz; içenlere lezzet (veren bir içki).
Bembeyaz, içenlere lezzetli...
45, 46, 47. Onlara başağrısı vermeyen, sarhoş etmeyen içenlere zevk veren, berrak bir kaynaktan doldurulmuş kadeh(ler) sunulur.
45,46. Aralarında bembeyaz, içenlerin lezzet aldığı kaynaklardan doldurulmuş kadehler dolaştırılacaktır.
45,46,47. Ne bir ağrı yapan, ne de başı döndüren, içenlere tatlı, ak, pak olan bir ırmaktan doldurulmuş olan bardaklarla su verilir onlara
45-46. Aralarında bembeyaz, içenlere pek hoş gelen dupduru pınardan (doldurulmuş) bir kâse dolaştırılır.
45,46. Etrâflarında berrak lezîz menba’ suyuyla memlû meşrebeler gezdirecekler.
45,46,47. Baş ağrısı vermeyen, sarhoş etmeyen, içenlere zevk bahşeden bembeyaz bir kaynaktan doldurulmuş kadehler sunulur.
45,46. Onların etrafında cennet pınarından doldurulmuş, berrak ve içenlere lezzet veren kadehler dolaştırılır.
Bembeyaz; içenlere lezzet verir.
Berraktır, içenlere lezzet verir.
Durudur, içenlere zevk ve lezzet verir.
45,46. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır.
Bembeyaz, içenlere lezzet
45-46. Onların etrafında cennet pınarından doldurulmuş, berrak ve içenlere lezzet veren kâseler dolaştırılır.
Berrak, içenlere lezzet veren.
Bembeyaz. İçenlere bir lezzet.
Berrak ve içenler için lezzetlidir.
(O içecekler ki) bembeyazdır; içenler için lezzetlidir.
İçenlere (tarifsiz) bir lezzet veren beyazlıkta (berraklıkta) olacak;
İçenler için bembeyaz lezzetli içecekler.
Aktır, içenler için de içimi tatlıdır,
şarap gayet berrak, içenlere lezzetli olacak.
Berrak [beydâ] içenlere lezzet veren.
Bembeyaz, içenlere lezzet (veren bir içecek).
Dupduru ve içenlere lezzet veren bir şarap. Öyle ki;
Bembeyaz; İçenler için bir lezzet!
46,47,48. Pırıl pırıl, içimine doyum olmaz // baş ağrısı yapmaz, sarhoş da etmez. // Ayrıca yanlarında mahcup bakışlı güzeller.
Kadehler içinde berrak, içenlere lezzet veren bir içki sunulur.
45,46. Onlara (içleri) pınardan (doldurulmuş) berrak, içenlere lezzet veren kadehler dolaştırılacaktır.
45,46,47. (Cennette onlara) berrak, içenlere lezzet veren, zararsız ve sarhoş etmeyen cennet içecekleriyle (dolu) kâseler,¹ sunulur.
berrak ve içenlere tat veren [bir içecek];
Bembeyaz ve içenlere zevk veren içeceklerle dolu kâseler. 32/17, 56/17.40
içenlere tarifsiz bir lezzet veren berraklıkta olacak.
Ki (içindeki şarap) berraktır, içenlere eşsiz bir zevk verir.
Bembeyaz, içenler için lezzetli.
43, 44, 45, 46, 47. Naim cennetlerinde, karşılıklı tahtlar üzerinde otururlar. Kaynağından taze doldurulmuş, berrak mı berrak, içenlere pek hoş gelen, içinde zararlı ve sersemletici şey olmayan, sarhoş da etmeyen içecekler, dolu dolu kadehlerle etraflarında fır dönen hizmetçiler tarafından ikram edilir. [56, 17-19; 78, 34]
Berrak, içenlere lezzet veren bir içki.
45,46. Son derece lezzetli, kar gibi beyaz şarâb kâseleriyle etrâflarında dolaşılur.
İçenlere zevk veren beyaz renkli içkiler.
45,46. -Etraflarında berrak bir kaynaktan, içenlere lezzet veren kadehler dolaştırılır.
Bembeyazdır, içenlere pek hoş gelir.
Bembeyaz, içenlere lezzet sunan kadehler.
Bu qadahlardagi sharoblar uni ichuvchilar uchun lazzatli va oppoqdir.
aķ ŧatlu içicilere.
aḳ, ṭatlu, içenlere leẕẕetlü.
Ağappaq, özü də içənlərə ləzzət verən (bir məin).
White, delicious to the drinkers,
Crystal-white, of a taste delicious to those who drink (thereof),
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |