Kâle erâġibun ente ‘an âlihetî yâ ibrâhîm(u)(s) le-in lem tentehi leercumennek(e)(s) vehcurnî meliyyâ(n)
(Babası) Demişti ki: "İbrahim, sen benim ilahlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer (bu tutumuna) bir son vermeyecek olursan andolsun, seni taşa tutarım; (haydi) uzun bir süre benden uzaklaş, (bir yerlere) git."
Atası, ey İbrahim dedi, benim mabutlarımdan yüz mü çevirmedesin? Bu işten vazgeçmezsen taşlarım seni, uzun bir zaman görünme, git, bırak beni.
Babası: “Ey İbrahim! Sen benim tanrılarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer bu tutumuna bir son vermezsen, seni mutlaka öldüresiye taşa tutarım. Haydi git, bir süre benden uzak dur.”
Babası:
“Ey İbrâhim, sen benim ilâhlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer onları kötülemekten vazgeçmezsen kesinlikle sana kötü söz söyler, seni taşlarım. Uzun bir müddet benden uzak dur.” dedi.
(Babası) dedi ki: "Sen benim ilâhlarımdan yüz mü çeviriyorsun, ey İbrahim? Eğer (bu tutumuna) son vermezsen andolsun seni taşlarım. Uzun bir süre benden ayrıl."
(Babası) Demişti ki: 'İbrahim, sen benim ilahlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer (bu tutumuna) bir son vermeyecek olursan, andolsun, seni taşa tutarım; uzun bir süre benden uzaklaş, (bir yerlere) git.'
İbrahim'e babası dedi ki: “- Ey İbrahîm! Sen benim ilâhlarımdan (taptığım putlardan) yüz mü çeviriyorsun? Yemin ederim ki, eğer (onlara sövmekten) vaz geçmezsen, seni muhakkak taşla koğar öldürürüm. Uzun bir müddet benden ayrıl, git.”
Babası: “Ey İbrahim! İlahlarımızdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer buna son vermezsen, seni taşlayacağım. Uzun bir süre benden ayrıl” dedi.
Babası, “Ey İbrâhim! Sen benim tanrılarımdan yüz mü çeviriyorsun?” dedi. “Eğer vazgeçmezsen andolsun seni taşlarım! Uzun bir zaman benden uzak dur!”
(Babası) dedi ki: “Ey İbrahim! Sen benim tanrılarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer bu tutumundan vazgeçmezsen seni taşa tutarak öldürürüm. Uzun bir süre yanımdan uzaklaş.”
Babası: "Ey İbrahim! Sen benim tanrılarımdan yüz çevirmek mi istiyorsun? Bundan vazgeçmezsen mutlaka seni taşlarım; uzun bir süre benden uzaklaş git." dedi.
Babası, “Ey İbrahim! Sen benim ilâhlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer vazgeçmezsen, mutlaka seni taşa tutarım. Uzun bir süre benden uzaklaş!” dedi.
(Babası:) Ey İbrahim! dedi, sen benim tanrılarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer vazgeçmezsen, andolsun seni taşlarım! Uzun bir zaman benden uzak dur!
(Babası:) "Sen benim tanrılarıma yüz mü çeviriyorsun İbrahim? Buna son vermezsen seni taşlarım. Benden uzaklaş!," dedi.*
Babası "Ey İbrahim! Sen benim ilâhlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Yemin ederim ki, eğer (onları kötülemekten) vazgeçmezsen, seni muhakkak taşlarım. (gerçektenveya söz ilesana taş atarım). Haydi uzun bir müddet benden uzak ol" dedi.
Sen dedi: benim mabudlarımdan geçmekmi istiyorsun ya İbrahim? yemin ederim ki eğer vazgeçmezsen seni muhakkak recm ederim, hem beni uzun müddet bırak git
(Babası) dedi ki: «Ey İbrâhîm, sen benim Tanrılarımdan yüz mü çeviricisin? Andolsun ki vaz geçmezsen seni muhakkak taşlarım. Uzun bir müddet benden ayrıl, git».
(Babası:) “Ey İbrâhîm! Sen benim ilâhlarımdan yüz çevirici misin? Yemîn olsun ki eğer bundan vazgeçmezsen, seni muhakkak taşla(yarak öldürü)rüm; haydi, uzun bir süre benden ayrıl, git!” dedi.
Babası “Ey İbrahim sen benim ilahlarımdan hoşlanmıyor musun? Eğer ilahlarımıza karşı bu tutumundan vazgeçmezsen, hiç şüphe yok ki seni taşa tutacağım. Şimdi acele olarak benden uzaklaş” dedi.
(Üvey babası) Demişti ki: “İbrahim, sen benim ilahlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer (bu tutumuna) bir son vermeyecek olursan, şüphesiz seni taşa tutarım; uzun bir süre de benden uzaklaş, (da uzak bir yerlere) git.”
Bu uyarılar karşısında babası, “Ey İbrahim!” diye çıkıştı, “Sen benim ilâhlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer bu saçmalıklara bir son vermeyecek olursan, yemin ederim ki, taşa tutar öldürürüm seni! Şimdi yıkıl karşımdan, bir daha da gözüme görünme!”
(Babası:) “Ey İbrahim! Sen benim ilâhlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer (bu söylediklerine) bir son vermezsen, seni kesinlikle taşlayarak öldürürüm1 derhâl benim yanımdan uzaklaş.” dedi.*
[Babası:] “Ey İbrahim, sen benim tanrılarımdan hoşlanmıyor musun?” dedi, “Eğer bu tutumuna bir son vermezsen, seni mutlaka öldüresiye taşa tutarım! Haydi, şimdi bir süre benden uzak dur!”
(Babası): “Ey İbrahim! Yoksa sen benim ilâhlarımdan yüz mü çeviriyorsun?” dedi, “Eğer buna bir son vermezsen, yemin olsun ki seni öldüresiye taşa tutarım! Şimdi kaybol bakayım gözümün önünden!”
(Azer) Dedi ki: «Ey İbrahim! Yoksa sen benim tanrılarımdan yüz mü çeviricisin? Andolsun ki, eğer buna nihâyet vermez isen elbette seni taşlarım ve benden uzun bir müddet uzaklaş.»
Babası: “İbrâhim, ne o, yoksa sen benim tanrılarıma sırtını mı dönüyorsun? Bu işten vazgeçmezsen mutlaka taşa tutarım seni. Şöyle bir uzun müddet benden uzak dur. Gözüm görmesin seni buralarda! ”
(Babası): "Ey İbrahim, dedi, sen benim tanrılarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer (onlara dil uzatmaktan) vazgeçmezsen, andolsun seni taşlarım. Uzun süre benden ayrıl, git!"
Babası dedi ki “İbrahim! Sen benim ilahlarımdan yüz mü çevirdin? Eğer vazgeçmezsen seni taşlayarak öldürürüm. Uzunca bir süre gözüme görünme!”
Benim ilahlarımdan yüz mü çeviriyorsun Ey İbrahim?! Eğer bundan vazgeçmezsen seni elbette kovarım, benden uzun bir müddet ayrıl dedi.
Babası “İbrahim,” dedi. “Yoksa sen benim tanrılarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer bundan vazgeçmezsen seni taşlarım. Şimdi sen uzunca bir süre benden uzak dur.”
Babası dedi: "Sen benim ilahlarımdan yüz mü çeviriyorsun ey İbrahim! Eğer bu işe son vermezsen, vallahi seni taşlarım! Uzun bir süre uzak kal benden!"
He said: Rejectest thou my gods, O Abraham? If thou cease not, I shall surely stone thee. Depart from me a long while!
(The father) replied: "Dost thou hate my gods, O Abraham? If thou forbear not, I will indeed stone thee: Now get away from me for a good long while!"(2498)*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |