Vetilke ni’metun temunnuhâ ‘aleyye en ‘abbedte benî isrâ-îl(e)
Verdiğin nimeti başıma kakıyorsun ama bu da, İsrailoğullarını kendine kul edindiğinden meydana gelen bir şeydi.
"Bana karşı lütuf gibi göstermeye çalıştığın ve şimdi minnet edip başıma kaktığın (sarayında besleyip yetiştirmek gibi) şeyler ise; (aslında mensubu olduğum) İsrailoğullarını köleleştirmeye (ve uyumlu kulların haline getirmeye çalışmandan) dolayı (işlediklerindir.)"
Ve o başıma kaktığın iyiliğe gelince, bu İsrailoğullarını köleleştirmenin bir sonucu değil miydi?”
“Şu, nimet sayarak başıma kaktığın şeylere bak, İsrâiloğulları'nı köle olarak hizmetinde kullanmanın, oğullarını boğazlamanın, ilâhî bir tecelli ile boğazlanmaktan kurtarılmamın neresi senin tarafından bahşedilen nimet?”
Başıma kaktığın o nimet ise İsariloğullarını kendine köle edinmenden dolayıdır."
'Bana karşı lütuf-dediğin nimet de, İsrailoğullarını köle kılmandan dolayıdır.'
Zahiren başıma kaktığın o nimet de, gerçekte İsrail oğullarını kendine köle edinmiş olman içindi.”
“Başıma kaktığın bu nimet dahi, İsrailoğullarını köleleştirmeden kaynaklanıyordu.” dedi.
20,21,22. Mûsâ, “O işi, daha ne yaptığımı bilmez biriyken işledim. Bu yüzden sizden korkup kaçtım; sonra, Rabbim bana ilim ve hikmet verip beni peygamberlerden kıldı. Başıma kaktığın bu nimet, İsrâiloğulları'nı kendine köle yapmandan dolayıdır” dedi.
Onu nimet olarak başıma kakıyorsun, İsrail oğullarını sen köle edindin !»
Başıma kaktığın o iyilik, İsrailoğullarını kendine köle yapman yüzündendir.”
20,21,22. Mûsâ: "Evet bu fi’ili îkâ’ itdim, fakat o vakit dalâletde idim. Sizin içinizden korkudan kaçdım ândan sonra rabbim bana kuvvet virdi ve rasûli yapdı. Sen bana yapdığın iyilikleri söylüyorsın, halbuki İsrâîl’in evlâdını esîr itdin" cevâbını virdi.
20,21,22. Musa: "O işi kasden yaptımsa sapıklardan biri sayılırım. Bu yüzden sizden korkunca aranızdan kaçtım. Sonra, Rabbim bana hikmet verip, beni peygamber yaptı. Başıma kaktığın bu nimet, İsrailoğullarını kendine köle ettiğinden ötürüdür" dedi.
“Senin başıma kaktığın bu nimet (gerçekte) İsrailoğullarını köleleştirmen(in neticesi)dir.”[398]
O nimet diye başıma kaktığın şeye gelince o da İsrâiloğulları’nı kendine kul köle etmenden ibarettir.”
O nimet diye başıma kaktığın ise, (aslında) İsrailoğullarını kendine kul köle etmendir.
"Başıma kaktığın bu iyilik de, İsrail oğullarını köleleştirmen yüzündendir!"
"O başıma kaktığın nimet de (aslında) İsrail oğullarını kendine köle edinmiş olmandır. "
O başıma kakdığın bir ni'met de Beni İsraili kul, köle edinmiş olmandır.
O başıma kaktığın nimet (beni sarayında besleyip, yetiştirmek) de, (aslında) İsrâiloğullarını kendine köle etmenin neticesidir. (Sen, kavmimin mallarını aldın, kadınlarını hizmetçi, erkeklerini en ağır işlerde kullanmak üzere köle yaptın ve büyük bir zâlimlikle onların çocuklarını öldürdün. Sen bu zulümleri yapmasaydın, annem beni Nil nehrine bırakmaz ve senin sarayında yetişmek zorunda kalmazdım, dolayısıyla beni besleyip büyütmenden dolayı üzerimde hiçbir hakkın yok.)”
«Bana karşı imtinân etdiğin (başıma kakdığın) o ni'met, Isrâîl oğullarını kendine kul (köle) edindiğin içindi».
“(Sarayında yetişmekle) başıma kaktığın bu ni'met de, İsrâiloğullarını kendine köle edindiğin içindir.”
Bunca bana yaptığın iyilikler, senin İsrail oğullarına kölelik yaptırmanın karşılığında yapılmış iyiliklerdir” dedi.
O senin başıma kaktığın iyilik yok mu, o, senin İsrailoğullarını kendine kul edinmenden ileri gelmişti.»
Bunu, bana minneti iktiza eder bir nimet sayıyorsan o da İsrail oğullarını kendine köle yapmandan dolayıdır [³]».
“Senin başıma kaktığın bu nimet/iyilik ise, İsrailoğullarını kendine köle etmene karşılıktır.”¹⁰
“Bana karşı lütuf dediğin nimet de İsrail oğullarını köle kılmandan dolayıdır.”
“Şu başıma kaktığın nîmetlere gelince; bu,İsrâil Oğullarını köleleştirip yüzyıllarca sömürmen sonucunda elde ettiğin refah ve zenginlik sayesinde idi. İsrail Oğulları’nın erkek çocuklarını kesmeseydin, annem beni Nil nehrine bırakmak zorunda kalmayacaktı. Böylece senin sarayında değil, kendi evimde büyüyecektim. Senin sarayında büyümüş olmam senin iyiliğine değil, zulmüne delildir.”
“Başıma kaktığın o nimet, İsrail’in oğullarını kendine kul-köle yaptığın yüzündendir”.
Şimdi yüzüme vurduğun bu iyiliğin, herhalde İsrailoğullarını köle yaptığın içindir."
"Başıma kaktığın nimet atalarım İsrail oğullarını köle yapmanız yüzündendir. Eğer onları köle yapıp nesillerini yok etmeye kalkmasaydın, aramızda başıma kakılacak hiç bir şey olmazdı."
Başıma kaktığın o nimete gelince, (onun sebebi de) İsrailoğullarını kendine kul köle etmendi.”
“(Yani) o nîmet diye başıma kaktığın da İsrâil oğullarını köleleştirmen midir?”¹ (dedi.)
Başıma kaktığın bu iyiliğe gelince o, İsrailoğullarını kendine kul köle yapmanın bir neticesiydi. 23/47
Ve şu başıma kaktığın iyilik, İsrâiloğullarını köleleştirmenin bir sonucuydu, (öyle değil mi)?”[³¹⁸⁷]
"Başıma kaktığın o nimete gelince; (beni yetiştirip büyütmen) İsrailoğulları'nı köle olarak kullanmanın karşılığıdır" diyerek karşılık verdi.
Senin başıma kaktığın bu nimet (gerçekte) İsrailoğullarını köleleştirmen(in neticesidir.
«Ve o da bir nîmettir ki, benim üzerime minnet ediyorsun, İsrailoğullarından köle edinmiş olduğundan dolayıdır.»
“O başıma kaktığın iyilik ise, İsrailoğullarını köleleştirmenin bir sonucu değil miydi? ”
O başıma kaktığın ni'met de İsrail oğullarını köle yapman(yüzünden)dir. (Onları köle diye kullanıp erkek çocuklarını kesmeseydin, senin eline düşmezdim)
"Senin bana minnet iylediğin ni'met (çocuk iken beslenmek ve senelerce berâber kalmak) eğer Benî İsrâîl'i kul ve bende itmeye idin olmazdı. (Senin onlara zulmün sebebiyle oldığından bana karşı minnete değer bir şey değildir)" didi.
İyilik sayıp başıma kaktığın o durum, İsrailoğullarını köleleştirdiğin için oldu.”
Başıma kaktığın bu nimet, İsrailoğulları'nı kendine köle edinmenin bedelidir.
“Başıma kaktığın iyiliğin sebebi de İsrailoğullarını kendine köle yapmış olmandı.”
"O başıma kaktığın nimet, İsrailoğullarını köle yapmana karşılıktı."
“daħı şol bir ni'metdür kim minnet eylersin anı benüm üzerüme kim ķul eylendüñ benį isrāyil’i.”
Ol bir ni‘metdür ki benüm üstüme minnet idersin, eger Benī İsrā’īli bañaḳoşsañ, ḳulluḳlardan berk itseñ.
Boynuma minnət qoyduğun bu ne’mət də (məni sərbəst buraxıb) İsrail oğullarını (özünə) qul etdiyinə görədir. (İsrail övladını kölə etdiyin halda, məni öz yanına alıb böyütdüyünü başımamı qaxırsan?)”
And this is the past favour wherewith thou reproachest me: that thou hast enslaved the Children of Israel.
"And this is the favour (3151)with which thou dost reproach me,- that thou hast enslaved the Children of Israel!"
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |