Kul innemâ e’izukum bivâhide(tin)(s) en tekûmû li(A)llâhi meśnâ vefurâdâ śümme tetefekkerû(c) mâ bisâhibikum min cinne(tin)(c) in huve illâ neżîrun lekum beyne yedey ‘ażâbin şedîd(in)
De ki: Ben size tek bir öğüt vermedeyim ancak: İkişerikişer, tekerteker kalkın da sonra bir düşünün ki sizinle konuşanda deliliğe ait bir emare bile yok; o, ancak ve ancak, şiddetli bir azaptan önce sizi korkutan biri.
De ki: "Size bir tek öğüt verip (teklifte bulunuyorum). Şöyle ki: Allah için ikişer ikişer ve teker teker kıyam etmeniz (kalkıp evinize gitmeniz, kendi durumunuzu değerlendirmeniz), sonra da (akıl ve vicdanla) düşünmeniz (lazımdır.O zaman hak vereceksiniz ki) Sizin Sahibiniz (ve yakinen tanıdık kimseniz olan Peygamber)de hiçbir delilik (alâmeti) bulunmamaktadır. O sizi sadece, şiddetli bir azabın öncesinde uyarandır."
De ki: “Ben size birtek öğüt veriyorum: Allah için teker teker, ikişer ikişer kalkın da sonra bir düşünün ki, sizinle konuşan peygamberde hiçbir delilik yok. O ancak, sizi şiddetli bir azabın öncesinde korkutan bir elçidir.”
Rasulüm onlara:
“İlimde, teknikte, ahlakî güzellikte çağınızın örneği, önderi olarak Allah için, ikişer ikişer, birer birer, harekete geçip İslâmî sorumlulukları sırtlanarak yerine getirmenizi; insanlara İslam esaslarını öğretmenizi; İslâmî eğitimi kurumsallaştırmanızı, İslamda sebatınızı; ailenizin ve halkınızın meselelerine itina göstermenizi; ihtiyaçlarını karşılamanızı, sorumluluklarının gereğini yapmalarını istemenizi; İslam ilkelerinin uygulanıp uygulanmadığını denetlemenizi; bunları yaparken mutlaka aklınızı ve düşünme kabiliyetinizi kullanmanızı, size öğütlüyorum, sorumluluklarınızı, sorumsuz davranmanızın doğuracağı sonuçlarıhatırlatarak sizleri uyarıyorum.” de.
Hemşehriniz, arkadaşınız peygamberde cinlere mahkûm olmuşluk, delilik eseri yoktur. O, kesinlikle, şiddetli bir azap gelip çatmadan evvel sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatarak sizi uyaran bir peygamberdir.
De ki: "Size bir şeyi öğütlüyorum: Allah için ikişer ikişer ve teker teker durup sonra düşünmenizi. (Göreceksiniz ki) arkadaşınızda hiçbir delilik eseri yoktur. O ancak şiddetli bir azabın öncesinde sizin için bir uyarıcıdır."
De ki: 'Size bir tek öğüt veriyorum: “Allah için ikişer ikişer ve teker teker kıyam etmeniz, sonra düşünmeniz. Sizin sahibiniz (veya arkadaşınız olan Peygamber)de hiç bir delilik yoktur. O, yalnızca sizi, şiddetli bir azabın öncesinde uyarandır.'
(Ey Rasûlüm, Mekke kâfirlerine) de ki: “- Size sadece bir tek nasihat edeceğim: Allah için, (tarafgirlik için değil, gerçeği anlamak için) ikişer ikişer ve teker teker (peygamberin meclisinden) kalkarsınız, sonra da iyi düşünürsünüz; arkadaşınızda cinnetten eser yoktur. O, yalnız şiddetli bir azabın önünde sizi korkutan bir peygamberdir.”
De ki: “Ben ancak tek bir şeyi size öğüt veriyorum: ‘Allah için ikişer ikişer, birer birer (yanımdan) kalkasınız, sonra düşünesiniz ki: Arkadaşınızda hiçbir delilik yoktur. O ancak, şiddetli bir azabın önünde sizi uyaran bir Peygamberdir.’
De ki: “Size sadece bir öğüt veriyorum: Allah için ikişer ikişer ve teker teker kalkınız. Sonra arkadaşınızda kesinlikle hiçbir deliliğin olmadığını iyice düşününüz. O sadece, sizi önünüzdeki şiddetli azaba karşı uyaran birisidir.”
Diyesin ki: «Size yalnız öğüt veririm; Allah için, birer ikişer kalkın, gidin, sonra düşünün; deli değil sizin arkadaşınız, o ancak katı bir azaptan önce sizi kocundurandır»
(Ey Muhammed!) Onlara de ki: “(Ey müşrikler!) Size bir tek öğüdüm var: Allah için ikişer ikişer, teker teker kalkın, sonra da iyice düşünün!” Arkadaşınızda cinnetten eser yok! O, şiddetli bir azap öncesinde sizi uyaran bir kişiden başkası değil.
46,47. Ânlara di ki: "Ben size bir şey teklîf idiyorum, Allâh’ın da’vetine ikişer ikişer veyâ birer birer geliniz ve göriniz ki sizin musâhibiniz Muhammed mecnûn mıdır yoksa size ’azâb-ı şedîdi haber virmeğe me’mûr bir peygamber midir? Ben sizden ücret istemiyorum ücretinizi kendiniz içün saklayınız benim ücretim Allâh’dandır Allâh her şeye şâhiddir."
De ki: "Size tek bir öğüdüm vardır: Allah için ikişer ikişer ve tek tek kalkınız, sonra düşününüz, göreceksiniz ki arkadaşınızda bir delilik yoktur. O yalnız çetin bir azabın öncesinde sizi uyarmaktadır."
(Ey Muhammed!) De ki: “Ben size ancak bir tek şeyi, Allah için ikişer ikişer, teker teker kalkıp düşünmenizi öğütlüyorum. Arkadaşınız Muhammed’de cinnetten eser yoktur. O, şiddetli bir azaptan önce sizin için ancak bir uyarıcıdır.”
De ki: “Size tek bir öğüt vereceğim: Allah için, başkalarıyla birlikte veya tek başınıza şöyle bir durup düşünün! (Görüyorsunuz ki) arkadaşınızda cinnetten eser yok; o ancak şiddetli bir azap öncesinde sizi uyaran bir kimse.”
(Resûlüm! Onlara) de ki: Size bir tek öğüt vereceğim: İkişerli olarak, teker teker Allah'a yönelin ve düşünün! Arkadaşınızda (peygamberde) hiçbir delilik yoktur! O ancak şiddetli bir azap gelip çatmadan evvel sizi uyaran bir peygamberdir.
De ki, "Size bir tek öğüdüm var: ALLAH için ikişer ikişer, yahut teker teker kalkın, sonra düşünün. Sizin arkadaşınızda bir delilik yoktur. O sadece, çetin bir cezadan önce sizi uyaran birisidir."
De ki: "Size sadece bir tek nasihat edeceğim. Şöyle ki: Allah için ikişer, üçer ve teker teker kalkarsınız, sonra da iyi düşünürsünüz." Arkadaşınızda (peygamberde) delilikten eser yoktur. O, yalnız şiddetli bir azabın önünde, sizi sakındıracak bir peygaberdir.
De ki: size sâde bir tek nasıhat edeceğim şöyle ki: Allah için ikişer üçer ve teker teker kalkarsınız, sonra da iyi düşünürsünüz, arkadaşınızda cinnetten eser yoktur, o yalnız şiddetli bir azâbın önünde sizi sakındıracak bir Peygamberdir
(Resûlüm! Müşriklere:) “Size sadece tek bir şeyi tavsiye edeceğim, (size yapmış olduğum tebliğler hususunda, topluca değil de) *ikişerli olarak ve (ya) teker teker, Allah için/gerçekten hakkı anlamak için bir düşünün” de. (Ey Mekke halkının inkârcıları! Doğduğu günden beri çok iyi tanıdığınız, El Emin olarak vasıflandırdığınız ve sizinle aynı yerde/Mekke’de yaşayan) arkadaşınızda hiçbir delilik yoktur! O ancak şiddetli bir azap gelip çatmadan evvel, sizi uyaran bir peygamberdir.
De ki: “Size yalnızca bir tek şey öğütlüyorum. Allah için ikişer ikişer ve teker teker bir araya gelin¹. Sonra iyice düşünün.” Sizin arkadaşınızda bir delilik yoktur. O, şiddetli bir azabın öncesinde bir uyarıcıdır.
(Habîbim) de ki: «Ben size sırf Allah için ikişer, ikişer, teker teker (karşımda) durmanız, sonra arkadaşınızda hiçbir mecnunluk olmadığını iyi düşün (üb bil) menizi va'z ederim. O, çetin bir azâb (gelib çatmaz) dan evvel (bunu) size haber veren (bir peygamber) den başkası değildir».
(Ey Resûlüm!) De ki: “Size sâdece tek bir nasîhat edeceğim; şöyle ki: Allah için ikişer ikişer ve teker teker kalkarsınız, sonra da düşünürsünüz! (Ve anlarsınız ki)arkadaşınızda hiçbir delilik yoktur; o ancak, (pek) şiddetli bir azâbın öncesinde, sizin için bir korkutucudur.”
Onlara deki “Ben sizin, Allah için birer ikişer (namaz için) kalkmanızı, sonra gelecekte başınıza gelecek şiddetli bir azabın öncesinde, arkadaşınızda bir delilik olmadığını ve yalnızca sizin için bir uyarıcı olduğunu hatırlamanız için öğüt veriyorum”
De ki: "Benim size bir tek öğütüm var: Allah için birer ikişer karşıma dikilin. Sonra iyice düşünün ki sizin bu yoldaşınızda delilik yoktur. O, yalnız önünüzdeki ağır azaptan önce size gelen bir uyarıcıdır, okadar."
De ki ben size yalnız bir öğüt veriyorum: Allah için birer, ikişer buradan kalkıp gidin [⁵], sonra düşünün, taşının ki hakikati bileceksiniz. Sizinkinde, peygamberde divanelik yoktur [⁶]. O, önünüzdeki kıyametin şiddetli azabından evvel, Allah azabıyle korkutur bir peygamberden başka bir şey değildir.
(Ey Peygamber!) De ki: “Size ancak tek bir öğüdüm var: İster başkalarıyla birlikte olun ister yalnız, Allah’ın huzurunda (bulunduğunuzun bilincinde) olunuz¹⁹ sonra da iyice düşününüz. Arkadaşınızda cinnetten tek bir eser de yoktur. O ancak şiddetli bir azap gelmeden önce sizi uyaran bir kişidir.”
De ki: “Size tek bir öğüdüm vardır: Allah için ikişer ikişer ve teker teker kalkınız, sonra düşününüz. Arkadaşınızda (peygamberde) bir delilik yoktur (gerçeğini görünüz). O sadece çetin bir azabın eşiğinde sizi uyarıcıdır.”
Ey Muhammed! İnkârcılara seslenerek de ki: “Bakın, size bir tek öğüdüm var: İster toplu hâlde birkaç arkadaş kafa kafaya vererek, istertek başınıza, sessiz ve sâkin bir ortamda Allah’ın huzurunda durun ve samîmî olarak bir düşünün. Kişisel arzu ve çıkarlardan soyutlanmış, önyargılardan arınmış bir hâlde inancınızı yeniden gözden geçirdiğinizde, kendinizi şu apaçık gerçeğin huzurunda bulacaksınız:
Çocukluğundan beri tertemiz ahlâkını yakından tanıdığınız bu arkadaşınız, asla bir deli değildir! O ancak, zâlimleri bekleyen şiddetli bir azâba karşı sizi uyaran bir elçidir!
De ki:
-“Doğrusu size bir tek öğüt veriyorum.
Allah için birer birer ve ikişer ikişer kalkın, sonra düşünün!
Sizin arkadaşınızda hiçbir cinnet / delilik yoktur.
O ancak şiddetli bir azaptan önce sizin için bir uyarıcıdır”.
Resulüm de ki: " size bir çift lafım var: Allah aşkına! birer ikişer ayağa kalkın ve şu arkadaşınızın deli olmadığını bir güzel düşünün. " O sizi, başınız belâya girmeden uyarıyor o kadar.
Onlara de ki: “Size tek bir öğüt vereceğim! İkişerli olarak teker teker Allah’a yönelin! İyice düşünün! Arkadaşınızda hiçbir delilik yoktur! Ben sadece size şiddetli bir azap gelmeden uyaran bir elçiyim!”
(Onlara) de ki: “Size tek bir öğüt vereceğim: (İster) ikişer ikişer (toplu halde, isterse) yalnız başınızayken Allah’ın huzurunda (olduğunuzun bilincinde) olun!” Sonra (şunu) düşünün: Arkadaşınızda (Muhammed’de) hiçbir cinlenmişlik yoktur! O ancak şiddetli bir azabın öncesinde sizin için bir uyarıcıdır.
(Ey Muhammed! Kâfirlere): “Size sadece Allah’ın huzurunda durup, birlikte ve teker teker, arkadaşınızın deli olmadığını ve sizi şiddetli bir azabın öncesinde uyardığını düşünmenizi tavsiye ediyorum.” de.
De ki: “Size bir tek öğüdüm var: ister başkalarıyla birlikte iken ister yalnız, ⁵⁶ Allah’ın huzurunda [bulunduğunuzun bilincinde] olun ve sonra kendi kendinize, [bu elçi olarak görevlendirilen] arkadaşınızda ⁵⁷ bir delilik olmadığını düşünün: O, yaşayacağınız şiddetli azaba karşı sizi uyarmaktan başka bir şey yapmıyor.”
De ki: – Sizden tek bir isteğim var. İster bir araya gelip istişare edin, ister teker teker görüş bildirin, Allah için iyice bir düşünüp değerlendirin. Anlayacaksınız ki arkadaşınızda delilikten bir eser yoktur. O, sadece şiddetli bir azabın öncesinde sizi uyaran bir elçidir. 54/9- 10, 68/2...15
De ki: “Size tek bir öğüdüm var: ister başkalarıyla beraber ister tek başınayken, Allah’ın huzurunda bulunduğunuz gerçeğini asla (unutmayın)![³⁸⁶⁴] Sonra arkadaşınızda delilikten eser olmadığını düşünün: onun tek yaptığı, önünüzde bekleyen şiddetli mahrumiyete karşı sizi uyarmaktır[³⁸⁶⁵]
(Ey Muhammed) De ki: "Ben size ancak bir şey ile öğüt veririm, sırf Allah için (bitaraf bir görüşle hakikate ulaşmak için) ikişer ikişer veya teker teker karşımda durun; (meclisimde benim konuşmamı dinleyin ve elinizi vicdanınıza koyarak) iyice düşünün. O zaman arkadaşınızda (bende) hiç bir delilik olmadığını anlamış olursunuz. O ancak sizi -şiddetli bir azap gelip çatmadan evvel- uyaran bir peygamberdir.”
(Ey Muhammed!) De ki: "Ben size ancak bir tek şey ki Allah için ikişer ikişer, teker teker kalkıp düşünmenizi öğütlüyorum. Arkadaşınız Muhammed’de cinnetten eser yoktur. O, önünüzde bulunan şiddetli bir azaptan sizi uyaran bir uyarıcıdır. "
De ki: «Size ancak bir şey ile öğüt veririm. Şöyle ki: Allah için ikişer ikişer ve teker teker kalkarsınız, sonra da güzelce düşünürsünüz, sizin sahibinizde cinnetten bir eser yoktur, o sizin için şiddetli azabın önünde bir korkutucudan başka değildir.»
De ki: “Size bir tek nasihat edeceğim: İkişer ikişer veya teker teker Allah hakki için durup düşünmenizi, hem sonra bu arkadaşınızda delilikten eser olmadığını iyice anlamanızı istiyorum. O, ancak şiddetli bir azaptan önce sizi sakındırmak için gelen bir peygamberdir. ”
De ki: "Size bir şeyi öğütleyeyim: 'Allah için, ikişer ikişer ve teker teker durup düşününüz! Arkadaşınızda delilikten eser yoktur. O, çetin bir azabın arefesinde sizin için bir uyarıcıdır."
Onlara di ki: "Sizi bir nasîhatle irşâd ideyim. Garaz ve 'ivazsız, Allâh'a hâlis olarak ikişer ikişer ve tek tek kalkub bir tarafa çekiliniz ve sonra güzelce tefekkür idiniz ki sâhibiniz Muhammed'de cünûn eseri yokdur. Ancak o sizi, önünüzde bulunan şiddetli (başınıza gelecek olan) 'azâbdan korkudıcıdır. Bunı kendi kendinize tefekkür idiniz.
De ki: "Size bir tek öğüdüm var: Allah için kalkın ve ikişer kişi baş başa vererek ya da teker teker düşünün; göreceksiniz ki, arkadaşınızda cinlerin bir etkisi yoktur. O yalnız çetin bir azabın öncesinde sizi uyarmaktadır."
De ki:-Size tek bir öğüt veriyorum. Allah için birer, ikişer kalkın, sonra iyice düşünün. Sizin arkadaşınızda bir delilik yoktur. O, yalnızca şiddetli bir azapdan önce sizi uyaran birisidir.
De ki: Size tek bir öğüt veriyorum. Birer ikişer gelin, sonra düşünün. Arkadaşınızda delilikten eser yoktur. O ancak size şiddetli bir azaptan önce gelmiş bir uyarıcıdır.
De ki: "Size, bir tek şey öğütleyeceğim: Allah için ikişer ikişer, teker teker kalkın, sonra da iyice düşünün!" Arkadaşınızda cinnetten eser yok! O, şiddetli bir azap öncesinde sizi uyaran bir kişiden başkası değil.
eyit “bayıķ ögütlerin sizi bir nesene-y-ile kim ŧurasız Tañrı içün ikin ikin daħı birin birin andan endįşe eyleyesiz yoķdur işüñüzde delülik. degül ol illā ķorķıdıcı sizüñ ķatı 'aźāb ileyindegi.”
Eyit yā Muḥammed, ben sizi ögütlemezin, illā bir nesne‐y‐ile ki du‐rasız Allāh yolına ikin ikin ve birin birin. Andan fikr idesiz ki yol‐daşuñuzuñ ki Muḥammed resūlu’llāhdur, delülügi yoḳdur. Ol degüldür, illābir ḳorḳudıcı peyġamber size, size ḳatı ‘aẕāb gelmezden burun.
(Ya Peyğəmbər! Bu müşriklərə) de: “Mən sizə ancaq bir öyüd verəcəyəm. Allah xatirinə (məni dinlədikdən sonra məclisimdən) iki-iki, bir-bir durun (durub gedin), sonra da bir dərindən düşünün, (görəcəksiniz ki) sizin yoldaşınızda (Muhəmməd əleyhissəlamda) heç bir divanəlik əsəri yoxdur. O yalnız qarşıdakı şiddətli əzabla (düçar olacağınız axirət əzabı ilə) sizi qorxudan (xəbərdar edən) bir peyğəmbərdir!”
Say (unto them, O Muhammad): I exhort you unto one thing only: that ye awake, for Allah's sake, by twos and singly, and then reflect: There is no madness in your comrade. He is naught else than a warner unto you in face of a terrific doom.
Say: "I do admonish you on one point: that ye do stand up before Allah,- (It may be) in pairs,(3857) or (it may be) singly,- and reflect (within yourselves): your Companion is not(3858) possessed: he is no less than a warner to you, in face of a terrible Penalty."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |