Ve lekad keżżebe-lleżîne min kablihim fekeyfe kâne nekîr(i)
Ve andolsun ki onlardan öncekiler de yalanlamışlardı, derken nasıl da gelip çattı azabım.
Andolsun, kendilerinden öncekiler de (böyle) yalanlamıştı. Fakat Beni inkâr (etmelerine karşılık verdiğim azap) nasılmış? (Sonunda anlamış ve belalarını bulmuşlardı.)
Daha öncekiler de peygamberleri yalancı saymışlardı, fakat benim onlardan intikamım ne dehşetli olmuştu yani beni inkâr nasılmış gördüler.
Onlardan öncekiler de peygamberleri yalanlamışlardı. Yalanlamalarına, beni tanımamalarına karşı onları gözden çıkarmam, onlara gazabım nasıl oldu gördünüz.
Andolsun ki onlardan öncekiler de yalanladılar. Fakat benim inkârım nasıl oldu?
Andolsun, kendilerinden öncekiler de yalanladı. Fakat beni inkar (etmelerine karşılık verdiğim azab) nasılmış?
(Ey Rasûlüm), doğrusu onlardan (senin kavminden) evvelkiler de (peygamberlerini) yalanlamışlardı. (Bunun için sen üzülme). Fakat beni inkâr etmeleri nasıl oldu, (azabımı bir gerçek olarak bulmadılar mı)!...
Evet, onlardan evvelkiler de yalanladılar. İşte benim azabımın nasıl olduğuna bakın!
Onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Bak ki, benim cezalandırmam nasıl olmuştur?
Onlardan öncekiler de, yalanlamışlardı, imdi azap nicedir?
Andolsun, onlardan öncekiler de yalanlamıştı. Beni inkâr etmenin (ve hakka inadına direnmenin) sonucu nasılmış (gördüler)!
Ânlardan evvelkiler de rasûllerini tekzîb idiyorlar idi gadabım ne kadar şiddetli oldı.
And olsun ki, bunlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Beni inkar etmek nasılmış?
Andolsun, onlardan öncekiler de yalanlamıştı. Beni inkâr etmenin sonucu nasıl oldu!?
Onlardan öncekiler de (dinimi) asılsız saymışlardı; ama verdiğim ceza da nasıl olmuştu?
Andolsun ki, onlardan öncekiler de (bunu) yalan saymışlardı; ama benim karşılık olarak verdiğim azap nasıl olmuştu!
Onlardan öncekiler de inkar etmişti. Beni tanımamak da nasıl mış?
Andolsun, onlardan öncekiler de yalanladılar. Ama beni inkâr nasıl oldu?
Filhakika onlardan evvelkiler de tekzib ettiler, fakat nasıl oldu inkârım
Kasem olsun ki, onlardan öncekiler de (peygamberlerini) yalanlamıştı. (Yapmış oldukları küfür ve isyana karşılık olarak) cezalandırmamın nasıl olduğunu gördüler.
Andolsun ki onlardan evvelkiler de tekzîb etmiş (ler) di. (Bak) benim inkârım (da) nice oldu !
Elbette kendilerinden öncekiler de yalanladı. Beni tanımamak nasılmış!
And olsun ki, onlardan (o müşriklerden) öncekiler de yalanlamıştı; fakat benim (de o inkâr edenleri) inkârım, (onlara olan azâbım) nasıl oldu (gördüler)!
Ve muhakkak ki onlardan öncekiler de (uyarılarımı) yalanlamışlardı; ama benim (onları) dışlamam nasıl olmuştu?
Onlardan öncekilerde yalanlamıştı. Sonra inkâr edenler nasıl olmuş?
Ant olsun ki onlardan öncekiler de yalan saymışlardı. Ya Benim onları tanımama nice olmuştu!
Andolsun onlardan öncekiler de yalanlamıştı. Beni inkâr etmenin sonucu nasıl oldu?
Şüphesiz kendilerinden öncekiler de yalanladı. Fakat beni inkâr (etmelerine karşılık verdiğim azap) nasılmış, ha?
Onlardan önceki nesiller de ayetlerimi inkâr etmişlerdi fakat Beni inkâr etmenin âkıbeti neymiş, gördüler!
And olsun onlardan öncekiler de yalanladı. Beni inkâr etmek nasılmış?
Nitekim daha öncekiler de inanmamıştı ama, beni inkar nasılmış gördüler...
Öncekiler de gerçeklerimizi yalanlamıştı. İnkâr etmelerinin sonucu nasıl oldu? Hemen her biri değişik cezalarla cezalandırılmadılar mı?
Yemin olsun ki onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Benim cezalandırmam (bak) nasıl olmuştu!
Doğrusu, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. (Sonunda) Benim de (onları) inkârım nasıl olurmuş? (gördüler).
Doğrusu, daha önce ¹⁷ yaşamış olanlar[ın birçoğu] da [Benim uyarılarımı] yalanlamıştı: ve Benim [onları] yok sayıp dışlamam ne korkunçtu!
Doğrusu onlardan öncekiler de mesajları yalanlamışlardı ama sonunda uyarılarımı inkâr etmek nasılmış gördüler. 10/13, 14/45
Andolsun ki onlardan öncekiler de, bunu yalan saymışlardı ama benim onları cezalandırışım ne korkunç oldu? (O ümmetlerin geride bıraktıkları harabeleri görüp de bundan ibret almazlar mı?)
Muhakkak ki, onlardan evvelkiler tekzîp etmişlerdi. Artık nasıl oldu inkârım?
Onlardan öncekiler de (dini, peygamberleri) yalan saydılar. Ama Ben'im red ve inkâr edişim, intikamım nasıl olurmuş, anladılar!
Andolsun, onlardan öncekiler de yalanladılar. Ama benim (onların yaptıklarını) inkarım nasıl oldu?
Onlardan evvelki ümem de rasûllerini tekzîb itdiler. Onlara akıllardan hâric ve pek çirkin 'azâbım nasıl inmiş oldığını teemmül it.
Onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Fakat, beni inkar etmek nasılmış?
Yemin olsun, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Ama nasıl olmuştu benim azabım?!
Darvoqe, ulardan avvalgi kimsalar ham o‘z payg‘ambarlarini yolg‘onchiga chiqargan edilar. Bas, Mening ularga inkorim qanday bo‘ldi?!
daħı bayıķ yalan duttı anlar kim anlardan ilerüdür pes nite oldı 'aźābum!
Daḫı yalanladı özlerinden burun olanları. Pes gör nice oldı ‘aẕābum.
Onlardan (Məkkə mürşiklərindən) əvvəlkilər də (öz peyğəmbərlərini) təkzib etmişdilər. (Ya Peyğəmbər! Bir görəydin) Mənim onları cəzalandırmağım (inkar etməyim) necə oldu.
And verily those before them denied, then (see) the manner of My wrath (with them)!
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |