İnnehum yekîdûne keydâ(n)
Şüphe yok ki onlar, bir düzendir, kurup duruyorlar.
Doğrusu onlar (inkârcılar ve münafıklar, sürekli Müslümanlar ve İslam aleyhine) hileli bir düzen planlayıp kurmaktadırlar.
Gerçekten o inkârcılar Kur'ân'ı çürütmek ve nurunu söndürmek için O peygambere alabildiğine tuzaklar kurarlar.
Haberin olsun, inanmayanlar İslâm'a Kur'ân'a ve sünnete karşı gizli mücadele planları hazırlıyorlar.
Doğrusu onlar bir tuzak kuruyorlar.
Doğrusu onlar, hileli bir düzen planlayıp kuruyorlar;
Doğrusu (Kur'an'ın nurunu söndürmek için, Mekke'li) o müşrikler hep hile kuruyorlar.
Hal bu iken, onlar, (onu iptal için) tuzak kurarlar.
11,12,13,14,15,16,17. Andolsun o dönüşlü göğe, o yarılıp çatlayan yeryüzüne. Şüphesiz Kur'ân, hak ile bâtılı ayıran bir sözdür. O asla bir şaka değildir. Kafirler hep hile/tuzak kuruyorlar. Ben de hilelerine karşılık veririm. Onun için sen kâfirlere mühlet ver, onlara az bir zaman tanı![747]
Onlar tuzak kurarlar
Elbette o (Kur'an'ı kabule yanaşmaya)nlar, onu engellemek için tuzak üstüne tuzak kuruyorlar.
15,16. Hîlelerini meydâna çıkarıyorlar, ben de mukâbele iderim.
Gerçekten onlar düzen kuruyorlar.
Şüphesiz onlar bir tuzak kurarlar,
Onlar bir tuzak kuruyorlar;
11, 12, 13, 14, 15, 16, 17. Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur'an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
Onlar bir plan kuruyor.
Haberin olsun ki, kâfirler hep hile kuruyorlar.
Haberin olsun ki onlar hep hiyle kuruyorlar
Şüphesiz ki onlar (kâfirler, hakkı iptal etmek üzere) tuzak kuruyorlar.
Hakıykat, onlar alabildiklerine hileler düzerler.
15,16. Gerçekten onlar, (Kur'ân'ı ibtâl etmek için) bir hîle olarak tuzak kuruyorlar.(Ben de) bir hîle ile (kurdukları) tuzak(larını ibtâl) ederim!
Şüphesiz onlar, (inkâr edenler İslam aleyhine sürekli) hileli bir düzen planlayıp kuruyorlar.
Onlar hile ve tuzak hazırlıyorlar.
Gerçekten onlar düzen kurdukca kuruyorlar.
Onlar emrimizi bozmak için olanca hileyle hile kurarlar,
Muhakkak ki onlar tuzak üstüne tuzak kuruyorlar.
Doğrusu onlar, hileli bir düzen planlayıp kuruyorlar.
Buna rağmen zâlimler, birtakım iftiralarla, sinsi propagandalarla zihinleri bulandırıp Kur’an’dan uzaklaştırmak amacıyla birtakım entrikalar düzenliyor, plânlar kuruyorlar.
Onlar, bir düzenek kuruyorlar;
15,16. İnkarcılar var güçleriyle pusu kuradursunlar // ben de pusularına pusu kuruyorum.
Siz gerçeklerimize karşı tuzaklar mı kuruyorsunuz?
Şüphesiz ki onlar bir tuzak kuruyor.
15,16. O (kâfirler) tuzak kuruyorlarsa, Ben de onların tuzaklarına karşılık veririm.
Onlar vahyi susturmak için birtakım tuzaklar kuruyorlar. 4/81, 8/30
Ne var ki onlar tuzak üstüne tuzak kuruyorlar;
(Ne yazık ki bu uyarılardan da ibret almazlar da) Müşrikler düzen kurarlar. (Kur’an'ı geçersiz kılmaya, onun nurunu söndürmeye yeltenirler)
Muhakkak ki, onlar bir hile ile hilede bulunurlar.
O kâfirler, vargüçleriyle hile kurarlar.
Onlar (onu iptal etmek için) bir tuzak kuruyorlar.
Onlar (kâfirler) Kur'ân'ı ibtâl içün hîle iderler.
Onlar bir oyun kuruyorlar.
Onlar ise tuzak kurup duruyorlar.
Onlar tuzak kurup duruyorlar.
Onlar ha bire tuzak kuruyorlar/oyun çeviriyorlar.
Albatta, kofirlar makr qiladilar.
15-16. bayıķ anlar mekr eylerler mekr eylemek daħı mekr eylerin mekr eylemek.
anlar mekr iderler.
Həqiqətən, (Məkkə müşrikləri Qur’anın nurunu söndürmək üçün) hiylə qurdular.
Lo! they plot a plot (against thee, O Muhammad)
As for them,(6077) they are but plotting a scheme,
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |