18 Nisan 2024 - 9 Şevval 1445 Perşembe

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Nahl Suresi 75. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Daraba(A)llâhu meśelen ‘abden memlûken lâ yakdiru ‘alâ şey-in vemen razeknâhu minnâ rizkan hasenen fehuve yunfiku minhu sirran vecehrâ(an)(s) hel yestevûn(e)(c)-lhamdu li(A)llâh(i)(c) bel ekśeruhum lâ ya’lemûn(e)

Allah bir örnek getirmiştir: Bir köle olsa ve hiçbir şeye gücü yetmese ve bir de güzel bir surette rızıklandırdığımız birisi bulunsa da rızıklandırdığımız şeylerin bir kısmını, gizli, açık yoksullara harcasa, onları geçindirse bunlar eşit ve denk olur mu hiç? Hamd Allah'a, eşit değildir bunlar, fakat çoğu bilmez.

Allah (düşünesiniz diye şöyle) misal getirdi; gücü hiçbir şeye yeterli-başarılı olamayan ve başkalarının mülkünde (ve güdümünde) bulunan (birisi) ile; kendisine tarafımızdan güzel bir rızık (çeşitli ve etkili nimet ve fazilet) verdiğimiz, böylece ondan gizli ve açık infak eden (toplum kendisinden fayda gören) kimseyi (karşılaştırın diye) örnek gösterdi; (şimdi) bunlar hiç eşit olur (ve aynı tutulur) mu? (Oysa Allah Adildir ve herkese hak ettiğini verecektir.) Hamd (övgü ve teşekkür) Allah’a mahsustur, fakat onların çoğu bunu bilmez (cahillerdir.)

İşte Allah, size iki insan örneği veriyor. Bir köle olsa ve hiç birşeye gücü yetmese ve bir de, güzel bir şekilde rızıklandırdığımız birisi bulunsa da, rızıklandırdığımız şeylerden bir kısmını gizli, açık doğru yolda harcasa, bu hür kimse ile köle, eşit ve denk olur mu? Eksiksiz tüm övgüler Allah'a mahsustur, ne varki insanların çoğu bilmezler.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının malı olmuş bir köle ile, kendisine tarafımızdan güzel rızık ve servet verilen ve ondan gizli ve aşikâre, karşılık beklemeden, gönüllü harcayan hür bir insanı misal veriyor. Hiç bunlar eşit olur mu? Bütün övgüler Allah'a yakışır. Fakat onların çoğu bunu bilmezler.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının mülkiyeti altında olan köleyle kendisine güzel bir rızık verdiğimiz ve ondan gizli ve açık infak eden kimseyi örnek olarak vermektedir. Bunlar eşit olurlar mı? Hamd yalnız Allah'adır. Fakat onların çoğu bilmezler.

Allah, (kendisine ortak koştuğunuz ilahlar konusunda) hiç bir şeye gücü yetmeyen ve başkasının mülkünde olan ile, tarafımızdan kendisine güzel bir rızık verdiğimiz, böylelikle ondan gizli ve açık infak eden kimseyi örnek olarak gösterdi; bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah'ındır; fakat onların çoğu bilmezler.

Allah, şunu temsil buyurdu: Hiç bir tasarrufa gücü yetmiyen halis bir köle, bir de tarafımızdan kendisine güzel bir rızık verilip de ondan gizli ve aşikâr harcayan kimse... Hiç bunlar müsavi olur mu? (O halde putları Allah'a nasıl eş tutuyorlar?). Bütün hamd Allah'a mahsustur. Doğrusu insanların çoğu (Bu hakikatleri) bilmezler.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının malı olmuş bir köle ile hazinelerimizden kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak harcayan (hür) bir kimseyi misal verir. İşte bunlar hiç eşit olurlar mı?. (Durum bu iken, siz hiçbir özelliği olmayanları, her şeyi yaratan Allah’a eşit tutuyorsunuz. Allah’ı da öyle anlıyorsunuz.) Hâlbuki bütün hamd ve şükre sebep olan şeyler Allah’ındır. Fakat çokları bunu bilmiyorlar.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine katımızdan verdiğimiz güzel rızıktan gizlice ve açıkça veren kimseyi örnek veriyor. Bunlar hiç eşit olur mu? Övgü Allah'a aittir; fakat çoğu bunu bilmez.

Allah size, hiçbir şeye gücü yetmeyen bir köleyle, kendisine güzel azık verilerek, gizli, açık onu harcayanı örnek veriyor; bunlar bir midir? Allaha öğüş, onlarınsa birçokları bilmezler

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Doğrusu bütün övgüler Allah'a mahsustur. Fakat onların çoğu (bunu) bilmezler.

Allâh size mesel darb itdi. Hiç bir şeyi olmıyan bir köle ile tarafımızdan ’inâyâta, mebzûl rızka nâil olub da bir kısmını hafiyyen veyâ ’alenen sadaka viren bir âdemi mukâyese idiyor. Bu iki âdem müsâvî midirler? Hamd Allâh’a mahsûsdur lâkin ekserîsi bilmiyorlar.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel nimetlerden gizlice ve açıkça sarfeden kimseyi misal gösterir: Hiç bunlar eşit olur mu? Övülmeğe layık olan Allah'tır, fakat çoğu bilmezler.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah’a mahsustur, fakat onların çoğu bilmezler.

Allah size, hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının mülkü konumundaki köle ile katımızdan kendisini güzel bir şekilde rızıklandırdığımız ve bundan gizli-açık başkalarını da yararlandıran kişiyi örnek veriyor: Bunlar hiç eşit olur mu? Hamd Allah’a mahsustur ama onların çoğu bilmezler.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının malı olmuş bir köle ile katımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak harcayan (hür) bir kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olurlar mı? Doğrusu hamd Allah'a mahsustur. Fakat onların çoğu (bunu) bilmezler.  

 Allah Teâlâ bu âyette bir benzetme yapmıştır. Hürriyetine sahip olmayan köleler ile güzel bir rızık ile rızıklandırıldıktan sonra, onu fakir ve yoksu... Devamı..

ALLAH, hiçbir şeye gücü yetmeyen, sahiplenilmiş bir köle ile kendi tarafımızdan güzelce rızıklandırdığımız, o rızıktan gizli ve açık yardım için harcayan kişiyi örnek olarak verir. Bu ikisi hiç bir olur mu? Övgü ALLAH'adır, ancak çokları bilmezler.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının malı olmuş bir köle ile, kendisine güzel bir rızık verilen ve o rızıkdan gizli ve açık olarak harcayan hür bir insanı misal verdi. Hiç bunlar eşit olur mu? Bütün hamd Allah'a mahsustur. Doğrusu insanların çoğu bilmezler.

Allah şunu temsil getirdi: bir abdi memlûk, hiç bir şey'e kudreti yok, bir de o zat ki kendisine tarafımızdan güzel bir rızık nasîb etmişiz de o ondan gizli, açık infak edip duruyor, hiç bunlar müsavi olurlar mı? Bütün hamd Allahındır amma çokları bilmezler

Allah, (hakkı düşünüp anlayasınız diye) size, başkasının malı olup, hiçbir şeye muktedir olmayan bir köle ile tarafımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıklardan gizli ve açık olarak infak eden (hür ve zengin bir) kimseyi misal olarak verir. (Şimdi bir düşünün bakalım!) Bunlar hiç denk olurlar mı? Hamd Allah’a mahsustur. Fakat (insanların) çoğu (bu hakikati) bilmezler.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olmuş bir abd¹ ile tarafımızdan kendisine iyi bir rızık verip de ondan gizli ve açık olarak yardımda bulunan bir kimseyi örnek verir. Bunlar, hiçbir olurlar mı? Hamd, Allah'a mahsustur. Ne var ki onların çoğu bilmezler.

1- “Abd”, kul demektir. Kul olma, boyun eğme, alçalma, kendisini aşağı tutma gibi anlamlara gelmektedir. Bu kulluğun; Allah\a özgü olanı, ibadet ve hi... Devamı..

Allah şöyle bir mesel irâd etdi: Hiç bir şey'e gücü yetmeyen memlûk bir kul, bir de (hür) bir zât ki kendisine tarafımızdan güzel bir rızk nasıyb etmişizde o, bundan gizli ve aşikâr harcayıp duruyor. Bunlar hiç müsâvî olurlar mı? (Bütün) hamd Allahındır. Hayır, onların çoğu bilmezler.

Allah şöyle bir misâl getirdi: Hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının mülkü olmuş bir köle ile; bir de kendisini tarafımızdan güzel bir rızıkla rızıklandırdığımız (ve) böylece bundan gizli ve açık olarak sarf eden kimse, hiç bir olurlar mı (ki âciz putları, herşeye kadir olan Allah ile bir tutuyorsunuz)? Hamd, Allah'a mahsustur. Fakat onların çoğu bilmezler.

Allah size hiçbir şeyi kendisi için planlamaya gücü yetmeyen sahipli bir köle insanla, kendisine güzel bir rızık verdiğimiz ve bu rızıklardan gizli ve açık ihtiyaç sahiplerine veren iki insanı misal veriyor. Şimdi bu ikisi gibi olanlar eşit midir? Hamd (övgü) bütünüyle Allah’a aittir. Ama onların çoğu bunu bilmiyor.

Allah size şunu örnek veriyor. Hiç bir işe eli erip gücü yetmiyen, başkasının da malı olan bir köle ile bizim güzel bir azıkla azıklandırdığımız, bu azığın bir kısmıyla gizlice olsun, açıkça olsun başkalarını doyuran bir kimse bir olur mu? Allah’a övgü olsun ki bir olmaz. Ancak, pek çoğu bunu bilmezler.

Allah misal getirmiştir: hiçbir şeye kaadir olmayan memlûk bir kul ile tarafımızdan güzel bir rızka, geniş bir servete nail olarak gizli ve aşikâr surette harceden bir hür ile biri memlûk kul bir midir? [¹] Allah/a hamdolsun. Hayır, onların pek çoğu Allah/ın hamde lâyık olduğunu bilmezler.

[1] Bir köle ile hür, bir olmadığı halde nasıl olur da cemat makulesi olan putlar, Allah ile bir olur?

Allah hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının boyunduruğunda olan bir köle [abden memlûken] ile tarafımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olurlar mı? Her türlü övgü Allah’a aittir fakat onların çoğu bilmezler.

Allah, hiç bir şeye gücü yetmeyen ve başkasının mülkünde olan köle ile katımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak harcayan (hür) bir kimseyi örnek olarak gösterir; bunlar hiç eşit olur mu? Bütün övgüler Allah'a özgüdür; fakat onların çoğu bilmezler.

Allah, şu iki adamı size örnek olarak anlatıyor: Bunlardan birisi, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köledir; diğeri ise, kendisine katımızdan güzel nîmetler bahşettiğimiz hür ve zengin bir insandır ki, bu nîmetlerden gizli. açık Allah yolunda infak edip, harcıyor. Şimdi düşünün, hiçbir şey yaratamayan birtakım âciz varlıkları ilâh edinerek onların kulu, kölesi olan inkârcılarla, göklerin ve yerin mutlak Efendisi olan Allah’a kulluk ederek gerçek onur ve özgürlüğü elde eden müminler hiç aynı olabilirler mi? Elbette hayır!.. O hâlde, sahte ilâhların, bâtıl inanç ve hurâfelerin, boyunduruğunda yaşamak ya da bunlardan kurtularak, her şeye kadir olan Allah’a kul köle olmak ve böylece, özgürlük ve onuru yeniden kazanmak! Kur’an’ın gösterdiği apaydınlık yolda yürüyerek, mutluluğun egemen olduğu bir dünya kurmak! Allah’ın ve elçilerinin çağrısına uyarak, sonsuz cennet nîmetleri içinde ebedî bir hayat yaşamak! İşte iki tip insan... Ama unutmayın ki, göklerin ve yerin hazineleri Allah’ın katındadır ve madem ki bütün nîmetler O’nundur, o hâlde bütün teşekkür ve övgüler de yalnızca Allah’ayöneltilmeli, sadece O’na kulluk ve ibâdet edilmelidir! Ne var ki, onların çoğu bunu bilmezler.

Allah bir şeye güç yetiremeyen köle bir kulu misâl verdi.
Tarafımızdan güzel bir rızık ile rızıklandırdığımız, böylece gizli ve açık olarak bundan infâk eden / harcayan kimseyi de (misâl verdi).
Bunlar eşit olur mu?
Allah’a Hamd olsun!
Aksine, onların çoğu bilmez.

Allah, bir iş yapma yetkisi olmayan eli kolu bağlı bir tutsak köleyi örnek vererek der ki: Şimdi böyle bir tutsak, malını gizli veya açık istediği gibi tasadduk edebilen itibarlı bir zengin ile bir tutulur mu ? Yani asıl teşekkürü hak eden Allah'tır. Ama çoğu insan bunun bilincinde değil.

Rabbiniz hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının malı olmuş bir köle ile katımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli açık olarak harcayan hür bir kimseyi misal verir. Bunlar eşit olur mu? Doğrusu övgülerin hepsi Allah’a mahsustur. Fakat onların çoğu bunu bilmezler.

Allah hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasına ait bir köle ile katımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak harcayan (hür) bir kimseyi örnek vermektedir. Bunlar hiç eşit olurlar mı! [Hamd] (övgü) Allah içindir. Fakat onların çoğu (bunu) bilmezler. [*]

Yüce Allah bu ayette özgürlüğün insan için ne kadar önemli olduğuna dikkat çekmektedir.

Allah (bir de size); hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının kölesi olan kimse ile Bizim kendisine verdiğimiz güzel rızıklardan, gizli ve açık infak eden kimsenin eşit olmadıklarını,¹ örnek verdi.² Hamd Allah’adır fakat onların çoğu bunu bilmiyorlar.

1 (هَلْ يَسْتَوُونَ) Sorusu inkari olduğu için, (يَسْتَوُونَ) fiili olumsuz olarak tercüme edilmiştir. Burada (يَسْتَوُونَ) fiilinin ikil değil de çoğ... Devamı..

Allah [işte size iki insan] örneği veriyor: [biri] hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasına bağımlı bir köle; [diğeri de] kendisine katımızdan [bir armağan olarak] güzel bir rızık bahşettiğimiz [özgür] bir insan ki, o rızıktan gizli-açık [gönlünce, doğru yolda] harcamalar yapıyor. İmdi, (düşünün), bu iki insan hiç bir tutulabilir mi? ⁸⁵ Bütün övgüler Allah’a yakışır: ama onların çoğu bunu bilmezler.

85 Buna verilecek cevabın “hayır” olduğu açıktır. Bu kıyaslamanın taşıdığı anlam da açıktır: misaldeki bu iki tür insan bir tutulamazsa, peki öyleyse,... Devamı..

Bakın Allah, size şöyle bir misal veriyor: Başkasının boyunduruğu altında olan ve hiçbir şeye gücü yetmeyen biri ile kendisine bolca rızık verdiğimiz ve ondan gizli veya açık dilediği gibi harcayan biri eşit olur mu? Övgülerin tümü her nimeti veren Allah’a aittir fakat insanların çoğu bunu bilmiyorlar. 6/99, 9/60, 13/3...5, 30/39, 34/39

(İşte, örnek olarak) Allah size şu misali verir: Başkasının boyunduruğu altındaki köle sınıfına[²¹⁶⁵] mensup birini (düşünün; bir de) kendisine tarafımızdan güzel bir rızık verdiğimiz ve ondan açık ve gizli hayırda bulunan (hür) birini… Şimdi bunlar bir tutulabilir mi?[²¹⁶⁶] Övgülerin en mükemmeline yalnız (iradeyi yaratan) Allah lâyıktır: fakat onların çoğu (bunun dahi) farkında değiller![²¹⁶⁷]

[2165] İkil form kullanılmayıp da çoğul form olan hel yestevûne şeklinde kullanılması, sadece iki bireyin değil, bunların mensup olduğu iki sınıfın kı... Devamı..

Allah, (sizi bu konuda uyarmak ve birliğine bir delil olmak üzere) şöyle bir örnek verir: Başkasının malı olan ve hiçbir şeye gücü yetmeyen (aciz bir durumda olan) bir köle ile katımızdan güzel bir rızka nâil olup, ondan gizli veya açık istediği gibi harcayan hür bir kimse hiç birbirine eşit olur mu? (Elbette olmaz. O halde köle durumunda olan o yaratık putlar, nasıl olur da herşeye kâdir olan ve dilediği herşeyi yapabilen Allah Teala'ya denk tutulabilir) Hamd, Allah'a mahsustur; fakat insanların çoğu bunu bilmezler. (de Rablerinden gayrı nesnelerden ve kimselerden yardım umarlar)

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile, kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan kimseyi misal verir. Bunlar hiç eşit olur mu? Övülmek Allah’a mahsustur, fakat onların çoğu bilmezler.

Allah Teâlâ bir mesel irad etti: «Bir memduh kul ki, hiçbir şey üzerinde kâdir değil ve bir kimse ki, onu tarafımızdan güzel bir rızk ile merzûk etmişizdir de o ondan gizli ve aleni olarak infak etmektedir. Ya hiç bunlar müsavî olurlar mı?» Hamd Allah'a mahsustur fakat onların çokları bilmezler.

Allah size bir temsil getiriyor: Bir tarafta bir şahsın kölesi olup hiçbir güç ve yetkisi olmayan âciz bir adam, öbür tarafta kendisine tarafımızdan bol bol rızık ve imkân nasib ettiğimiz bir zat ki o maldan gizli - açık dilediği gibi harcayıp kullanıyor. Hiç bu ikisi eşit tutulabilir mi? Bütün hamdler, övgüye vesile olan her şey, Allah'a aittir. Ne var ki onların çoğu bunu bilmezler.

Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile; kendisine güzel rızık verdiğimiz, o rızıktan gizli ve açık harcayan kimseyi misal olarak anlattı. Hiç bunlar bir olurlar mı? Hamd Allah'a mahsustur, fakat çokları bilmezler.

Allah'tan başkasına tapan kimse, başkasının malı olan, hürriyetten yoksun, âciz köle durumundadır. Çünkü o, irâdesini bir yaratığın eline vermiş, köle... Devamı..

Allâh bir mesel darb ider: Hiç bir şeye kâdir olmayan 'abd-i memlûk ile kendisine tarafımızdan eyi bir rızık virilmiş ve bundan gizli ve âşikâr infâk itmekde bulunmuş olan kimse müsâvî olur mı? Hamdin cümlesi Allâh Te'âlâ'ya mahsûsdur, belki ekserîsi bunı bilmezler.

Allah size bir benzetme yapıyor; hâkimiyet altında olup hiçbir şeye gücü yetmeyen bir esir, bir de kendine güzel rızık verdiğimiz ve onu gizli-açık hayra harcayan kişi. Hiç bunlar bir olur mu[*]? Allah ne yaparsa güzel yapar ama onların çoğu bunu bilmezler.

[*] Bunlar bir olmazsa Allah ile uydurduğunuz ilahlar nasıl bir olur.

Allah, size, başkasının mülkiyetinde olan ve hiç bir şeye gücü yetmeyen bir köle ile tarafımızdan güzel bir rızıkla rızıklandırdığımız ve kendisi de ondan gizli ve açıktan infak eden kimseyi örnek gösteriyor. Hiç bunlar eşit olur mu? Hamd Allah'a mahsustur. Fakat, onların çoğu bilmiyor.

Allah, başkalarının sahipliği altında bulunan ve elinden hiçbir şey gelmeyen bir köle ile, tarafımızdan güzel bir rızıkla nasiplendirdiğimiz ve bu rızıktan gizli ve açık bağışta bulunan kimseyi misal olarak verdi. Bunlar bir olur mu hiç? Hamd Allah'a mahsustur. Lâkin onların çoğu bunu bilmez.

Allah şöyle bir örnekleme yaptı: Hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının eşyası durumunda bir kul/köle ile bizden bir güzel rızıkla rızıklandırdığımız ve ondan gizli-açık dağıtan bir kişi. Bunlar aynı olur mu?! Bütün övgüler Allah'adır ama onların çokları bilmiyorlar.

urdı ya'nį beyan ķıldı Tañrı bir meŝel ya'nį beñdeş ķul kim milk olınmışdur güci yitmez nesene üzere daħı ol kim rūzį virdük aña bizden rūzį görklü pes ol ħarc eyler andan gizleyü daħı eşkere berāber olurlar mı? ögmek Tañrı’nuñdur belki eyreġi anlaruñ bilmezler.

Vurdı Tañrı Ta‘ālā, meẟel eyitdi: Bir ḳul ki mülk içinde ola, güciyitişmeye bir nesneye. Ol kimse bile ki rızḳ virdük bizden özine yaḫşı rızḳ,ol ḫarc ider andan gizlü ve āşikāre. İkisi berāber olur mı? Olmazlar. ŞükrTañrıya, bel ki anlar çoġı bilmezler.

Allah belə bir məsəl çəkdi: “Heç bir şeyə gücü çatmayan və başqasının malı olan bir qul özünə verdiyimiz gözəl ruzidən (Allah yolunda) gizli və aşkar sərf edən birisi ilə (azad bir insanla) eyni ola bilərmi?! Həmd (hər cür tə’rif və şükür) yalnız Allaha məxsusdur, lakin (müşriklərin) əksəriyyəti (bunu) bilməz!

Allah coineth a similitude: (on the one hand) a (mere) chattel slave, who hath control of nothing, and (on the other hand) one on whom We have bestowed a fair provision from Us, and he spendeth thereof secretly and openly. Are they equal? Praise be to Allah! But most of them know not.

Allah sets forth the Parable (of two men: one) a slave under the dominion of another;(2107) He has no power of any sort; and (the other) a man on whom We have bestowed goodly favours from Ourselves, and he spends thereof (freely), privately and publicly: are the two equal? (By no means;) praise be to Allah. But most of them understand not.

2107 The first parable is of two men, one of whom is a slave completely under the dominion of another, with no powers of any sort, and another a free ... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.