Vemâ âteytum min riben liyerbuve fî emvâli-nnâsi felâ yerbû ‘inda(A)llâh(i)(s) vemâ âteytum min zekâtin turîdûne vecha(A)llâhi feulâ-ike humu-lmud’ifûn(e)
Halkın malı artsın diye faize ait verdiğiniz şeyler, Allah katında artmaz; Allah'ın rızasını dileyerek verdiğiniz zekat artar ve sevaplarını katkat arttıranlar, onlardır.
İnsanların mallarında artış olsun diye (banka şubelerinden ve tefecilerden kredi alıp) verdiğiniz faiz Allah katında artmaz (ve hiçbir hayrı ve bereketi olmaz). Ama Allah’ın rızasını dileyerek (ve toplumun-devletin çıkarını gözeterek) verdiğiniz zekâta gelince, (işte bunu yapanlar gelirlerini) kat kat artıranlardır. (Böylece; zekât vergi sisteminde mal ve üretim artacak ve ülke kalkınacaktır. Faizci düzende ise, kısa vadeli bir rahatlama sanılsa da, sonunda ekonomik ve sosyal hayat tıkanacaktır.)
İnsanların malı çoğalsın diye, faize ait verdiğiniz şeyler, Allah katında bir artış sağlamaz. Oysa Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak için karşılıksız verdikleriniz, O'nun tarafından bereketlendirilir. İşte bu şekilde Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak isteyenler, ödüllerini kat kat artıranlardır.
Alınan borç karşılıksız alınmış olmasın, insanların servetlerinde artış sağlansın diye faiz kabilinden verdiğiniz şeyler (hediye v.s.), Allah katında herhangi bir artışa vesile olmaz. Allah'ın rızasını kazanmak için verdiğiniz, vicdanınızı, servetinizi, sosyal bünyenizi arındıran, berekete vesile olan zekâta gelince, işte zekâtı veren o kimseler, evet onlar sevaplarını, mallarını kat kat artıranlardır.
İnsanların malları içinde artması için verdiğiniz faiz Allah katında artmaz. Ama Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekat(a gelince) işte (zekatı verenler ecirlerini) kat kat artıranlardır.
İnsanların mallarından artsın diye, verdiğiniz faiz Allah katında artmaz. Ama Allah'ın yüzünü (rızasını) isteyerek verdiğiniz zekat ise, işte (sevablarını ve gelirlerini) kat kat arttıranlar onlardır.
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını dileyerek verdiğiniz zekât ise; işte bunu yapanlar, (dünyada mallarının bereketini, ahirette sevablarını) kat kat artıranlardır.
İnsanların malları içinde, artsın diye faiz için verdiğiniz mallar, Allah katında artmaz. Allah’ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekât ise, işte gerçekten mallarını kat kat arttıranlar onlardır.
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını umarak verdiğiniz zekâta gelince, işte zekâtı veren o kimseler, evet işte onlar sevaplarını ve mallarını kat kat arttıranlardır.
Başkasının malı içersinde, üretilmek üzere verdiğimiz bir mal, Allahın katında artmıyacaktır, Allahın hoşnutluğun dileyerek, vermiş olduğunuz zekât, böyle değildir, işte sevapları kat kat olanlar
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekât böyle değildir. Zekât veren kimseler, (dünyada mallarının bereketini, ahirette ise sevaplarını) kat kat artıranlardır.
Murâbahacılıkla çoğaltmak içün nâsa virdiğiniz emvâl Allâh’ın ’indinde çoğalmaz lâkin Allâh’ın tevcîhine mazhar olmak içün virdiğiniz zekât ve sadaka ez’âfıyla artar.
İnsanların malları içinde artsın diye verdiğiniz her hangi bir faiz Allah katında artmaz; fakat, Allah'ın rızasını dileyerek verdiğiniz herhangi bir sadaka (zekat) böyle değildir. İşte onlar sevablarını kat kat artıranlardır.
İnsanların malları içinde artsın diye faizle her ne verirseniz, Allah katında artmaz. Ama Allah’ın hoşnutluğunu isteyerek her ne zekât verirseniz; işte bunu yapanlar sevaplarını kat kat arttıranlardır.
İnsanların mallarında artış olsun diye faizli ödünç verdikleriniz Allah katında artmaz. Allah’ın hoşnutluğunu isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte (mânevî kârlarını) kat kat arttıranlar onu verenlerdir.
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte zekâtı veren o kimseler, evet onlar (sevaplarını ve mallarını) kat kat arttıranlardır.
Halkın malları içinde artması için verdiğiniz tefecilik parası ALLAH'ın yanında artmaz. Ancak, ALLAH'ın rızasını dileyerek verdiğiniz bir zekata gelince, onu verenler yatırımlarını katlarlar.
İnsanların malları içinde artsın diye verdiğiniz faiz, Allah yanında artmaz. Allah'ın rızasını dileyerek verdiğiniz zekata gelince, işte onlar, malları kat kat artmış olanlardır.
Nâsın mallarında nemalansın diye verdiğiniz ribâ (fâız) Allah yanında nemalanmaz, Allah yüzünü murad ederek verdiğiniz zekât ise katlayanlar işte onlardır
İnsanların malları içinde, artacağını düşünerek (onlardan daha fazla mal almak için), verdiğiniz faiz (dünyada, rakamsal olarak artmış gibi görünse de) Allah nezdinde asla artmaz. (Allah’ın razı olmadığı bir işte, hayır da bereket de olmaz). Allah’ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekâta gelince... İşte o zekâtı verenler, (dünyada mallarının hayrını, bereketini, âhirette de sevaplarını) kat kat artıranlardır.
İnsanların mallarında artsın diye ribadan verdiğiniz, Allah'ın katında artmaz. Allah'ın yüzünü¹ dileyerek zekattan² verenler, işte bunu yapanlar kat kat arttıranlardır.
İnsanların mallarında artış olması için faiz (cinsin) den verdiğiniz şey (nakd, mal, sadaka ve sâire) Allah katında artmaz. Allahın rızâsını dileyerek verdiğiniz zekât ise, sevâblarını kat kat artıranlar onlar (onu verenler) dir.
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir fâiz, Allah katında artmaz. Hâlbuki Allah'ın rızâsını isteyerek verdiğiniz herhangi bir zekâta gelince, işte onlar,(sevablarını ve mallarını) gerçekten kat kat artıranlardır.(1)
İnsanların mallarında artış olsun diye fazlalıklardan (ihtiyacı olmayanlara) verdikleriniz, Allah’ın yanında artmaz. Allah’ın rızasını kazanmak için mallarınızdan, temizlemek için karşılıksız fakirlere verdikleriniz artar. İşte onlar (fakirlere vermelerinden dolayı) verdiklerini kat kat artıranlardır.
Başkalarının malıyla artsın diye faize yatırdığınız para Allah’ın yanında artmış olmaz. Ancak Allah’ın dilediğini elde etmek için verdiğiniz zekat böyle değildir. Mallarını kat kat artıranlar işte bunlardır.
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Ama Allah'ın yüzünü (rızasını) isteyerek vermekte olduğunuz zekâta gelince, işte (bu amel sahipleri, sevaplarını ve gelirlerini) kat kat arttıranlardır.
İnsanların ticâret malları içinde artacağını düşünerek verdiğiniz fâizli borç para, —rakamsal olarak artmış gibi görünse de—Allah katındaki ilâhî ölçülere göre hiçbir şekilde artmaz; Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak için ekonomik ve sosyal bir kulluk görevi olarak verdiğiniz zekât malları ise, hem toplumsal barış, huzur ve dayanışmayı temin ederek, hem de size Allah’ın hoşnutluğunu ve cennet nîmetlerini kazandırarak tam bir hayır ve bereket kaynağı olur. Evet, fâizden kaçınan ve zekâtlarını güzelce verenler var ya, işte, gerek dünya kazancını, gerekse âhirette alacakları ödüllerini kat kat arttıranlar, bunlardır.
İnsanlar’ın mallarında artış olması için ribâ’dan verdiğiniz şeyler Allah katında artmaz.
Allah’ın vechesini / rızasını isteyerek zekât’tan verdiğiniz şeylere gelince; işte onlar Katlayarak Artanlar’dır.
Milletin malını çoğaltmak için ne kadar faiz artışı verirseniz verin bunun Allah katında bir artışı olmaz. Fakat, zekatı / aklama vergisini, sadece Allah rızası için verenler, mallarında yüzde yüz artış sağlayabilirler.
Malımız artsın diye faizle her ne verirseniz verin! Faiz aldığınız müddetçe Allah katında mallarınız artmaz. Ama Allah’ın hoşnutluğunu esas alıp zekât-ı ikame eder, varlıklarınızı ihtiyaç sahipleriyle paylaşırsanız sevaplarınız kat kat artar.
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Allah’ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte zekât veren o kişiler -evet onlar- (sevaplarını) katlayanlardır. [*]
İnsanların malları içerisinde artması için verdiğiniz fâiz,¹ Allah katında artmaz.² Ama Allah’ın rızasını kazanmak isteyerek verdiğiniz zekât(a gelince); işte (onu verenler sevaplarını ve mallarını) kat kat artıranlardır.³
Ve [unutmayın: Başka] insanların malvarlığı sayesinde, artsın diye faizle verdikleriniz [size] Allah katında bir artış sağlamaz. ³⁵ Oysa, Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak için karşılıksız verdikleriniz [O’nun tarafından bereketlendirilir: ³⁶] işte onlar, [bu şekilde Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak isteyenler,] ödüllerini kat kat artıranlardır!
Bilin ki Riba/faiz ismi altında insanların mallarından daha fazlasını alırım diye mallarınızı veriyor ve haksız kazanç elde ediyorsunuz ama Allah katında asla artmaz ancak Allah’ın rızasını kazanmak için zekât verenler var ya işte onlar Allah katında ödüllerini kat be kat artıranlardır. 2/275...280, 3/130, 4/161
Yine (iyi bilin ki), başka insanların mal varlığı sayesinde artsın diye faiz karşılığı verdikleriniz asla Allah katında size artış sağlamaz.[³⁶⁰²] Bir de Allah’ın rızasını dileyerek verdiğiniz arındırıcı malî yükümlülük var.[³⁶⁰³] Ödüllerini kat kat artıranlar da işte bunlardır.[³⁶⁰⁴]
Halkın mallarında, -faiz gibi- fazlasıyla karşılığını almak için verdiğiniz bağışlar ise, Allah katında artmaz. Allah’ın rızasını dileyerek verdiğiniz zekat elbette böyle değildir. İşte onlardır sevaplarını kat kat artıranlar!
İnsanların malları içinde, artması için faize verdiğiniz, Allâh katında artmaz. Ama Allâh’ın yüzünü (O’nun rızâsını) isteyerek verdiğiniz zekât işte o kat kat (malını) artıranlardır.
Nâsın mallarında nemalansın diye ribâ kabilinden verdiğiniz şey Allah indinde nemalanıp artmaz ve Allah'ın rızasını dilediğiniz halde verdiğiniz zekât ise böyle değildir. İşte (mallarını) kat kat arttıranlar ancak onlardır.
Şunu unutmayın: Başkalarının mallarıyla artış sağlasın diye faize verdiğiniz para, zahiren fazlalaşsa da Allah'ın nezdinde artmaz. Ama Allah'ın rızasını arzulayarak verdiğiniz zekâtlar, O'nun nezdinde bereketlenir. İşte böyle yapanlar ödüllerini kat kat artırırlar.
Nâsın emvâlinde ziyâde olması içün virdiğiniz fazla bedel veyâ 'atiye gibi şeyler Allâh 'indinde kazanmaz ve Allâh'ın rızâsını murâd iderek virdiğiniz zekâtdır ki kat kat artar.
İnsanların malları içinde artsın diye verdiğiniz faizli borç[1] Allah’ın yanında artmaz. Allah’ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekâta gelince; mallarını kat kat artıranlar zekât verenlerdir.
Başkalarının malı ile artsın diye faize verdiğinizin Allah katında bereketi yoktur. Fakat, Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekat böyle değildir. Kat kat artıranlar işte bunlardır.
Halkın malından size artış sağlasın diye faizle verdiğiniz şeyler Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını gözeterek verdiğiniz zekât cinsinden şeylere gelince: İşte bunu yapanlar, kat kat arttıranların tâ kendileridir.(12)
İnsanların malları içinde artsın diye riba olarak verdiğiniz, Allah katında artmaz. Allah'ın yüzünü isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte onu verenler kat kat artıranların ta kendileridir.
daħı kim virdüñüz artuklıķ ya'nį hedye baħşiş tā artuķ ola ādemįler malları içinde artuķ olmaz Tañrı ķatında. daħı ol kim virdüñüz zekāt dilersiz Tañrı ŝevābın anlar [217b] anlardur artuķlıķlar isleri.
Daḫı her nesneye ki ribāya virseñüz artmaġ‐ıçun ḫalḳ mālında, pes ol Tañrı ḳatında artmaz. Daḫı her nesne kim zekātdan virseñüz Tañrı rıżāsınistemeg‐içün, pes anlaruñ ecrleri daḫı, mālları daḫı artar.
(Sərvətinizin) xalqın mal-dövləti hesabına artması üçün sələmlə (faizlə) verdiyiniz malın Allah yanında heç bir bərəkəti (artımı) olmaz. Allah rizasını diləyərək verdiyiniz sədəqə (zəkat) isə belə deyildir. Bunu edənlər (dünyada mallarının bərəkətini, axirətdə isə öz mükafatlarını) qat-qat artıranlardır!
That which ye give in usury in order that it may increase on (other) people's property hath no increase with Allah ; but that which ye give in charity, seeking Allah's countenance, hath increase manifold.
That which ye lay out for increase through the property of (other) people, will have(3552) no increase with Allah. but that which ye lay out for charity, seeking the Countenance of Allah,(3553) (will increase): it is these who will get a recompense multiplied.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |