Bel ‘acibte veyesḣarûn(e)
Belki de şaştın sen ve alay eder onlar da.
Hayır! Doğrusu Sen (hayret ve hayranlıkla baktığın, bu muhteşem yaratışa ve onların inkârına) şaşıp kalmaktasın; onlar ise (Seninle) alay edip durmaktadırlar.
Belki de sen, bu muhteşem kudreti inkâr etmelerine şaşıp kaldın. Halbuki onlar seninle ve Kur'ân'la alay ediyorlar.
Doğrusu sen, Allah'ın kudretine hayranlıkla; yeniden diriltilmeyi inkârlarına şaşkınlığı bir arada yaşıyorsun, onlar da alay ediyorlar.
Hayır, sen (bu yaratışa) hayret ettin; onlarsa alay ediyorlar.
Hayır, sen (bu muhteşem yaratışa ve onların inkarına) şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.
Doğrusu (Ey Rasûlüm, Allah'ın kudretini ve öldükten sonra dirileceklerini inkâr etmelerine) sen şaştın. Onlar ise, seninle (ve taaccüb edişinle) alay ediyorlar.
Hayır! Sen (onlara) şaşıyorsun, onlar da alay ediyorlar.
Sen hayran kaldın; onlarsa alay ediyorlar.
Sen onlara şaşarsın, onlarsa yansılarlar
Hayır, sen hayranlık ve şaşkınlık duyarken onlar (yalnızca) alay ederler.
Sen Allâh’ın kudretine hayrân oluyorsın, ânlar istihzâ idiyorlar.
Evet; sen onlara şaşıyorsun, onlar da seni alaya alıyorlar.
Hayır, sen (onların hâline) şaştın, onlar ise alay ediyorlar.
Doğrusu sen hayranlık duydun, onlarsa alay etmektedirler.
Hayır, sen şaşıyorsun. Halbuki onlar alay ediyorlar.
Sen hayranlık duyarken onlar alay ediyorlar.
Fakat sen onlara şaşıyorsun, ama onlar (seninle) eğleniyorlar.
Fakat sen taaccüb ettin onlar eğleniyorlar
(Habibim!) Sen, (o müşriklerin bu kadar delillere rağmen, öldükten sonra tekrar diriltileceklerini inkâr etmelerine) taaccüp ediyorsun, onlar ise (senin yapmış olduğun tebliğ ile) alay ediyorlar.
Evet, sen hayran kaldın, onlar ise alay ediyorlar.
Belki sen (Habîbim) teaccüb etdin. Onlar da (bu teaccübünden dolayı) eğlenirler,
(Ey Habîbim!) Bil'akis (sen, onların bu kadar delillere rağmen inkâr etmelerine)hayret ettin, hâlbuki (onlar senin anlattıklarınla) alay ediyorlar.
Doğrusu, sen (bu muhteşem yaratışa ve onların inkârına) şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.
(Soruya verdikleri cevaba) Sen şaşırdın, onlar ise (yaratılış haberleri ile) alay ediyorlar.
Evet, sen onlara şaşıp kalıyorsun, onlar ise seninle eğleniyorlar.
Hayır, sen kâfirlerin hâline taaccüp ediyorsun, onlarsa senin taaccübünü maskaralığa alıyorlar.
Hayır, sen şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.
Evet, ey inanan insan; sen bu muhteşem kudrete hayran kaldın; onlar ise seninle alay ederler!
Evet, hayret ettin; alay ediyorlar.
12,13. Olamaz! sen hayrette; onlar işin dalgasında: // nasihat ediliyor, aldıran yok.
Sen yaratılanları gördükçe hayranlığından şaşırıyorsun! İnkâr edenlerin bu gerçekleri görememesine şaşırıyorsun! Hâlbuki inkâr edenler seninle alay ediyorlar. Sanki onlara yoktan bir şeyi yaratmak basit geliyor. Madem basit görüyorlar: Öyleyse yoktan bir şey yaratsınlar görelim?
Elbette sen şaşırıyorsun. (Oysa) onlar alay ediyorlar.
Fakat sen (buna) hayran kalırken, onlar alay ediyorlar.
Sen onların haline şaşırırken onlar seninle alay ediyorlar. 53/56...62
Ama hayır, sen hayranlık ve şaşkınlık duyarken,[³⁹⁹⁴] onlar işin şakasındalar;
(Ey Muhammed) Evet sen (müşriklerin kıyameti inkâr etmesine) şaşıyorsun. Oysa onlar (gerçeği inkâr etmekle kalmazlar) seninle alay da ederler.
Evet. Sen taaccüp ettin. Onlar ise istihzâda bulunurlar.
Ne var ki sen onların haşri inkâr etmelerine şaşırıyorsun, onlar ise seninle alay ederler.
Hayır sen (bu muhteşem kudrete) hayran kaldın; onlarsa (seninle) alay ediyorlar.
Yâ Muhammed! Sen onların inkârına ta'acüb idersin, seninle istihzâ iderler.
Sen bu soruya şaşırdın, ama onlar hafife alıyorlar.
Belki sen buna hayret ediyorsun, onlar da alay ediyorlar.
Ama sen şaşırdın, onlarsa alay ediyorlar.
Balki siz ularning qayta tirilishini inkor qilayotganlaridan ajablangandursiz, ammo ular oxirat haqidagi so‘zlaringizni masxara qiladilar.
belki 'acabladuñ; daħı yañśularlar.
Bel ki sen ‘acebledüñ ve anlar masḫaralıġa alurlar.
Bəli, sən onlara (müşriklərin Allahın qüdrət əlamətlərini gördükləri halda qiyamətə inanmamalarına) təəcüblənirsən, onlar isə (sənin bu inamına) istehza edirlər.
Nay, but thou dost marvel when they mock
Truly dost thou marvel,(4042) while they ridicule,
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |