19 Nisan 2024 - 10 Şevval 1445 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Furkân Suresi 48. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Vehuve-lleżî ersele-rriyâha buşran beyne yedey rahmetih(i)(c) veenzelnâ mine-ssemâ-i mâen tahûrâ(n)

Ve öyle bir mabuttur o ki rahmetinden önce bir müjde olarak rüzgarları göndermiştir ve biz, gökten tertemiz bir su olan yağmuru yağdırmadayız.

Ve (yine) O, Kendi rahmetinin önünde (yağmur öncesinde) rüzgârları müjdeciler olarak gönderendir. (Ardından) Biz, gökten tertemiz su indirdik; (indirmekteyiz…)

Rahmetinin önünden rüzgarları, müjdeci olarak gönderen O'dur. Evet böylece, gökten tertemiz suyu biz indiriyoruz

O, rüzgârları rahmetinin, yağmurun önünde müjdeci olarak estiren, gökten tertemiz su indirendir.

Rahmetinin öncesinde rüzgarları bir müjdeci olarak gönderen de O'dur. Biz gökten tertemiz su indirdik.

Ve rahmetinin önünde rüzgarları müjdeciler olarak gönderen O'dur. Biz, gökten tertemiz su indirdik;

Yağmurun önünde, rüzgârları bir müjdeci olarak gönderen O'dur. Biz gökten pâk ve temizleyeci bir su indirdik,

Rüzgârları, rahmeti (olan yağmurun) önünde müjdeleyici olarak gönderen O’dur. (O rüzgârlardan sonra) size temiz bir su indiriyoruz.(*)

(*) Kur’anda bu ayette ve başka birçok yerde görüldüğü gibi, konuşma üslubu 3. şahıstan 1. şahsa geçiyor. Bu sayede zihin harekete geçmiş oluyor. Ve A... Devamı..

48,49. Rüzgârları rahmet yağmurunun önünde müjdeleyici olarak gönderen O'dur. Ölü toprağı diriltmemiz ve yarattığımız hayvan ve insanlara su vermemiz için gökten tertemiz su indiriyoruz.

48,49. Rahmetten önce, müjdeleyen yelleri gönderen O'dur; ölmüş olan bir kente can vermek, yaratıklar içinden yılkılarla, birçok insanları da sulamak için, gökten arı su indirdik!

(Yağmur) rahmetinin önünden rüzgârları müjdeci olarak gönderen O'dur. Evet, böylece gökten tertemiz suyu biz indiriyoruz.

Rüzgârları rahmetinin müjdecisi olmak üzere gönderiyor, gökden temiz su inzâl idiyoruz.

48,49. Rüzgarları rahmetinin önünde müjdeci gönderen O'dur. Ölü bir yeri diriltmek ve yarattığımız nice hayvan ve insanları sulamak için gökten tertemiz su indirmişizdir.

48,49. O, rahmetinin önünde rüzgârları müjdeci olarak gönderendir. Ölü toprağı canlandıralım, yarattıklarımızdan birçok hayvanları ve insanları sulayalım diye gökten tertemiz bir su indirdik.

48-49. Rüzgârları rahmetinin önünde müjdeci olarak gönderen O’dur. Gökten de tertemiz su indirdik ki onunla ölü toprağı canlandıralım ve hayvanıyla insanıyla yarattığımız nice varlıkları suya kavuşturalım.

48, 49. Rüzgârları rahmetinin önünde müjdeci olarak gönderen O'dur. Biz, ölü toprağa can vermek, yarattığımız nice hayvanlara ve nice insanlara su vermek için gökten tertemiz su indirdik.

Ve O, rahmetinden önce müjdeleyici olarak rüzgarları gönderendir. Ve biz gökten tertemiz bir su indiririz.

Rüzgarları rahmetinin önünde müjdeci olarak gönderen ve gökten tertemiz bir su indiren O'dur.

Yine odur o ki rüzgârları rahmetinin önünde müjdeci göndermekte, ve semâdan pampâk bir su (bir mai tahur) indirmekteyiz.

48-49. O, rahmetinin (eseri olan, yağmurun) önünde, rüzgârları bir müjdeci olarak gönderendir. Biz gökten (bulutlar vasıtasıyla) tertemiz bir su indirdik ki, onunla ölü toprağı yeşertip canlandıralım ve yaratmış olduğumuz hayvanlardan ve insanlardan birçoğunu suya kavuşturalım.

Rahmetinin önünde rüzgârı haberci olarak gönderen O'dur. Biz, gökten tertemiz bir su indirdik.

O, rahmetinin önünde rüzgârları bir müjde (ci) olarak gönderendir. Biz gökden tertemiz su indirdik.

Hem rüzgârları rahmetinin önünde bir müjdeci olarak gönderen, O'dur. Ve gökten tertemiz bir su indirdik.

Rahmetinin (yağmurun) habercisi olarak önceden rüzgârı gönderen ve gökten tertemiz bir su olarak indiren de O dur.

O Allah ki esirgeyiciliğinden ötürü önce yeli bir müjde olarak gönderdi. Biz gökten arı bir su indirdik,

48, 49. Rahmeti eseri olan yağmurun önünde rüzgârı müjdeci gönderen O/dur. «— Kuru bir memlekete [⁴] yeniden can verelim ve yarattıklarımızdan davarları, çölde bulunan birçok insanları suvaralım» diye gökten tertemiz su indirdik.

[4] Veya ma'mure olmayan bir memlekete.

Rahmetinden önce rüzgârları müjdeci olarak gönderen O’dur¹⁸. Biz gökten tertemiz bir su indiririz.

18 Krş. A’râf, 7/57

Ve kendi rahmetinin önünde rüzgârları müjdeciler olarak gönderen de O'dur. Biz, gökten tertemiz su indirmiş bulunmaktayız.

Sınırsız lütuf ve rahmetinin önünden, rüzgârları bolluk ve bereket kaynağı olan yağmurların müjdeleyicisi olarak gönderen de O’dur. Böylece gökten sizin için tertemiz bir su indiriyoruz;

Rahmetinin önünde müjde olarak Rüzgârlar’ı gönderen de O’dur.
Ayrıca, Gök’ten temiz / saf / arı-duru su indirdik.

bir sevgi ifadesi olarak rüzgârı salan, Allah'tır. Gökyüzünden tertemiz sular indirip

Yağmurları düşünün! Müjdeci rüzgârlarla geliyor. Tedbirlerinizi alıyorsunuz. Sonra gökten tertemiz bir su iniyor.

48,49. Rüzgârları rahmetinin [*] (yağmurun) önünde müjdeci olarak gönderen O’dur. O (su) sayesinde ölü toprağı canlandırmak ve onunla yarattıklarımızdan hayvanlara ve insanlara su vermek için gökten tertemiz suyu biz indirmekteyiz. [*]

Bu ayette “rahmet”le “yağmur” eşitlenmekte ve suyun insan hayatındaki önemine dikkat çekilmektedir. Yağmur nasıl ki kurak ve çöl olan ortamı yeşertip ... Devamı..

Rüzgârları, rahmetinin önünde bir müjdeci¹ olarak gönderen (de) O (Allah)’tır. Ve (böylece) Biz, gökten tertemiz su indirdik.

1 Rahmet: Burada yağmur anlamınadır. Bu âyet; sanki insanları gaflet uykusundan uyandıran ve ilâhi rahmetten önce esen müjdeci ihtilâf rüzgârlarına iş... Devamı..

Rahmetinin önünden rüzgarları müjdeci olarak gönderen O’dur. Evet, böylece gökten tertemiz suyu Biz indiriyoruz,

O’dur, rahmetinin önünde rüzgârları müjdeci olarak gönderen! Ve biz gökten o yağmurla tertemiz bir su indiririz. 7/57, 30/9, 35/9

Yine Rahmetinin önü sıra rüzgârları müjdeci[³¹³⁶] olarak gönderen de O’dur.[³¹³⁷] Evet Biz, gökten tertemiz bir su indirmişiz

[3136] Veya neşran okuyuşuna dayanarak: “yayıcı, dağıtıcı” (Râzî). [3137] Kur’an’da rüzgâr-rahmet/yağmur metaforunun kullanıldığı her yerde vahye b... Devamı..

Rüzgarları, rahmetinin önünde müjdeci olarak gönderen de Odur. Evet!.. Biz gökten tertemiz bir su da indirdik.

Ve O, rahmetinin önünde rüzgarları müjdeci gönderdi. Ve gökten tertemiz bir su indirdik

(Ve O, o) Zât-ı Kerîm'dir ki, rüzgarları rahmetinin önünde bir müjdeci olarak gönderdi. Ve gökten tertemiz bir su indirdik.

48, 49. Rüzgârları rahmetinin önünden müjdeci olarak gönderen de O'dur. Ölü diyarlara hayat vermek ve yarattığımız nice hayvanlara ve insanlara su vermek için gökten tertemiz suyu da Biz indirmekteyiz. [22, 5; 42, 28; 30, 50]

Ve O, rahmetinin önünde rüzgarları müjdeci gönderdi. Ve gökten tertemiz bir su indirdik.

48, 49. O Allâh'dır ki rüzgârları rahmetinin önünde müjdeci gönderdi. Ölmüş toprakları onunla ihyâ itmek ve halk iylediğimiz hayvânları ve çok insânları onunla suvarmak içün semâdan temiz su indirdik.

Gökten temiz bir su indirerek yapacağı[*] ikramdan önce bir müjdeci olarak rüzgarları gönderen odur.

[*] İltifat Bakara 2/64

O'dur, rahmetinin önünde rüzgarları müjdeci olarak gönderen! Gökten tertemiz bir de su indirdik.

Rüzgârı rahmetinin önünde müjdeci gönderen de yine Odur. Böylece, Biz gökten tertemiz bir su indirdik.

O gönderdi rüzgârı bir müjde olarak rahmetinin önünden. Biz indirdik gökten tertemiz bir su.

[194a] daħı ol oldur kim viribidi yilleri ŧaġırıcılar yaġmurı raḥmeti ileyince ya'nį yaġmur ileyince. daħı indürdük gökden śu arı arıdıcı.

Tañrı Ta‘ālā oldur kim viribidi yilleri, yaġmurları sürüp ṭaġıtmaġ‐ıçunraḥmeti elinden. Daḫı biz gökden aru ṣu indürdük.

Küləkləri rəhməti (yağışı) önündə müjdəçi olaraq göndərən də Odur. Biz göydən tərtəmiz su endirdik ki,

And He it is Who sendeth the winds, glad tidings heralding His mercy, and We send down purifying water from the sky.

And He it is Who sends the winds as heralds of glad tidings, going before(3104) His mercy, and We send down pure water from the sky,-(3105)

3104 Cf. 7:57 and 27:63. The Winds are heralds of Joy, ushering in Rain, which is one form of Allah's Mercy. Again, the symbolism presents a fresh poi... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.