18 Nisan 2024 - 9 Şevval 1445 Perşembe

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Müzzemmil Suresi 12. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

İnne ledeynâ enkâlen ve cahîmâ(n)

Şüphe yok ki katımızda bağlar var ve koca cehennem var.

Çünkü Bizim yanımızda (zalimleri bağlayıp zincire vuracak) bukağılar ve cayır cayır yanan (cehennem) ateşi bulunmaktadır.

Çünkü katımızda ağır prangalar ve yakıcı koca cehennem var.

Bizim nezdimizde, ağır bukağılar, kaynayan, köpüren bir Cehennem var.

Çünkü bizim katımızda bukağılar ve çılgınca yanan bir ateş var.

Çünkü Bizim yanımızda bukağılar ve cayır cayır yanan bir ateş vardır:

Zira (ahirette kâfirler için) bizim yanımızda bukağılar ve (içine) girecekleri bir ateş var.

Çünkü yanımızda ağır kelepçeler ve Cehennem ateşi vardır.

12,13,14. Şüphesiz, yerin ve dağların şiddetle sarsılacağı, dağların saçılmış kum yığını haline geleceği gün, katımızda prangalar ve cehennem vardır. Boğazı tıkayan yiyecek ve acıklı azap vardır.

12,13. Onlar için katımızda, hem bukağılar, hem de ateş var; boğazlarında duran yiyeceklerle, ağrıtıcı azap da var!

Hiç şüphesiz, bizim yanımızda ağır prangalar, boyunduruklar, yakıcı bir alev vardır,

12,13. Bizim ânlar içün ağır zincirlerimiz ve bağırsaklarını yakacak et’ımemiz ve kızgın âteşimiz ve ’azâb-ı elîmimiz vardır.

12,13. Şüphesiz katımızda onlar için ağır boyunduruklar, cehennem, boğazı tıkayan bir yiyecek ve can yakan azap vardır.

12,13. Çünkü bizim yanımızda (kâfirler için) bukağılar vardır, cehennem vardır, boğazdan zor geçen yiyecekler vardır ve elem dolu bir azap vardır.

12-13. Kuşkusuz katımızda (onlar için) prangalar, yakıcı bir ateş, boğazdan geçmez bir yiyecek, elem verici bir azap vardır.

12, 13. Hiç şüphesiz bizim nezdimizde (onlar için hazırlanmış) boyunduruklar, yakıcı bir ateş, boğazdan geçmez bir yiyecek ve elem verici bir azap vardır.

Yanımızda zincirler ve cehennem vardır.

Zira bizim yanımızda bukağılar var, bir cehennem var.

Çünkü bizim yanımızda bukağılar var, ve bir cehîm var

12-13. Bizim nezdimizde (kâfirler için hazırlanmış) prangalar, şiddetli bir ateş, yiyenin boğazını yırtan yiyecekler ve elem dolu bir azap vardır.

Bizim yanımızda prangalar ve Cehennem var.

Çünkü bizim yanımızda (ağır) bukağılar var, yakıcı bir ateş var,

Çünki bizim yanımızda ağır kelepçeler ve yakıcı bir ateş vardır!

Şüphe yok ki, sağlam bağlar ve içindekileri sarmalayan ateş bizim yanımızda.

Çünkü Bizim yanımızda kangallarla alevli bir ateş vardır,

Onlar için yanımızda bukağılar ve alevli ateş,

Muhakkak ki katımızda onlar için bukağılar/demir halkalar [enkâlen] ve cehennem [cahîm] vardır.

Çünkü bizim yanımızda bukağılar ve cayır cayır yanan bir ateş vardır.

Bu süre zarfında, diledikleri yolu seçmekte özgürdürler fakat şunu iyi bilsinler ki, katımızda zâlimler için ağır bukağılar, zincirler ve alevli bir ateş vardır!

Bizim katımızdadır, ağır boyunduruklar ve yakıcı alevli ateşler;

Çünkü tutup cezalandırma işi bizim elimizde.

Çünkü hesap görecek otoritemiz, onları cezalandıracak gücümüz var. Onlara yaptıklarına karşılık şiddetli bir ateş hazırlamışızdır. Şımarıp inkâr ettikleri için emrimize karşı çıkanları cehennem görevlilerine teslim ederiz. Cehennem görevlileri onları teslim alır. Emrimiz üzerine suçluları cehennem ateşine atarlar!

12,13. Şüphesiz ki bizim katımızda, (onlar için hazırlanmış) prangalar, [*] yakıcı ateş, boğazdan geçmeyen yiyecek [*] ve elem verici azap vardır.

Benzer mesajlar: Ra‘d 13:5; Hacc 22:21; Sebe’ 34:33; Mü’min 40:71; Hâkka 69:32; İnsân 76:4.,Benzer mesajlar: İbrâhîm 14:16-17; Ğâşiye 88:6.... Devamı..

Çünkü Bizim yanımızda (onlara hazırlanmış) boyunduruklar ve cehennem ateşi vardır.

çünkü, Katımızda ağır prangalar ve yakıcı bir alev [onları beklemektedir],

Hiç şüphen olmasın ki bizim katımızda onlar için boğazlara takılacak demir halkalar ve alevli bir ateş var. 40/71, 76/4

(Onların hakkından geliriz), çünkü yanımızda prangalar ve gözleri fal taşı gibi açan bir ateş var;[⁵³⁸⁶]

[5386] Muhtemelen cahîm sözcüğünün ilk geçtiği yer burası. Semantik dönüşümler sonucu “şiddetli ateş” anlamını kazanan kelimenin etimolojik kökeni ‘gö... Devamı..

12,13. Şüphe yok ki katımızda (o alaycı kâfirler için) ağır bukağılar, alevli bir ateş. (Zakkum gibi) boğazda tıkanıp kalan bir yiyecek ve şiddetli bir azap vardır.

Doğrusu, bizim yanımızda ağır prangalar ve cehennem var.

Şüphe yok ki Bizim yanımızda ağır bukağılar ve bir alevli ateş vardır.

12, 13. Muhakkak ki Bizim nezdimizde bukağılar, alevli ateşler, dikenli, boğazı tırmalayan yiyecekler ve gâyet acı azap var.

Doğrusu, bizim yanımızda bukağılar ve cehennem var.

Bizim 'indimizde ağır zincirler ve yakıcı cehennem

Bizim yanımızda demir halkalar, alevli ateş,

Bizim yanımızda ağır boyunduruklar ve cehennem var.

Bizim katımızda nice bukağılar, alevler,

Bizim yanımızda bukağılar var, cehennem var!

12-14. bayıķ bizüm ķatumuzdadur bendler daħı ulu od daħı yiyesi boġaza durmaķlu daħı 'aźāb aġrıdıcı.

Taḥḳīḳ bizüm ḳatumuzda ‘aẕāblar ve cehennem var.

Dərgahımızda (onlardan ötrü ağır) qandallar və (alovlu) Cəhənnəm;

Lo! with Us are heavy fetters and a raging fire,

With Us are Fetters(5762) (to bind them), and a Fire(5763) (to burn them),

5762 Cf. 13:5; 34:33; 40:71 and 69:30-32. [Eds.]. 5763 Cf. 44:47 and 56:94. [Eds.].


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.