19 Nisan 2024 - 10 Şevval 1445 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Bakara Suresi 165. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Vemine-nnâsi men yetteḣiżu min dûni(A)llâhi endâden yuhibbûnehum kehubbi(A)llâh(i)(s) velleżîne âmenû eşeddu hubben li(A)llâh(i)(k) velev yera-lleżîne zalemû iż yeravne-l’ażâbe enne-lkuvvete li(A)llâhi cemî’an veenna(A)llâhe şedîdu-l’ażâb(i)

İnsanların bir kısmı Allah'tan başka ona birtakım eşitler edinirler de onları, Allah'ı sever gibi severler. İnananlarsa, Allah'ı onlardan daha kuvvetli bir sevgiyle severler. Zulmedenler, bir görselerdi ki azaba düşecekleri vakit bütün kuvvet, ancak ve ancak Allah'ındır ve Allah, çok şiddetli azap eder.

(Buna rağmen) İnsanlar içinde, Allah’tan başkasını (O’na) ’eş ve ortak’ tutanlar (ve bazı kulları tanrı gibi kutsayanlar) vardır ki, onlar (bunları), Allah’ı sever gibi sevmektedirler. (Halbuki) İman edenlerin ise Allah’a olan sevgileri (herkesten ve her şeyden) daha kuvvetli ve şiddetlidir. (Başkalarına Allah’tan daha çok sevgi ve saygı göstermekle) O zulmedenler (insanları Allah’tan üstün gören ve İlahi kanunların uygulanmasını engelleyen zalimler), azaba uğrayacakları zaman, muhakkak bütün kuvvetin tümüyle Allah’ın olduğunu ve Allah’ın vereceği azabın gerçekten şiddetli olduğunu bir bilselerdi (ve düşünüp anlasalardı)

İnsanlardan bir kısmı, Allah'tan başkasını O'na denk ve ortak kabul ederler de Allah'ı sever gibi onları severler. İman edenlerin ise Allah'ı sevmesi çok daha köklü ve devamlıdır. Varlık sebebine aykırı davrananlar, azabı gördükleri zaman bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının çetin olduğunu anlayacaklarını keşke bilselerdi.

İnsanlardan bazıları, Allah'ı bırakıp, kulu durumundakilerden taş yığınlarını, putları şahısları tanrılaştırarak, bile bile Allah'a eş tanrılar haline getirir de, onları Allah'ı sever gibi severler. İmân edenlerin Allah'a olan sevgileri ise, onlarınkinden çok daha fazladır. Keşke zâlimler, inkâr ile, put sevgisiyle kendilerine haksızlık yapanlar, şirke girenler, cezayı gördükleri zaman anlayacakları gibi, bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azâbının şiddetini önceden anlayabilselerdi.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 6/165; 89/25-26.

İnsanların içinde Allah'tan başka ortaklar edinerek onları Allah'ı sever gibi seven kimseler bulunmaktadır. İman edenlerin Allah'a olan sevgileri ise daha güçlüdür. Zulmedenler, azabı gördüklerinde bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının gerçekten çok şiddetli olduğunu anlayacaklarını keşke bilselerdi!

İnsanlar içinde, Allah'tan başkasını 'eş ve ortak' tutanlar vardır ki, onlar (bunları), Allah'ı sever gibi severler. İman edenlerin ise Allah'a olan sevgileri daha güçlüdür. O zulmedenler, azaba uğrayacakları zaman, muhakkak bütün kuvvetin tümüyle Allah'ın olduğunu ve Allah'ın vereceği azabın gerçekten şiddetli olduğunu bir bilselerdi.

İnsanlardan kimi de, Allah'dan gayrısını (putları), O'na emsal koşarlar, Allah'a ibadet eder gibi putlara tapınırlar ve onlara sevgi beslerler. İman eden kimselerin Allah'a olan sevgisi ise daha kuvvetli ve devamlıdır. Eğer Allah'a ortak koşarak nefislerine zulüm edenler, vaktinde görecekleri azabı bilselerdi, muhakkak bütün kuvvet ve kudretin Allah'ın olduğunu ve azabının çok şiddetli bulunduğunu anlarlardı.

İnsanlardan bazıları var ki; Allah’ın dışında bir kısım şeyleri mabud ediniyorlar. Allah’ın sevilmesi kadar onları seviyorlar. Fakat gerçek inananlar, Allah’ı her şeyden daha çok seviyorlar. Keşke o zalimler, azap görecekleri vakit, bütün kuvvetin Allah’ın elinde olduğunu, Allah’ın şiddetli azabı bulunduğunu anlayacaklarını (şimdiden) idrak etseler.

Bazı insanlar, Allah'tan başkalarını O'na denk tanrılar edinirler; onları Allah'ı sever gibi severler. İman edenlerin Allah'a olan sevgileri çok daha fazladır. Keşke zâlimler, azabı gördüklerinde anlayacakları gibi, bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve O'nun azabının çok şiddetli olduğunu önceden anlayabilselerdi.

Birtakım insanlar, başkasını Allaha eşler koşmadalar, Allahı sever gibi bunları da seviyorlar, inanmış olanlarsa çok severler Allahı, her gücün Allahta toplandığını, Allahın azabı sert olduğunu, zalimler önceden görebilseler; bütün kuvvet Allahındır, Allahın azabı ağırdır

İnsanlar arasında Allah'tan başkalarını ona ortak koşanlar vardır. Onları, (yalnızca) Allah'a özgü (olması gereken) bir sevgi ile severler. İnananların Allah sevgisi ise daha fazladır. (Allah'a ortak koşarak) nefislerine zulmedenler, azabı gördükleri zaman bütün kuvvetin Allah'ta bulunduğunu ve Allah'ın azabının pek şiddetli olduğunu (anlayacaklar ama) keşke (bunu önceden) bilselerdi. 

Bkz. 12/106Tarih boyunca Allah’a inanmayan insanlar olduğu gibi, inandığı halde ona eş/ortak koşanlar da olmuştur. Bu eşler/ortaklar, başta güneş ve y... Devamı..

İnsanlardan ba’zıları Allâh’a emsâl ve şerîk ittihâz idiyorlar ve ânları Allâh gibi seviyorlar, fakat îmân idenler her şeyden ziyâde Allâh’ı severler, zâlimler mücâzât zamânında Allâh’ın kuvvetinden başka kuvvet olmadığını göreceklerdir. Ve ’azâbının şedîd oldığını anlayacaklardır.

İnsanlar arasında, Allah'ı bırakıp, O'na koştukları eşleri tanrı olarak benimseyenler ve onları, Allah'ı severcesine sevenler vardır. Müminlerin Allah'ı sevmesi ise hepsinden kuvvetlidir. Zalimler azabı gördükleri zaman, bütün kuvvetin Allah'a aid bulunacağını ve Allah'ın azabının şiddetli olduğunu keşke bilselerdi!

İnsanlar arasında Allah’ı bırakıp da O’na ortak koşanlar vardır. Onları, Allah’ı severcesine severler. Mü’minlerin Allah’a olan sevgisi daha güçlü bir sevgidir. Zulmedenler azaba uğrayacakları zaman bütün kuvvetin Allah’ın olduğunu ve Allah’ın azabının pek şiddetli olduğunu bir bilselerdi!

İnsanlardan kimileri vardır ki, Allah’tan başka bazı varlıkları Allah’a denk tanrılar sayar da bunları Allah’ı sever gibi severler. İman edenler ise en çok Allah’ı severler. Keşke zalimler -azapla yüz yüze geldiklerinde anlayacakları gibi- şimdi de bütün kuvvetin Allah’a ait olduğunu ve Allah’ın azabının çok şiddetli olduğunu anlasalardı!

İnsanlardan bazıları Allah'tan başkasını Allah'a denk tanrılar edinir de onları Allah'ı sever gibi severler. İman edenlerin Allah'a olan sevgileri ise (onlarınkinden) çok daha fazladır. Keşke zalimler azabı gördükleri zaman (anlayacakları gibi) bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu önceden anlayabilselerdi.

ALLAH'tan başkasını tanrı edinen ve ALLAH'ı sever gibi onları seven kimseler var. İnananlar ise en çok ALLAH'ı sever. O zulmedenler, azabı gördükleri zaman tüm gücün ALLAH'a ait ve ALLAH'ın azabının çetin olduğunu anlayacaklarını bir bilselerdi!

İnsanlardan kimi de Allah'tan başka şeyleri O'na eş tutuyorlar da onları, Allah'ı sever gibi seviyorlar. Oysa iman edenlerin Allah sevgisi daha kuvvetlidir. O zulmedenler, azabı görecekleri zaman bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının gerçekten çok şiddetli bulunduğunu keşke anlasalardı.

İnsanlardan kimi de Allahdan beride bir takım sınarlar ediniyorlar da onları Allah sever gibi seviyorlar, iyman edenler ise Allah için sevgice daha kuvvetlidirler, görselerdi o zulmu edenler: azabı görecekleri vakit hakikaten kuvvet bütün kuvvet Allahındır ve hakikaten Allah çok şedid azablıdır

(Bunca hakikate rağmen) insanlardan bir kısmı, Allah’ı ilâh edinmekle birlikte, başka varlıkları da ilâh edinerek, onları (o edindikleri sahte ilâhları), Allah’ı sever gibi severler. Mü’minlerin Allah’a olan sevgisi ise her türlü sevgiden daha üstündür. (Allah’a ortak koşarak nefislerine) zulmeden (kâfir) ler, azaba uğrayacakları zaman (anlayacakları gibi), bütün kuvvetin tümüyle Allah’ın olduğunu ve Allah’ın vereceği azabın gerçekten şiddetli olduğunu (önceden) bir bilselerdi.

İnsanlardan, Allah'ın yanı sıra başka varlıkları O'na denk tutan ve onları Allah'ı sevdiği gibi sevenler vardır. İman edenlerin Allah'ı sevmeleri ise her türlü sevgiden daha üstündür. Keşke zulmedenler, azabı gördükleri zaman bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu daha önceden anlayabilselerdi!

İnsanlar içinde Allah'dan gayrisini (Ona) emsal edinen adamlar da vardır ki onlara Allaha olan sevgi gibi muhabbet beslerler. Îman edenlerin Allah'a sevgisi ise (her şeyden) sağlamdır. (Allah'a eş tutarak nefislerine) zulmedenler azabı görecekleri zaman bütün kuvvet (ve kudret) in hakıykaten Allahın olduğunu ve Allah'ın hakıykaten pek çetin azâblı bulunduğunu (gözleriyle görür gibi) bilselerdi...

İnsanlardan öylesi de vardır ki, Allah'ı bırakıp birtakım putları ilâh edinir, onları Allah'ı sever gibi severler. Fakat îmân edenler, Allah'a olan sevgi(leri) cihetiyle daha kuvvetlidir. Eğer zulmedenler, (kıyâmette) azâbı görecekleri zaman (anlayacakları gibi), şübhesiz kuvvetin tamâmen Allah'a âid olduğunu ve gerçekten Allah'ın, pek şiddetli azab sâhibi olduğunu (dünyada da) gör(üp bil)selerdi (putları ilâh edinmezlerdi).

Öyle insanlar var ki, Allah’dan başka putlar edinip, onları Allah’ı sever gibi severler. Ama tam aksine, iman edenlerdeki Allah sevgisi ise, her şeyin üzerindedir. Kendilerine zulmedenler, azabı gördüklerinde, bütün güç ve kuvvetin Allah ta olduğunu görebilselerdi, putlar edinmezlerdi. Elbetteki Allah, azabı en şiddetli olandır.

İnsanlar arasında Allah’ı bırakıp da Ona eş koşanlar vardır. Onları Allah’ı severcesine severler. İnananların Allah’a karşı olan sevgisi ise çok büyük bir sevgidir. Kıyıcılık edenler azaba uğrayınca gerçekten bütün gücün yalnız Allah’ta olduğunu, gerçekten Allah’ın azabının ağır olduğunu bilselerdi.

Bâzı insanlar Allah/tan başkasını Allah/a eş kılarlar [⁴], onları, Allah/ı sever gibi severler. İman edenler ise Allah/a muhabbetlerinde daha ziyadesiyle sabittirler. Böylece zulüm eden kâfirler azap görecekleri vakit, bütün kuvvetin ancak Allah/ta bulunduğunu, Allah/ın da azabının şiddetli olduğunu görseydiler... [⁵]

[4] Yâni Allah'a bedel putları veya emirlerine münkat oldukları büyükleri mâbut edinirler.[5] Cevap şöyle takdir olunabilir: Son derece pişman olurlar... Devamı..

Bazı insanlar vardır ki, kendilerine Allah’tan başka¹⁰¹ bir takım rakip eşler/ortaklar [endâd] edinirler ve onları Allah’ı sever gibi severler. Hâlbuki inananların Allah’a olan sevgisi çok daha güçlüdür.¹⁰² Zulmedenler azabı gördüklerinde, bütün gücün tümüyle Allah’a ait olduğunu ve Allah’ın azabının çok çetin olduğunu keşke bu dünyada anlayabilselerdi! [yerâ]¹⁰³

101 “Dun” Arapçada, “altında”, “dışında”, “den başka”, “bırakarak”, “bırakıp da” vb anlamlara gelir. Bunu Allah’a nispet edildiğinde “Allah’ın dışında... Devamı..

İnsanlar arasında, Allah dışında bir takım eşler (ortaklar) edinen ve onları Allah'ı severcesine sevenler vardır. İman edenlerin Allah'ı sevmesi ise hepsinden kuvvetlidir. Keşke zalimler azabı gördükleri zaman (anlayacakları gibi) bütün kuvvetin Allah'a ait bulunduğunu ve Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu (önceden) görebilselerdi!

İnsanlardan öyleleri vardır ki, en büyük tanrı kabul ettikleri Allah’la birlikte, O’nun katında sözünün geçtiğine inandıkları, her emrine kayıtsız şartsız boyun eğdikleri ve tıpkı Allah’ı sever gibi sevdikleri birtakım tanrılar edinirler. İnananların Allah sevgisi ise, bütün sevgilerin üzerindedir.
O zâlimler, cehennemde kendilerini bekleyen azâbı gördükleri zaman, onlara geçici olarak verilmiş olan servet ve saltanatın ellerinden alınarak bütün güç ve kudretin yalnızca Allah’a ait olduğunu ve o gün Allah’ın azâbının çok çetin olduğunu bir bilselerdi!
Nitekim Diriliş Gününde:

İnsanlar’dan bir kısmı vardır ki Allah’ı bırakıp denkler / ortaklar / benzerler ediniyorlar; Allah’ı sever gibi onları seviyorlar.
İman edenler, “Allah için sevmek” bakımından en çok sevgi doludur.
Zulmedenler Azab’ı gördüklerinde görüp anlasalar ki topluca Kuvvet / Güç Allah’a aittir; Allah, Azab’ı en şiddetlidir.

İnsanlar arasında, Allah’ı bırakıp birilerini onun yerine koyanlar var. Hem de onları Allah derecesinde seviyorlar. Müminler ise Allah’ı, daha çok severler. Anlaşılan bu geri kafalılar, herhalde cehennemi görünce anlayacaklar en büyük gücün Allah olduğunu, cezasının da çok yaman olduğunu.

İnsanlar arasında, Allah’ı bırakıp, insanları ilahlaştırarak Allah’a ortak koşanlar vardır. İnsanlar onları Allah’ı severcesine sever. Sadece Mümin olanların Allah’a sevgisi daha güçlüdür. Zulmedenler azaba uğrayacakları zaman, bütün gücün Allah’ın olduğunu, Allah’ın azabının insanların azabından daha şiddetli olduğunu keşke bilselerdi!

İnsanlardan bazıları, Allah’ın peşi sıra ortaklar edinir de onları Allah’ı sever gibi severler. [*] İman edenlerin Allah’a olan sevgileri ise (onlarınkinden) çok daha fazladır. [*] Keşke zalimler azabı gördükleri zaman (anlayacakları gibi) bütün kudretin yalnızca Allah’a ait olduğunu ve Allah’ın azabının çok şiddetli olduğunu (önceden) gör(üp anlayabil)selerdi!

Yüce Allah muhatapların inançtaki şirkine değinmektedir. Kâinatın yaratılışı ve idaresinde tek olan Allah inanç noktasında da muhatapları tarafından t... Devamı..

İnsanlardan bir kısmı da Allah’ın berisinde¹ Allah’ı sever gibi sevdikleri çeşitli ilâhlar edinirler.² Oysa îman edenler her şeyden çok Allahı severler. O zalimler bütün güç ve kuvvetin, Allah’a ait olduğunu ve Allah’ın azabının, çok şiddetli olduğunu cehennem azabını gördükleri zaman; anlayacaklarına, şimdiden anlasalardı ya!

1 Yani Allah’ı inkâr etmeden, Onun berisinde, Ondan daha fazla önem verdikleri, Onun sıfatlarından bir kısmını taşıdıklarına inandıkları veya Onun sıf... Devamı..

Ama hâlâ Allah’a rakip gördükleri varlıklara inanmayı tercih eden ¹³¹ ve onları [yalnızca] Allah’a özgü [olması gereken] bir sevgi ile seven insanlar var: halbuki imana ermiş olanlar, Allah’ı başka her şeyden daha çok severler. Zulüm yapmaya şartlanmış olanlar, [Kıyamet Günü] azaba uğratıldıkları zaman görecekleri gibi, ¹³² bütün kudretin yalnızca Allah’a ait olduğunu ve Allah’ın cezalandırmada ne çetin olduğunu da keşke görselerdi!

131 Lafzen, “insanlar arasında [ibadet için] Allah’tan başka ortaklar edinenler”. Endâd terimi konusunda bkz. bu surenin 22. ayeti ile ilgili not 13.1... Devamı..

İnsanlardan kimi de vardır ki; Allah ile aralarına birilerini koyup bu kişileri Allah’a denk tutarlar ve Allah’ı sever gibi onları severler. İman edenlerin ise, Allah sevgisi her şeyin üstündedir. Bir takım kişileri Allah’a denk tutanlar azabı görecekleri o zaman, bütün güç ve kuvvetin Allah’a mahsus olduğunu ve Allah’ın da şiddetli azap sahibi olduğunu bilecekler, keşke (ölüm gelmeden) anlayabilselerdi. 16/28...32, 9/24, 23/99…108, 10/90

Fakat insanlar içerisinde Allah’tan başka birtakım varlıkları Allah’a eşdeğer rakip güçler[³²¹] olarak görüp, onları Allah’ı sever gibi sevenler de var. Oysa iman edenler en çok Allah’ı severler.[³²²] Kendi kendine kötülük edenler, azaba uğratıldıkları zaman görecekleri gibi, keşke tüm kudretin sadece Allah’a ait olduğunu ve azabı en çetin olanın yalnızca Allah olduğunu görseler![³²³]

[321] Çevirimizin gerekçesi için bkz: 41:9, not 11. [322] Sevgi değerini sevilenden alır; ölümsüz olan için duyulan sevgi de ölümsüzdür. Âyet Allah... Devamı..

İnsanlardan öyleleri vardır ki, (bu ibretlerden bir ders almazlar da) Allah'tan başkalarını, -bir takım putları, Nemrut ile firavun gibi bir takım şahısları- Rablerine denk tutarlar (onlara tapınıp dururlar) da, onlara Allah'a olan sevgi gibi muhabbet beslerler. îman edenlerin Allah sevgisi ise çok kuvvetlidir, (ve gönüldendir, o sevgiyi hiçbir şeyle paylaşmazlar, Rablerine asla ortak koşmazlar.)
(Rablerine ortak koşan) o zalimler; (nasıl olsa, kıyamet gününde) azabı gördüklerinde, (pişmanlık duyarak) kuvvetin Allah 'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu kabul edeceklerdir, (fakat ne yazık ki bu son pişmanlık onlara hiçbir yarar sağlamayacaktır) Keşke, -dünyadayken- bunu bilselerdi de imana gelselerdi, başlarına gelecek Allah'ın o çetin azabım önleyebilselerdi.

İnsanlar arasında (öyleleri vaR ki)Allah’ı bırakıp Allah’ı sever gibi Allah’a bir takım eşdeğer/denkler tutarlar. (Oysa) mü’minlerin Allah’a olan sevgisi en güçlü bir sevgidir. Zulmedenler azaba uğrayacakları zaman bütün kuvvetin Allah’ın olduğunu ve Allah’ın azabının pek şiddetli olduğunu (Allah’a eşdeğer tutuklarının bir işe yaramadığını ) görürler.

Ve insanlardan öyleleri vardır ki Allah'tan başkalarını Allah'a emsal ittihaz ederler. Onları Allah'ı sever gibi severler. Mü'minlerin ise Allah Teâlâ'ya muhabbetleri daha ziyâdedir. Eğer zulmedenler azabı görecekleri zaman bütün kuvvetin Allah'a mahsus olduğunu ve hakikaten Allah'ın Şedîdü'l-Azab bulunduğunu görüp anlasalar (ne kadar nadim ve pişman olacaklardır).

Öyle insanlar vardır ki, Allah'tan başkasını Allah'a denk tutar, tıpkı Allah'ı severcesine onları severler. Müminlerin Allah'a olan sevgileri ise her şeyden daha ileri ve daha kuvvetlidir. Böyle yaparak kendilerine zulmedenler, azabı gördükleri zaman anlayacakları gibi, bütün kuvvet ve kudretin yalnız Allah'a ait olup, Allah'ın azabının pek şiddetli olduğunu, keşke şimdiden bilselerdi! [89, 25, 26; 6, 165]

Bu âyet, ulûhiyyetin en önemli hususiyetlerinden birinin muhabbet yani sevilmek olduğunu gösterir. Bundan dolayıdır ki Kur’ân ıstılahında insan, daha ... Devamı..

İnsanlardan kimi, Allah'tan başka eşler tutar, Allah'ı sever gibi onları severler. İnananlar ise en çok Allah'ı severler. Zulmedenler, azabı gördükleri zaman bütün kuvvetin Allah'a aid olduğunu ve Allah'ın azabının çetin olduğunu anlayacaklarını keşke bilselerdi!

İnsânlardan, Cenâbı Hakk'a Allâh'dan gayrı şerîk ve nazîr ittihâz idenler vardır ve onları, Allâh'ı seviyor gibi severler. Ve îmân idenler Allâh Te'âlâyı sevmekde daha ziyâdedirler. (Cenâb-ı Hakk'a şirk ile) nefislerine zulüm idenleri, 'azâbı gördükleri, bütün kuvvet ve kudretin Allâh'da oldığını bildikleri, Hakk'ın 'azâbı şedîd bulundığını anladıkları zamân görsen (o zamân ne kadar pişman olacaklardır).

Kimi insanlar, Allah'tan önce, Allah'a benzer nitelikler vererek, O'nunla aralarına koyduklarını ilah edinir ve[1] onları, Allah’ı sever gibi severler. İnanıp güvenenlerin Allah sevgisi daha güçlüdür.[2] Bu yanlışı yapanlar, bütün gücün Allah’a ait olduğunu ve Allah'ın azabının, (işledikleri suçla) bağlantısını,[3] o azabı gördüklerinde anlayacakları gibi keşke şimdiden anlasalar!

[*] Müşrik Allah'ı sever ama O'nu uzakta gördüğü için önceliği kendini Allah'a ulaştıracağına inandığı aracılara verir. [3] Âyette geçen şedîd, sıkı b... Devamı..

İnsanlardan kimi, Allah'tan başka eşler tutarlar. Allah'ı sever gibi onları severler. İman edenlerin ise, Allah sevgisi her şeyden üstündür. O zalimler, azabı görecekleri zaman, bütün kuvvetin Allah'a mahsus olduğunu ve Allah'ın da şiddetli azap sahibi olduğunu bir bilseler...

İnsanlardan öylesi de var ki, başkalarını Allah'a denk tutar da, Allah'ı sever gibi onları sever.(71) İman edenlerin Allah'a olan sevgisi ise daha güçlüdür. Keşke o zalimler azabı gördükleri zaman anlayacakları gibi, şimdi anlasalardı bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının pek çetin olduğunu!

(71) Âl-i İmrân Sûresinde “De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin” (3:31) buyurularak, sevmenin ölçüsü verilmiştir. Buna g... Devamı..

İnsanlar içinde öyleleri vardır ki, Allah dışında bazılarını Allah'a eş tutarlar da onları Allah'ı sevmiş gibi severler. İman sahipleri ise Allah'a sevgide çok kararlı ve taşkındır. Zulme saplananlar, azabı gördüklerinde tüm kuvvetin Allah'ta bulunduğunu, Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu fark edeceklerini anlayabilseler!

daħı bir nice ādemįler oldur kim, dutar [13a] Tañrı’dan ayruķ beñdeşler ya'nį butlar. severler anları Tañrı sevmeġi gibi. daħı anlar įmān getürdiler; ķatıraķdur sevmekdin yaña, Tañrı’yı. daħı eger görür-ise, anlar kim žulm eylediler, ol vaķt kim göreler 'aźābı “kim bayıķ ķuvvet Tañrı’nuñdur, dükeli, daħı bayıķ Tañrı, ķatı 'aźābludur.

Ba‘żı kişilerden ol kim idinür Tañrı Ta‘ālādan özge ma‘būdlar, severleranları Tañrı Ta‘ālā[yı] sevgen gibi. Daḫı ol kişiler kim īmān getürdiler.Tañrı Ta‘ālā[yı] ḳatı severler. Daḫı eger görebilselerdi anlar kim ẓulm eylediler‘aẕābı görgende ki ḳuvvet barçası Tañrı Ta‘ālānuñdur. Daḫı TañrıTa‘ālānuñ ‘aẕābı ḳatıdur

İnsanların içərisində Allahdan qeyrilərini (Allaha) şərik qoşub, onları Allahı sevən kimi sevənlər də vardır. Halbuki iman gətirənlərin Allaha məhəbbəti daha qüvvətlidir. Əgər (özlərinə) zülm edənlərin vaxtında görəcəkləri əzabdan xabərləri olsaydı, onlar bütün (qüvvət və) qüdrətin Allaha məxsus olduğunu və Allahın əzabının şıddətli olacağını bilərdilər.

Yet of mankind are some who take unto themselves objects of worship which they set as) rivals to Allah, loving them with a love like (that which is the due) of Allah (only) Those who believe are stauncher in their love for Allah, that those who do evil had but known, (on the day) when they behold the doom, that power belongeth wholly to Allah, and that Allah is severe in punishment!

Yet there are men who take (for worship) others besides Allah, as equal (with Allah.: They love them as they should love Allah. But those of Faith are overflowing in their love for Allah. If only the unrighteous could see, behold, they would see the penalty: that to Allah belongs all power, and Allah will strongly enforce the Punishment(167).

167 Everything around and within us points to unity of purpose and design — points to Allah. Yet there are foolish persons (unrighteous = those who de... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.