20 Nisan 2024 - 11 Şevval 1445 Cumartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Nûr Suresi 48. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Ve-iżâ du’û ila(A)llâhi verasûlihi liyahkume beynehum iżâ ferîkun minhum mu’ridûn(e)

Onlar, aralarında hükmetmesi için Allah'a ve Peygamberine çağrıldıkları zaman içlerinden bir kısmı, derhal yüzlerini döndürür.

Aralarında hükmetmesi için Allah’a ve Resulüne (ve Onların ölçülerine ve öğretilerine uygun Adil bir Düzen’e) çağrıldıkları zaman, onlardan (sözde Müslümanlardan) bir fırka (Hakk’tan ayrılıp) tersine dönerler.

Aralarında hüküm vermek için onlar, Allah'a ve Rasûlü'ne çağrılsa, onlardan bir gurup hemen yüz çevirir.

Aralarında hüküm vermesi, hakem olması, idarî düzen uygulamaları için Allah'a ve Rasûlüne, emir ve hükümlerine itaate, Kur'ân ve sünnetin uygulayıcılarının huzuruna davet edildikleri zaman, bakarsın ki, içlerinden bir grup yüz çevirip, azılı düşmanlarla işbirliği içine giriyorlar, Kur'ân öğretimine, Kur'ân ilkelerinin toplumda yaşanmasına engelleyici tedbirler alıyorlar.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 4/60-61.

Aralarında hüküm vermesi için Allah'a ve Peygamber'e çağrıldıklarında içlerinden bir grup hemen yüz çevirir.

Aralarında hükmetmesi için Allah'a ve Resulüne çağrıldıkları zaman, onlardan bir grup yüz çevirir.

Aralarında hüküm vermek için, o münafıklar, Allah'ın kitabına ve peygamberine çağrıldıkları vakit bir de bakarsın, onlardan bir fırka yüz çeviriyor.

Kendi aralarında hüküm vermek için, Allah’a ve Resulüne çağrıldıkları zaman, bakarsın, onlardan bir grup sırt çevirirler.

47,48. Onlar “Allah'a ve peygambere inandık, itaat ettik” derler; ondan sonra bir kısmı yüz çevirir. İşte bunlar inanmamışlardır. Aralarında hüküm vermek üzere Allah'a ve Peygamberine çağrıldıkları zaman, bir kısmı hemen yüz çevirir.

Bunların arasında hükmetmek isteyip de, Allah ile peygambere çağırıIsa, onlardan bir bölük yüz çevirirler

Aralarında hüküm vermesi için Allah'(ın mesajın)a ve resulün (davetine) çağırıldıkları zaman, bir de bakarsın ki içlerinden bir grup hemen yüz çevirip uzaklaşır.

Beynlerinde hüküm virilmek üzere Allâh’ın ve rasûlünün huzûrına çıkarıldıkları vakit içlerinden bir kısım icâbet itmiyor.

Aralarında hüküm vermek üzere Allah'a ve Peygamberine çağırıldıkları zaman, bir takımı hemen yüz çevirirler. İşte bunlar inanmış değillerdir.

Aralarında hüküm vermesi için Allah’a (Kur’an’a) ve peygambere çağırıldıkları zaman, bir de bakarsın ki içlerinden bir grup yüz çevirmektedir.

Aralarındaki anlaşmazlıklar hakkında karar versin diye Allah’a ve resulüne çağırıldıklarında bir de bakıyorsun içlerinden bir grup buna karşı çıkmış!

Onlar, aralarında hüküm vermesi için Allah'a ve Peygamber'e çağırıldıklarında, bakarsın ki içlerinden bir kısmı yüz çevirip dönerler.

Aralarında hüküm vermesi için ALLAH'a ve elçisine çağrıldıkları zaman onlardan bir grup hoşlanmaz.

Aralarında hükmetmesi için Allah'a ve Resulüne çağrıldıkları zaman, bakarsın ki, içlerinden birkısmı yüz çevirip dönerler.

Aralarında hukmetmesi için Resulü ile Allaha da'vet olundukları vakıt da bakarsın bunlardan bir kısmı çekinirler

47-48-49. (İnsanlardan öyleleri var ki,) “Allah ve Resûlü’ne inandık ve (hükmettikleri şeyde onlara) itaat ettik” derler, sonra da onlardan bir kısmı, bu sözlerine rağmen, (işlerine gelmediği zaman hükmümüzden) yüz çevirirler. (İşte, îmân ve itaat iddiâsında bulunan) böyleleri mü’min değildir. (Şöyle ki; Allah ve Resûlü’ne inandık ve hükmettikleri şeyde onlara itaat ettik diyen bu kimseler, anlaşmazlığa düştükleri bir hususta, hasımları ile) aralarında, Allah’ın Kitabı’na göre hüküm verilmesi için peygamberin huzuruna davet edildiklerinde, (haksız çıkacaklarını bildikleri için, bu davetten de, peygamberin vereceği hükümden de,) yüz çevirirler. Şayet, haklı çıkacaklarını bilirlerse, (işte o vakit) ona (peygamberin huzuruna,) itaatkâr bir eda ile koşa koşa gelirler.

Aralarında hüküm vermesi için Allah'a ve Resûlüne çağrıldıkları zaman, onların bir kısmı bundan kaçınır.

Onlar, aralarında hükmetmesi için, Allahın resulüne da'vet edildikleri vakit (bakarsın ki) bir fırkası hemen yüz çevirib dönücüdürler.

Aralarında hüküm vermesi için Allah'a ve Resûlüne çağırıldıkları zaman, bir de bakarsın ki, onlardan bir tâife yüz çeviricidirler.

Aralarında hükmedilmesi için Allah’a ve Elçisine çağırıldıkları zaman, çağrılanlardan bir gurup hemen yüz çevirir.

Onlar aralarının yargılanması için, Allah’a, elçisine çağrılınca, içlerinden bir takımları hemen yüz çevirirler.

Aralarında hükmolunmak üzere Allah/a ve resûl/üne çağırıldıkları vakit onlardan bir güruh derhal muhakemeden dönüp gider.

Aralarında hüküm vermesi için Allah’a ve elçisine çağrıldıkları zaman, bir de bakarsın ki içlerinden bir grup yüz çevirmektedir [mu’ridûn].

Aralarında hüküm verilmek üzere Allah'a ve resulüne çağrıldıkları zaman, onlardan bir grup yüz çevirir.

Onlar, anlaşmazlığa düştükleri konularda aralarında adâletle hükmetmesi için Allah’ın kitabına ve bu kitabın uygulayıcısı olarak O’nun Elçisine çağırıldıkları zaman, içlerinden bir kısmı derhal yüz çevirir. Çünkü Kur’an’ın istediği hayat tarzının, istedikleri gibi yaşamalarına engel olacağını çok iyi bilirler.

Aralarında hüküm vermesi için Allah’a ve O’nun rasûlüne çağrıldıkları zaman onlardan bir grup hemen yüz çevirip gitmektedirler.

Çünkü aralarında hakça karar vermesi için Allah ve Resulüne başvurmaları istendiğinde, içlerinden bir kısmı hemen karşı çıkıyor.

Aralarında hüküm vermesi için Allah’ın ayetlerine, Resulün Allah’ın yasalarına göre verdiği hükme çağrıldıkları zaman; içlerinden bazıları hükme karşı çıkarlar. Resulden çıkarlarına uygun haksız, hukuksuz, adaletsiz hüküm vermesini isterler.

Onlar, aralarında hüküm vermesi için Allah’a ve Elçi’ye çağrıldıklarında (bir de bakarsın ki) içlerinden bir kısmı yüz çevirenler (olmuşlardır).

Aralarında hükmetmesi için Allah’a ve Rasûlüne çağrıldıkları zaman, bir de bakarsın ki onlardan bir kısmı hemen yüz çevirip dönerler.¹

1 48–52. âyetlerin indiriliş sebebi şöyledir: Bir Yahûdî ile bir münâfık arasında anlaşmazlık oldu. Yahûdî Hz. Peygamber’e, münâfık ise Ka’b b. Eşref’... Devamı..

Ve (böyleleri) aralarında [ilahî kitap hüküm versin diye Allah’a ve O’nun Rasûl’üne çağırıldıklarında, ⁶⁵ onlardan bir kısmı hemen yüz çevirir;

65 Yani, benimseyecekleri ahlakî değerleri ve dolayısıyla toplumsal davranış tarzını, bir önceki “Allah ve Rasûlü” ifadesiyle îma edilen ilahî mesaj t... Devamı..

Nitekim bu kimseler aralarında Allah’ın kitabına göre hüküm verilmesi için elçinin huzuruna çağrıldıklarında onlardan bir grup hemen yüz çevirirler. 2/213, 4/105, 5/48- 49, 38/26

Zira onlar aralarında hüküm versin diye Allah’a ve Rasulü’ne çağrıldıklarında, hiç değilse bir kısmı hemen yüz çeviriverirler;

Aralarında hükmetmesi için Allah'a ve peygamberine çağrıldıkları zaman, -eğer hak, kendilerinden tarafa değilse- hemen haktan yüz çevirirler.

Aralarında hüküm vermesi için Allah’a ve Resulüne çağırıldıkları zaman, bir de bakarsın ki içlerinden bir grup yüz çevirmektedir.

Aralarında hükmetmesi için Allah'a ve Resûlüne dâvet olundukları vakit de onlardan bir fırka kaçıverirler.

Aralarında hükmetmesi için Allah'ın ve Resulünün hükmüne dâvet edildiklerinde, bir de bakarsın onlardan bir kısmı yüz çeviriyor! [4, 60-61; 105]

Elçinin, aralarında hükmetmesi için Allah'a ve Elçisine çağırıldıkları zaman hemen onlardan bir grup yüz çevirirler.

Aralarında hüküm olunmak üzere Allâh rasûlüne da'vet olunduklarında onlardan bir fırka i'râz iderler.

Aralarında hükmünü versin diye Allah’a ve Elçisine çağrılınca onlardan bir takımı yan çizer.

Aralarında hüküm vermesi için, Allah'a ve Peygamberine çağrıldıkları zaman, onlardan bir grup hemen kaçar.

Aralarında hüküm vermek için Allah'a ve Resulüne(15) çağırıldıkları zaman, onlardan bir kısmı bundan kaçınır.

(15) Allah’ın kitabına ve Peygamberin sünnetine.

Allah'a ve aralarında hüküm versin diye elçiye çağrıldıklarında, içlerinden bir fırka hemen yüz çevirenler oluveriyor.

daħı ķaçan oķınsalar Tañrı’dın yaña daħı yalavacındın yaña tā hükm eyleye aralarında bir bölük anlardan yüz döndüricilerdür.

Daḫı ḳaçan da‘vet olsa Tañrı Ta‘ālāya ve peyġamberine, daḫı ḥükm eylemeg‐içün anlar üstine, bir ṭāyife anlardan yüz ḳaytarurlar ḥaḳdan.

(Münafiqlər) aralarında hökm etmək üçün Allahın (Allahın kitabının) və Peyğəmbərinin yanına çağırıldıqda onlardan bir dəstə (onun yanına gəlməkdən, haqqa boyun qoymaqdan) dərhal üz çevirər.

And when they appeal unto Allah and His messenger to judge between them, lo! a faction of them are averse;

When they are summoned to Allah and His messenger, in order that He may judge between them, behold some of them decline (to come).


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.